Patronların Kanununu Tanımıyoruz

Merhaba kardeşler, bizler Okan Tekstilde her birimiz 8-12 yıl çalışan işçiler olarak haksız bir şekilde işten çıkarıldık.

Geçen Ramazan ayında arife günü yerine Pazar günü kanunen yasak olmasına rağmen telafi çalışması yaptırıldı. Biz işçiler olarak bu durumu kabul etmedik. Fakat işveren tarafından tehditlerle çalışma yaptırıldı. İşçiler işten atılma korkusuyla Pazar günü çalışmaya gittiler. Biz bir grup işçi bu haksızlığı kabul etmedik. Çalışmaya gitmedik, Pazartesi işe gittiğimiz zaman ise işimize son verildiği söylenerek, bizi işten çıkardılar.

Hakkımızda yalan yanlış doğru olmayan tutanaklar tuttular. Bir taraftan bizi işten çıkarıp diğer taraftan da sanki kendimiz işe gitmiyormuşuz gibi noterden evimize tutanak gönderdiler. Amaçları hiç bir hakkımızı vermemekti. “Elinizden geleni yapın, burada bizim kanunlarımız geçerli” diyen Okan tekstil yöneticileri,  hiçbir kanunu tanımadıklarını, bu işyerinde kanunun da yasanın da kendileri olduğunu söylediler. Biz işçileri dinleme gereği bile duymadılar.

Soruyoruz, böyle adalet, kanun olur mu? Daima işveren haklı işçi haksız! İşçi kardeşlerimiz, biliyoruz ki bugün hangi sektörde çalışırsak çalışalım hiç birimizin iş güvencesi yok. Ama çözümsüz de değiliz. Patronlara karşı tek tek veya üç beş kişi direnemeyiz. Onun için çalıştığımız yerlerde örgütlenmemiz gerekli. Patronları ancak örgütlü işçiler yenebilir. Kardeşler, bizim örgütlenmekten başka çaremiz yok. Çünkü bizler işçi doğduk işçi öleceğiz. Patronları da onların kanunlarını da ancak örgütlü işçi sınıfı yenebilir.