Buradasınız
Sadece Mücadelene, Özgücüne ve Örgütlülüğüne Güven!
Mersin’den UİD-DER’li işçi ve öğrenciler
2 Ağustos Pazar günü, Mersin’de, 15-16 Haziran Genel Direnişini konu edinen bir İşçi Öz-eğitim etkinliği gerçekleştirdik. Çoğunluğunu Mersin Limanındaki direnişleri ile patrona sendikalarını kabul ettirip işlerine geri dönen işçilerin oluşturduğu bir katılımla, önce derneğimizin hazırladığı belgeseli izledik ardından da sohbet ettik. Etkinliğimize bazı işçiler çocuklarıyla katılmıştı. Aileleriyle birlikte mücadele etmeyi öğrenen işçi dostlarımızın yine onlarla etkinliğimize gelmesi çok güzeldi. Belgesel bittiğinde “BİRLEŞEN İŞÇİLER YENİLMEZLER” sloganını coşkuyla hep birlikte attık. Verilen aranın ardından sınıf kürsümüzü kurup işçi dostlarımızla sohbet ettik.
Bilinçli ve örgütlü mücadelenin öneminden söz ederek yaşadıkları liman direnişi sürecinden örnekler veren işçi arkadaşlar oldu. Bir işçi: “Sendikalar sarılaşmaya başladıkları zaman işçiler bir arada durarak örgütlülüğünü bozmadan sendika yönetimini işçilerin haklarını savunacak duruma getirmelidir” dedi. Başka bir işçi ise: “Bizler sendikalı çalışabilmek için aylarca direndik. İşimize geri döndük. Peki, mücadele bitti mi? Hayır! Asıl kavga şimdi başlıyor. Bir yandan içerideki örgütlülüğümüzü koruyup halkayı genişletirken diğer yandan TİS sürecine gireceğiz. Biz haklarımızı direnerek kazandık ve kazanmaya devam edeceğiz. Çünkü örgütlü ve bilinçli mücadele eden işçiler yenilmezler” dedi. Bir diğeri ise: “Bizler direniş sürecinde çok şey öğrendik. Bu öğrendiklerimizi gönüllü arkadaşlarımızla birlikte kahvelerde, mahallelerde diğer işçi arkadaşlarımıza anlatalım. İşçi Dayanışması bültenini işçilere ulaştıralım, okusunlar haklarımızı bilerek mücadeleyi genişletelim” dedi. Bizler de işçilerin sendikal mücadelelerinde sendikalarını denetlemesinin, yönetmesinin önemini bir kez daha belirttik. Belgeselde önemle vurgulandığı gibi, işçilerin sadece mücadelelerine, özgüçlerine ve örgütlülüklerine güvenmelerinin gerekliliğinin altını çizdik. “Yaşasın 15–16 Haziran Genel Direnişi”, “Yaşasın İşçilerin Uluslararası Mücadele Birliği” sloganlarıyla etkinliğimizi noktaladık.
YAŞASIN 15–16 HAZİRAN GENEL DİRENİŞİ!
YAŞASIN İŞÇİLERİN ULUSLARARASI MÜCADELE BİRLİĞİ!
Ben de Grev Yaşamak İstiyorum
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- 15-16 Haziranı Yaratanlara ve Onun Ruhunu Yaşatanlara Selam!
- UİD-DER Saflarında Olmak
- Sendikası İçin Mücadele Edenler
- UİD-DER’le 15-16 Haziran’ı Biz de Yaşadık
- Dün de, Bugün de Emekçi Kadınlar Mücadelede Önde!
- Mücadele Ateşini Harlayan UİD-DER’e Selam Olsun!
- Dev Gövdesiyle Yürüyor Haziranda
- Metal İşçileri: “Tarihe Başka Bir Gözle Baktık”
- Bu Tarih, Bizim Tarihimiz
- Sınıf Tarihimizin Yolunda, UİD-DER ’in Rehberliğinde Yürüyoruz
- Geleceğe Köprü Olmaya Borçluyuz!
- Okurlarımızdan Yayın Akışımıza Yönelik Mesajlar
- Gururlandık, Onurlandık ve İçimiz Umutla Doldu
- Akın Akın Yürüyor İnsan Seli
- Mücadele Tohumlarını Yeşertenlere Selam Olsun!
- Tarihi Yazan ve Yaşatanlara Selam Olsun!
- Gücümüz Birliğimizden Gelir!
- Köklerimiz Derindedir
Son Eklenenler
- Dünya işçi sınıfının, emekçilerin, gençlerin, emekçi kadınların sorunları her geçen gün derinleşiyor. Egemenler sömürüyü derinleştirmeye, iktidarları bâki kalsın diye yasaları değiştirmeye, baskıyı, adaletsizliği, emperyalist savaşları büyütmeye,...
- Zihnimde, yaşadığım mahalleden, kentten, ülkeden ve dünyadan milyarlarca yoksul insanın sesli, sessiz çığlıkları yankılanıyordu. Bunun nedeni Jack London’un “Uçurum İnsanları” adlı eseriydi. London, sömürü düzenini ve bu düzenin İngiltere’nin...
- CarrefourSA Esenyurt depo işçilerinin direnişi kazanımla sonuçlandı. İstanbul Arnavutköy’de Getir deposunda çalışan Dinçer Lojistik işçilerinin ücretlerine zam yapılması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebiyle 26 Ağustosta başlattıkları iş...
- Desan Tersanesinde kadrolu işçi Serkan Çiçek, 27 Ağustosta panoya kablo bağlarken akıma kapılarak hayatını kaybetti. DİSK’e bağlı Limter-İş Sendikası, Serkan Çiçek’in ölümünü ve tersanelerde alınmayan önlemler nedeniyle yaşanan tüm iş cinayetlerini...
- İşçi Dayanışması bültenin 195. sayısındaki “Kendimiz İçin Yürüdük” yazısı beni çok etkiledi. Yazıda emekçi kadınların daha iyi bir yaşam için mücadele etmesi gerektiği anlatılıyor. Bir de mücadele eden kadın işçilerin önüne çıkarılan engellere ve bu...
- Merhaba işçi kardeşlerim, sporun her çeşidinin insanın beden ve ruh sağlığı açısından ne denli önemli olduğu tartışmasızdır. Ancak günümüzde her türlü spor dalı kapitalist endüstrinin bacasız fabrikası gibi. Futbol aracılığıyla sömürücü düzeninin...
- Patronların düşük ücret ve ağır çalışma koşulları dayatması karşısında sendikal örgütlenme yolunu seçen işçilerin sayısı her geçen gün artıyor. İşçilerin kölelik koşullarına sessiz kalmasını isteyen, işçi düşmanı siyasi iktidarın desteğini arkasına...
- Manisa’nın Soma ilçesinde Fernas Madencilikte çalışan maden işçileri sendikaya üye oldukları için işten atıldı. Madenciler ücret düşüklüğü ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için Bağımsız Maden-İş Sendikasına üye olmuşlardı. İşten atılan...
- Paris’te tekstil işçiliği yapan Eugène Pottier, bundan 154 yıl önce bir şiir yazdı. Sömürünün, sınıfların, savaşların olmadığı bir dünya için mücadele eden Pottier’in yazdığı şiir, bir başka işçi olan Pierre De Geyter tarafından 18 yıl sonra...
- Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenen Polonez işçileri patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve bunun üzerine İstanbul Çatalca’da bulunan fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. UİD-DER Kadın Komitesi, direnişlerini 37 gündür coşku ve kararlılıkla...
- Merhaba dostlar. Son günlerde dünyanın birçok yerinde mülteci sınıf kardeşlerimizin ırkçı ve faşist saldırılara maruz kaldığını görüyoruz. Faşist çeteler neredeyse göçmen avına çıkıyorlar. Mültecilerin ev ve işyerlerine kundaklama ve linç...
- Sene 1950, ABD emperyalizmi kendi çıkarları doğrultusunda Kore’ye müdahale ederek 3 yıl sürecek bir vahşeti başlatmıştı. Bu katliama suç ortağı arayan ABD’nin çağrısına koşan ülkelerden biri de Türkiye’ydi. Türkiyeli egemenler NATO’ya alınmak için...
- Kapitalizm doğduğumuz andan itibaren biz gençlere bir rol biçiyor. Okullar bizleri bu sistem içerisinde yaşamaya hazırlıyor. Boyun eğmeyi, isyan etmemeyi, susmayı öğretiyor. İlkokuldan itibaren farklı yetenek ve becerilere sahip olduğumuz halde aynı...