Buradasınız
Sağlık Emekçileriyiz, 1 Mayıs’ta UİD-DER’le Alanlardayız!
İstanbul Avrupa Yakasından sağlık emekçisi kadınlar
Bizler hastanelerde çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. Toplumsal sorunların cenderesinde hayatı var etmeye çalışıyoruz. Evde, sokakta, hastanede her an şiddetle burun buruna yaşıyoruz. Sadece fiziksel şiddet de değil üstelik psikolojik ve ekonomik şiddet ekleniyor bunlara. Emekçi kadınlar olarak hem çalıştığımız alanda hem de evde nöbetle geçiyor hayatımız. Evet, evde de nöbetteyiz çünkü ev işleri, çocuk bakımı kadının üzerine yıkılmış durumda. Yasalara göre çalıştığımız kurumlarda kreş olması gerekirken, devlet hastanelerine ait ücretsiz kreşler yok. Hâlbuki yasayı çıkaran devlet, uygulamaya koymayan yine devlet. Pandemi döneminde nöbetinde çocuklarını evde bırakmak zorunda olan bir hemşire arkadaşımız çıkan yangın sonucu evlatlarını kaybetti. 7/24 ücretsiz kreş olsaydı kardeşimiz bu acıyı yaşar mıydı? Ama devlet bunları görmüyor. Kadına karşı şiddeti azaltacak uluslararası sözleşmeleri “aile yapımıza ve ahlâk anlayışımıza ters” diyerek ortadan kaldırıyor. Hastanelere günde yüzlerce kadın uğradıkları şiddet sonucu darp raporu almak için başvuruyor. Bütün bedenleri morluk içinde yanlarında küçücük çocuklarıyla hastanelere gelen kadınlar, şikâyet için polise gittiklerinde evlerine geri gönderiliyorlar. Çünkü iktidarın ahlâk anlayışı ve aile yapısından anladığı tam da bu; kabul et, boyun eğ! Ama bizler boyun eğmemeyi, mücadele etmeyi seçiyoruz!
Erkek egemen zihniyetin körüklendiği bu düzende, iktidarın politikaları bizleri nefessiz bırakıyor. Bu sorunlara sırtımızı dönemeyiz. Emeğimizin değersizleştirilmediği, şiddet görmediğimiz, fikirlerimizin, taleplerimizin yok sayılmadığı bir dünyada yaşamak istiyoruz. Artık yeter! Şiddeti körükleyen bu düzene karşı mücadele ediyoruz. İşçi ve kadın düşmanı rejime karşı 8 Mart’ta sınıfımızın safındaydık, şimdi de 1 Mayıs’ta “Emekçi kadınlar mücadelede öne” diyoruz! 14 Mayıs’ta da tek adam rejimine artık yeter diyeceğiz. Kapitalist sömürüye ve cinsiyet ayrımcılığına son! Çocuklarımız için sağlıklı ücretsiz öğün ve kreş! Yaşasın 1 Mayıs!
- Engeller Bizi Durduramaz, Rüzgârlar Savuramaz!
- UİD-DER Kortejinde 72’lik Bir Karslı: Memê!
- Kardeşim Muhsin!
- Sömürüsüz Bir Dünya İçin Mücadele Azmimizi Biledik!
- Hesap Günlerinin Gelmesi İçin…
- Gelenekten Geleceğe 1 Mayıs’taydık
- Emekçi Kadınlar, Kadın Düşmanlarına 14 Mayıs’ta HAYIR Diyecek!
- Sınıfımızın Safında Umudumuzu Büyütüyoruz
- 14 Mayıs’ta Asrın Kötülüğünün Hesabını Birlikte Soralım!
- Gün Gelir ve Yıkılır Mutlak Sanılan Düzen!
- İyi ki Oradaydık!
- Emekçi Kadınlar 1 Mayıs Coşkusunu Paylaşıyor
- Biz Çocukların da Değişmesini İstediği Şeyler Var!
- Samandağ’dan Mektup Var: Sevgili UİD-DER Ailesi!
- Yine UİD-DER’le Geldim, Yine Umutla Döndüm!
- 1 Mayıs 2023 Zorbalar Kalmaz Gider
- Dünya İşçi Sınıfı Farklı Dillerde Aynı Şeyi Haykırdı: Sömürüye Son!
- UİD-DER 1 Mayıs Meydanından Seslendi: “Yağmacı Enkaz Düzenine Son!”
- 1 Mayıs 2023: Türkiye’nin Dört Bir Yanından “Artık Yeter” Sesleri Yükseldi!
- İstanbul’da 1 Mayıs: Emekçiler Değişim İradesini Ortaya Koydu
Son Eklenenler
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez fabrikasında işçiler Tekgıda-İş Sendikası’nda örgütlendikten sonra gerekli şartları sağlamalarının ardından yetki başvurusunda bulunmuş ve hemen ardından 146 işçi işten atılmıştı. İşten çıkarmaların ardından...
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları, 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 6-10 Ocak günlerinde Türkiye genelinde iş bırakıyor. ASM çalışanları “Eziyet Yönetmeliği” olarak nitelendirdikleri...
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.