Buradasınız
Samsun Eti Bakır’da İş Cinayeti: 5 İşçi Öldü, 11 İşçi Yaralandı!
Her gün her saat yeni “iş kazaları” meydana geliyor. Bu defa Samsun’daki Eti Bakır işletmesinde meydana gelen “iş kazası” işçi ailelerinin ocağına ateş düşürdü. Bugün Samsun’un Tekkeköy ilçesi Sanayi Mahallesi’nde bulunan Eti Bakır işletmesinde amonyak tankının kapağında süren çalışma sırasında bir çökme meydana geldi. 300 ton ağırlığındaki amonyak tank kapağının monte edilirken çökmesi sonucu enkaz altında kalan işçilerden 5’i öldü 11’i de yaralandı. Enkaz altında 4 veya 5 işçinin daha olduğu zannediliyor.
Eti Bakır işçilerinin yakınları, olay yerine gelerek acı içinde enkaz altındaki işçilerin kurtarılmasını bekliyor. Eti Bakır işletmesinde 5 Kasımda da bir iş cinayeti yaşanmış ve kamyon şoförü Turan İnce hayatını kaybetmişti.
Yalova ve Şile’de iş cinayetleri!
21 Kasım günü Yalova’da Çiftlikköy Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü’nde çalışan Veysel Şaffak kanal çalışması sırasında göçük altında kalarak can verdi. Veysel Şaffak 40 yaşındaydı. Şaffak, geride 7 aylık hamile bir eş ve dünyaya yetim olarak gelecek bir çocuk bıraktı.Şaffak, iş makinesiyle kazılan yaklaşık 2,5 metre derinliğindeki kanalizasyon bağlantı hattına indi. Zeminin gevşek olması nedeniyle alanda göçük meydana geldi. Toprak altında kalan Veysel Şaffak’ı ilk olarak işçi arkadaşları kurtarmaya çalıştı. Olay yerine çağrılan Sivil Savunma ekipleri Şaffak’ı toprak altından çıkarttı. Hastaneye kaldırılan ağır yaralı işçi tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Olayın haber verilmesiyle hastaneye koşan Şaffak'ın yakınları ve ailesi gözyaşlarına boğuldu. Veysel Şaffak’ınn 7 aylık hamile eşi Çilem Şaffak sinir krizleri geçirdi.
Şile Kömürcü Bendi bölgesinde köprü yapımı sırasında toprak kayması meydana geldi. Göçük altında kalan Nuri Kazan isimli işçi toprak altında can verdi.
Önce işçi arkadaşları Kazan’ı kurtarmak için seferber oldu. Olay yerine çağrılan itfaiye işçileri ise yaklaşık 1 saat sonra Nuri Kazan’ın cansız bedenine ulaşabildi. Nuri Kazan, 39 yaşındaydı.
Ülke, tam anlamıyla işçilerin canını alan bir mezbahaya dönüşmüş bulunuyor. İşçi sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınmaması fabrikaları işçiler için ölüm kuyuları haline getirmeye devam ediyor. Artık yeter! İş güvenliği önlemleri derhal alınmalı ve işçilerin ölmesi ve sakat kalması durdurulmalıdır!
Aslı Bozuk Deme Gel Şu İnsana
Farklılıklarımızı Kucaklamak
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
Son Eklenenler
- Geçen gün metal işçisi arkadaşımla bir araya geldik. Çayımızı içerken sohbet etmeye başladık. Konumuz toplu iş sözleşmesiydi.
- İlk kez UİD-DER’le 1 Mayıs’a gelen arkadaşımız, 1 Mayıs’ın daha önce duyduklarından, anlatılanlardan bambaşka bir şey olduğunu söyledi. Kadınlar, çocuklar, işçiler el ele halaylar çektik, hepimiz kardeş gibiydik.
- Merhaba, ben İzmir de yaşayan bir gencim. İstanbul’a UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılmak için geldim. 1 Mayıs öncesi hazırlıklar için derneğe gittim. Çok sıcak bir ortam ve dayanışma duygusu sarmıştı her yeri.
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....