Buradasınız
“Senin Yolundan Gideceğim Amca”
İzmir’den UİD-DER’li bir emekli

Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran kişi sevgili ustam muhacir Rahim Usta olmuştu. Ustamın kulağıma küpe olan ilk sözleri tam ve doğru ifadeyle “sana işi ve insanlaşmayı öğretirim ama işi öğrenmek de insanlaşma yolculuğunda ilerlemek de sana kalmış” olmuştu. Bu sözlerin ne anlama geldiğini yıllar içinde parça parça öğrenmiştim. Hâlâ öğrenmeye ve öğrendiklerimi de öğretmeye devam ediyorum. İçinde bir ışık gördüğüm her işçi kardeşime ben de bir şeyler vermeye çalışırım. Belki o işçi kardeşimle bir daha hiç karşılaşmayacağım ve söylediğimle kalacağım. Ama belki de bir sözüm kulağına kar suyu olacak ve asla unutmayacak…
Bu örneklerden birini öz kardeşimle yaşayacağım ise aklıma gelmezdi doğrusu... Şimdilerde 55 yaşında olan erkek kardeşim “benim abim” diye söze başladığında içimden “eyvah, kardeşim dün akşam havuz medyasından beynine tıkılan çöpleri üstüme kusacak şimdi” diye düşündüm. Ama kardeşim ilk kez beni fena biçimde şaşırttı. Benim için, “abim boşa konuşmaz. Bir şey diyorsa, bir bildiği olduğu için söyler. Söyledikleri de falda çıktığı gibi çıkar. Herkesin iyiliğini ister, yarım ekmeği varsa, yarısını komşusuyla paylaşır. Mahallenin kedileri, köpekleri su içmeye, mama yemeye abimin kapısına toplanırlar” dedi. Bu sözleri için kardeşime teşekkür ederken zihnimden de “değişmeyen tek şey, değişimin kendisidir” sözleri geçiyordu.
İkinci örneği ise şimdilerde 16 yaşından gün almaya başlayan, ikamet ettiğim mahallenin çocuklarından Yusuf ile yaşadım. Yusuf dün akşam alacakaranlıkta mahalleden arkadaşlarıyla yanıma geldi. Ben de o sırada balkon dışına diktiğim ağaç ve çiçeklere su veriyordum ve sokak hayvanlarının su kabını dolduruyordum. Yusuf gururla beni arkadaşlarıyla tanıştırdı. Birbirimizin hatırını sorduk. Yusuf sanki görüşmeyeli, iki çift sohbet etmeyeli büyümüş, “senin yolundan gideceğim amca” dedi. Ben de “benim gittiğim yol neymiş Yusuf?” diye sordum. Yusuf “arkadaşlarıma da seni anlattım amca. Elinde bir şey varsa paylaşmak. Bize her zaman güzel şeyler öğrettiğini anlattım. Bu sokakta top oynadığımızda bir tek senin bize kızmadığını anlattım. Hepsi şaşırıyorlar” dedi. Sonra da arkadaşlarına dönerek “size anlattığım gibi, bu amca bize güzel şeyler öğretir. Bakın mesela sokağa çöp atan olursa kızmaz, uyarır. Bir de şey der ‘çöpünü çöp tenekesine at Mehmet’ der. Neden Mehmet dediğini dinleseniz hem gülersiniz, hem de çok utanırsınız” dedi. Çocukların hepsiyle tekrar tek tek tokalaştık. Yusuf birkaç adım attıktan sonra geriye bakarak “amcanın anlattığı o parmağı, eli kolu kopan, başı ezilen çocukları düşündüğüm için çok dikkatli çalışıyorum valla. Ama abim askere gittiği için Pazar günü dışında her gün mesaiye kalıyorum mecburen” dedi. Koşup arkadaşlarına yetişti.
Başımdan geçen bu iki güzel hadiseden sonra Elif Çağlı’nın “sen yolunda yürü” sözleri aklıma geldi. Bunların öylesine sözler olmadığını, yıllar içerisinde denenerek, sınanarak, sabırla çalışarak yol alındığını yaşayarak öğrenenlerden oldum. Evet, işçi sınıfının örgütlü mücadelesi öyle düz bir yolda ilerlemiyor. Kuşaktan kuşağa aktarılan deneyimlerle ilerletiliyor. Bugün ekilen tohumlar yarın kabuğunu çatlatıp filize duruyor. Filizler boy verip çiçeğe duruyor. İşçi sınıfının davası yolunda verilmiş en küçük emeğin bile boşa gitmediğini işçi sınıfının tarihi söylüyor bize. “Demek ki” dedim kendi kendime, “aslında tesadüf denilen de bu yıllarca sabırla verdiğimiz emeğin bir sonucuymuş”. Boşuna dememişler “iyilik yap denize at, balık bilmezse halik bilir” diye…
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
Son Eklenenler
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye, tamamen ezmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. Bir süredir “Kent Uzlaşısı” ile kazanılmış CHP’li ilçe belediyelerine operasyonlar düzenleyen, seçilmiş belediye başkanlarını hapse atarak yerlerine...
- Şubat ayında greve çıkan Tekgıda-İş Sendikasında örgütlü Sunel Tütün, Oryantal Tütün ve TTL Tütün işçileri, İzmir’de aileleriyle birlikte basın açıklaması yaptı. Üç aydır ücretleri ödenmeyen Doruk Madencilik işçileri, şirketin Ankara’da bulunan...
- Diyanet İşleri Başkanlığı, bir yoksulun günlük gıda ihtiyacını göz önüne alarak belirlenen Ramazan fitresinin asgari ücret veya emekli aylığı alanlara da verilebileceğini açıkladı. Bu sözler Türkiye’de işçi ve emekçilerin nasıl bir yoksulluğa mahkûm...
- Sırbistan’da 2024’te Novi Sad şehrinin bir tren istasyonunda 15 kişinin yaşamını yitirmesi üzerine gerçekleşen kitlesel protestolar sonucunda Bakanlar ve Başbakan istifa etmek zorunda kaldı. Ancak bunlarla yetinmeyen, yolsuzlukların son bulmasını ve...
- İngiltere’de emperyalistlerin savaşına karşı emekçilerin barış sesi yükselmeye devam ediyor. 25. Ulusal Eylem Gününde çeşitli şehirlerden başkent Londra’ya akan on binler, İsrail saldırısı altındaki Filistin halkıyla dayanışma içinde olduğunu...
- İşçi sınıfının kapitalist sömürüye karşı mücadelesini, dayanışmasını güçlendirmek için çalışan UİD-DER’in, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle gerçekleştirdiği etkinlikler 16 Martta devam etti. UİD-DER’in İstanbul Avrupa ve Anadolu...
- Dünyanın pek çok ülkesinde işçi ve emekçiler, gençler eşitlik ve özgürlük talepleriyle, daha iyi bir yaşam özlemiyle bir araya geliyor, meydanlara çıkıyor. Almanya’da yapılan görkemli eylemlere katılan insanlar bu eylemlerine “iyi insanların isyanı...
- Geçtiğimiz günlerde, sigorta girişleri 1 Ekim 2008’den sonra olanların, emekli olduktan sonra çalıştıkları takdirde emekli maaşlarının kesileceği gündeme geldi. Üç kuruşluk emekli maaşıyla değil geçinmek, zorunlu gıda harcamasını bile karşılamak...
- Gece vardiyasında çalıştığımız bir gün elektrik kesildi. Biz de karanlıkta ayrı ayrı beklemek yerine üretimdeki arkadaşlarla yan yana geldik. Haliyle sohbet etme şansımız oldu. Bir ablamız iş kazası geçirmiş ve işvereni dava etmiş. İş güvenliği...
- Kapitalizm altında sağlık sistemi bolca kâr elde edilen büyük bir rant kapısı haline getirildi. Sağlık sektörü patronları için durum böyleyken sağlık çalışanları açısından tablo uzun çalışma saatleri, can güvenliğinin olmadığı iş ortamı, ağır...
- Ben Tahran Üniversitesinde öğrenciyim. Üniversiteye bağlı bir yurtta kalıyorum. Örgütlü bir şekilde hareket etmediğimiz için her gün yeni bir felaket haberiyle uyanıyoruz. Geçtiğimiz ay 14 Şubat akşamı bir arkadaşımızı kaybettik. Hem yurt hem de...
- Sağlık çalışanları 14 Mart Tıp Bayramında Türkiye genelinde iş bıraktı, hastaneler ve İl Sağlık Müdürlükleri önlerinde, kent meydanlarında basın açıklamaları yaptı.
- Suriye’nin Lazkiye, Tartus, Humus ve Hama kentlerinde 6 Martta başlayan Alevilere yönelik saldırılarda yüzlerce kadın, erkek, çocuk katledildi. “Eski rejim kalıntılarının temizlenmesi” bahanesiyle gerçekleştirilen saldırılarda cihatçı çeteler evlere...