Buradasınız
Tıkır Tıkır!
Ümraniye’den bir işçi
Bilmem izlediniz mi? Televizyonlarda gösterilen bir reklâmda, kendine aşırı güvenli ve güler yüzlü patronlar “tıkır tıkır” diyerek bizlere bir mesaj vermeye çalışıyorlar. Koç’tan Boyner’e kadar büyük patronların oynadığı bu reklâmda, sanayinin devleri, sanayinin makinelerine güvendiklerini söylüyorlar. Çünkü yerli malı makineler fabrikalarda tıkır tıkır çalışıyormuş.
Patronların fabrikalarda duydukları yegâne sesin, üretimden tıkır tıkır gelen makine sesleri olduğunu biz işçiler gayet iyi biliyoruz. Ama sıra o makineleri çalıştıran biz işçilerin seslerini duymaya gelince patronlar hemen sağırlaşıveriyorlar. Patronlar, işçilerin sorunlarıyla karşı karşıya kaldıklarında ne güzel de üç maymunu oynuyorlar. Deride, tersanede ve madende işçiler makine başında iş kazaları geçirip sakat kaldığında ve göçüklerde hayatlarını kaybettiklerinde, aynı patronların kulaklarının yükselen işçi çığlıklarına hiç de hassas olmadığını görüyoruz. Fabrikalarda çalışan biz işçilerin sesi tıkır tıkır değil, takur tukur çıkıyor. Fakat şimdilik sessiz sedasız çalışan, acılarını içinde biriktiren, içinden konuşan işçilerin ilelebet böyle kalmayacağını da patronlar bilmelidir.
Krizde dahi makineler tıkır tıkır çalışıyormuş. Patronlar işçilerin sırtından para kazanmaya devam ediyor. Oysa krizle birlikte bir milyondan fazla işçi işten atıldı. İşsizliğin ne denli korkutucu olduğunu her işçi bilir. Milyonlarca işsizin mutfağı ve hayatı hiç de tıkır tıkır değil. Asgari ücrette tık yok, iş kazalarını önlemede tık yok, işsizliği önlemede tık yok. Demek ki bu düzende her şey patronlar için tıkır tıkır işliyorken, işçiler lehine tek tık dahi işlemiyor.
Makineler biz işçiler sayesinde tıkır tıkır çalışıyor. Gündüz gece ellerimizle can verdiğimiz bu cansız metallerden çıkan bütün mallara ise patronlar el koyuyor. Çünkü bizler sınıfımızın çıkarlarını bilmeden, örgütsüz çalışıyoruz. Artık ürettiklerimizin karşılığını patronlardan almak için birleşmeliyiz. Emeğimizin karşılığını alabilmek için örgütlenmeliyiz. Nasıl makinenin bir vidası eksildiğinde koca makine cansız hale geliyorsa, biz işçiler de mücadelemizi birlikte yürütmeliyiz. Hakkımızı birlikte aramalıyız. Patronlara değil kendi sınıfımıza güvendiğimizde, sorunlarımızı çözmek için birleştiğimizde, o zaman patronların duyacağı ses, işçilerin gürül gürül haykıran sesi olacaktır.
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
- Her Şeyin Bizim Ellerimizde Olması İçin!
- “Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir”
- “Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir”
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
- Ümitsizlik Fareleri Öldürür, Peki Ya İnsanları?
- Haksızlığı Görüyorsan Harekete Geç ve Örgütlen!
- “Keşke Sendikayı Getiren Arkadaşları Dinleseydik”
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...