Buradasınız
Yoksulluğun Resminin Yanına Çaresini Birlikte Çizeceğiz
İstanbul/Tuzla’dan emekçi kadınlar

Ülkeyi yönetenler işçi ve emekçileri korkunç bir sefalet uçurumundan aşağı itmeye devam ediyorlar. Zamlardan başımızı kaldıramaz hale geldik. Etrafımızı kuşatan yoksulluk çemberi gittikçe daralıyor. Emekçi kadınlar yoksulluğun ağırlığını her gün biraz daha fazla hissediyor. İşyerlerinde, fabrikalarda birlikte çalıştığımız kadın arkadaşlarımızın akşam eve gidince “ne pişireceğim” sorusunun yerini “nasıl pişireceğim, nasıl alacağım?” soruları aldı. Bütün bu olup bitenlerin nedenlerini kavramakta zorlansalar da suçluların kim ya da kimler olduğunu anlamakta zorlanmıyorlar. İktidarın inkâr ve yalanlarına, her sıkıştığında bir dış düşman uydurma çabalarına “artık karnımız tok, sanmasınlar ki olup bitenlerin farkında değiliz, bilsinler ki yoksulun ekmeğiyle oynanmaz” diyorlar. Hayatın yükü artıyor, salgın korkusundan kimse kimsenin kapısını çalmıyorken, UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak yürüttüğümüz çalışmaların, birbirimize omuz verme çabalarımızın değeri gün geçtikçe daha fazla hissediliyor. İşte böylesi sorunların içinde, yaşama duyduğumuz inanç, kaderimize teslim olmama ve birlikte güçlü olma isteği ile dolu emekçi kadınlar olarak beraber geçirdiğimiz, birbirimize güç ve umut verdiğimiz bir günümüzün sonunda UİD-DER Kadın Komitesine mesajlarını ileten liseli gençlerimizin ve çeşitli sektörlerden emekçi kadınlarımızın duygularını paylaşalım istedik.
Metal işçisi Figen: İnsanların günden güne yoksullaştığı, demokrasinin günden güne geriye gittiği, gencecik insanların kendi canına kıyma noktasına geldiği bu zorlu koşullarda insanın öfkelenmemesi mümkün değil. Ama tüm bu baskıcı ve karamsar koşullara inat biz UİD-DER çatısı altında yan yana geldikçe umudumuz da, güzel günlerin geleceğine inancımız da artıyor. Birlikte olmak, omuz omuza olmak bize güç veriyor. Yalnız olmadığımızı birlikte olunca her şeyin üstesinden geleceğimizi gayet iyi biliyoruz. Birlikteysek güçlüyüz.
Evrim: Bana evde çiçek gibi olduğum öğretildi. Bunu hissettim, bunu yaşadım. Ne kadar çok ilgi, alaka gösterilirse o kadar güzel koktum, o kadar güzelleştim. Ama bir eksiklik vardı. Ben sadece bir gül, bir çiçek değildim. İhtiyacım olan sadece kuru bir ilgi değildi. Yaşamımı idame ettirmek adına hayata dair tüm gerekliliklerdi. En doğal hakkımdı bunları istemek, yaşamak. Mücadele ettim ve hep mücadele edeceğim. Bu duyguyu, bu düşünceyi herkese aktarmak, hissettirmek için. Bir çocuk sahibi olursam kız ya da erkek olsun, bunu öğrenmeli, bunu yaşamalı. Örgütlü yaşamla hislerimi daha yoğun yaşamanın, aktarım yapmanın daha güçlü, daha aktif olabileceğinin farkındayım. İşte bu yüzden ve daha birçok nedenden dolayı UİD-DER’in mücadelesini gönülden destekliyorum.
Mizgin: Ben de bir işçi kadınım ve gerek işte, gerek dışarda bir emekçi kadın olarak haklarımdan asla vazgeçmeyeceğim. Alana kadar da benim gibi emek veren kadınlarla mücadeleye devam edeceğim. UİD-DER’e her geldiğimde yalnız olmadığımı hissediyorum. Ya kazanacağız, ya kazanacağız!
Gülistan: Bu gün çok keyifli bir zaman geçirdik. Emekçi kadınların haklarından, işçilerin yaşadığı zorluklara karşı verdiği mücadelelerden, ekonomiden bahsettik. Bu gün ülkeyi yönetenler zannetmesinler ki bu millet hiçbir şeyin farkında değil. Her şeyin farkındayız. Evlerimizde büyük zorluklar yaşıyoruz. Sokaklarda kadına yönelik şiddetin korkusunu taşıyoruz. Bunun son bulmasını istiyoruz. Haklarımızın gasp edilmesine izin vermeyeceğiz. Çocuklarımızın daha huzurlu bir eğitim görmesini istiyoruz. Çünkü onlar evimizin ekonomik durumunu derslerinden daha fazla düşünür oldular.
Didem: Çok güzel bir gün geçirdim. Sizlerle tanıştım. Söylediğimiz şarkılarda, insanların yüzündeki gülümsemede mutluluğu gördüm. Kendime zaman ayırmanın ne denli önemli olduğunu fark ettim. Yaptığımız sohbetler bana umut verdi.
Metal işçisi Hande: Ülke ekonomik krizle boğuşurken bizde giderek daha fazla fakirleşiyoruz. Bize düşen görev birlikte mücadele etmek. Örgütlü gücümüze daha fazla güç katarak fakirliğin resminin yanına çaresini de çizeceğiz. Hep birlikte umutlu yarınlara…
Ceren: Merhaba UİD-DER, iyi ki bu aileyi tanıdım. Umudum var. İyi şeyler başaracağız. Bu bir zincir halkası daha da büyüyecek, ben de bana düşeni yapacağım. Egemen güçler şunu unutmasın; bir insanın cebine dokundun mu bu saltanat biter. Güzel günler göreceğiz.
Lise öğrencisi Dilek: İlk defa gelmeme rağmen çok keyifliydi ve herkesin güler yüzü, pozitif olması çok hoşuma gitti.
Emekçi bir anne: Bugün burada olmaktan çok mutlu oldum. Güzel sohbet ettik. Şiirler, türküler söyledik. Farklı bir gündü. Çalışmaktan yorgun düşen biz kadınlara umut ve yeniden önemli olduğumuzu hissettirdiniz. Bu zor günlerde bir arada olmanın önemini, değerini sayenizde hissettik. Gülen yüzle mutlu gözle içimizde biriken duyguları dile dökmenin verdiği rahatlamayı hissetmek güzeldi. Emeği geçen, bizleri bir araya getiren UİD-DER Kadın Komitesine teşekkür ederim. UİD-DER Yürüyor Mücadele Büyüyor. Dayanışma dolu güzel günler, sevgilerle.
Lise öğrencisi Asya: Benim yaşımdakilere Z kuşağı diyorlar. Benim yaşımda olanların geçim derdini değil de daha güzel şeyler yapabilmeyi düşünmesi, gelecek için güzel hayallerinin olması gerekir. Ama ben bu yaşımda zorlukları biliyorum. Kendi ailemden biliyorum ki bu dönemde eve ekmek getirmek çok zor. Ama bu süreçte emekçiler ve hakkı yenilen kadınlar için böyle güzel dayanışma olması çok güzel. Teşekkürler herkese.
Lise öğrencisi Ceren: Düşüncelerin ve mutlulukların ortak olması aslında sıkıntıların birlikte olunursa atlatılabileceğini gösteriyor. Ama biz gençlerin içimizdeki karamsarlık ve yalnızlık düşüncesi bizi yiyip bitiriyor. Bütün bunlara rağmen burada birçok farklı kadının haklarını savunması oldukça güzel. Ben de bir genç olarak sadece ihtiyaç ve zorunluluklarıma göre değil umutlarıma ve düşüncelerime göre yaşayabileceğimiz zamanın gelmesini diliyorum.
Eğitim işçisi Canser: Güzel bir dünyada yaşıyoruz, güzel bir gezegende. Ama bu güzellikleri üreten biz emekçiler olmamıza rağmen sadece bizim payımıza düşen yoksulluğu, adaletsizliği, güvensizliği, belirsizliği kabul etmediğim için UİD-DER’liyim. Beraberliğimiz umut inşa ediyor ve bu gezegende ne varsa güzellikten yana, insana yaraşır her şeyi ama her şeyi tüm dünya emekçilerinin olana kadar mücadeleye devam.
Seda: Bugün buluşup şarkılar, türküler söyledik, şiirler okuduk. Ama en önemlisi sorunlarımızı da konuştuk ve birbirimize umut verdik. Ben buraya gelince içim huzur ve güvenle doluyor.
Umut: Güne dostlar sofrasında başlamak, dostlarla türküler söylemek, şiirler dinlemek her zaman iyi geldiği gibi bu soğuk havada da içimizi ısıttı. İyi ki dostlarımız var yoksa bu lanet sistemde kaybolup giderdik. Yaşasın dayanışma.
Gizem: Öyle bir dönemden geçiyoruz ki bizi yönetenler sanki bir çamaşır sıkar gibi bizi sıkıyorlar. Herkesin hatta çocukların gündemi bile ekonomik sorunlar ve kötü yönetim olmuş durumda. İşyerimizde markette, yolda, parkta herkes bu durum nasıl düzelecek diye konuşuyor. Giderek daha fazla insan aynı safta olduğunu hissetmeye, doğru bir yerden gelecek çözümü beklemeye başlıyor. Gidişat çok kötü olmasına rağmen yaşananlara dair giderek artan uyanış bana umut veriyor. İnanıyorum ki eninde sonunda işçi sınıfı mücadeleden, birlikten, dayanışmadan, örgütlü olmaktan başka bir yol olmadığının bilincine varacak ve bize yüzünü dönecek. Bu karanlık günlerin sonunda aydınlık bir sabah var.
- Bir Yanımız Uzay Çağı Bir Yanımız Yoksulluk
- Pazara mı Gitsek Ucuz Olur Markete mi?
- İşçi Anne Babalar Çocuklarını Nasıl Yetiştirmeli?
- Örgütlüysek Güçlü Olduğumuzu Yaşayarak Öğreniyoruz
- UİD-DER’in Kapısı
- Söyleyin, Kadın İşçide mi Kabahat?
- Gastonya Grevi ve Ella May’in Mücadelesi
- İşçi Sınıfının Çocukları ve Anaları: Dün Başardılar Bugün de Başarabilirler!
- Yasaklara Rağmen Kadınlar 25 Kasımda Alanlardaydı
- UİD-DER Kadın Komitesi: Kadına Yönelik Şiddetin Kaynağı Kapitalizmdir!
- Emekçi Kadınlardan Gebze’de Basın Açıklaması
- Emekçi Kadınlar: “Geçmişimizle Gurur Duyuyor, Ekim Devrimine Sahip Çıkıyoruz!”
- İran’da Kadın Olmak
- Geçmişten Bugüne Emekçi Kadınların Mücadelesi Sürüyor
- Asıl Dert “Aileyi Korumak” mı?
- İşçi Kadınların Pierburg Grevi
- İhtiyacımız Olan Şey Birlik ve Mücadeledir!
- Gururla Taşıdığım Öz Kimliğimdir UİD-DER
- Tuzla’dan Emekçi Kadınlar: Artık Yeter, Böyle Yaşamak İstemiyoruz!
- Tüm Okullarda Ücretsiz ve Sağlıklı Yemek Verilsin!
Son Eklenenler
- 29 Ocakta İran’ın Batı Azerbaycan eyaletine bağlı Hoy kentinde 5,8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Kışın en soğuk günlerinde, gece 21.44’te meydana gelen depremde en az 3 kişi öldü, 122 kişi yaralandı, çok sayıda ev hasar gördü. Hoy halkı...
- Toplumda çoğunluğun doğru kabul ettiği fikirleri sorgulamak, yanlışları görmek, bunları dile getirmek kolay değildir. Kolay olan herkesin söylediğini söylemek, herkesin yaptığını yapmaktır; çünkü bu çaba sarf etmeyi gerektirmez ve “zararsızdır.”...
- 31 Ocak 2008’de İstanbul Davutpaşa’da kaçak bir maytap atölyesinde meydana gelen patlamada 20’si işçi 21 kişi ölmüş 100’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliamın 15. yıl dönümünün Anayasa Mahkemesi kararıyla tekrar görülen davanın 2. duruşmasının...
- Bizler İşçi Dayanışması gazetesi okuru bir grup petrokimya işçisiyiz. Geçtiğimiz günlerde bir araya geldik ve “Artık Yeter! Şimdi Birlik ve Mücadele Zamanı” kampanyamızın bildirisini okuduk. Hayat pahalılığı, sosyal hayattan kopma ve baskılar...
- Sendikaların araştırmalar sonucunda açıkladıkları rakamlara göre yoksulluk sınırı 27 bin liranın üzerine çıktı. Türkiye’de bu miktarın üzerinde bir ücrete çalışan işçi sayısı neredeyse parmakla sayılacak kadar azdır. Yani Türkiye’de işçiler...
- Binlerce demiryolu işçisi, 300 bin öğretmen, 70 bin üniversite çalışanı, 100 bin kamu işçisi, 2 bin otobüs şoförü… Bugün İngiltere’de farklı sektörlerden 500 bin işçi grevde. İşçiler mücadelelerini birleştirdiler, grevlerini ortaklaştırdılar ve hep...
- Fransa işçi sınıfı 10 gün arayla 2. kez genel greve gitti. Macron hükümetinin emeklilik yaşını yükseltmek istemesine karşı 31 Ocakta 2,8 milyon işçi bir kez daha meydanları doldurdu. Ülkedeki 8 sendikanın çağrısıyla; Paris, Nice, Toulouse, Lille,...
- İstanbul Esenyurt’ta bulunan LCW’nin deposunda çalışan ve Kod-46 ile işten atılan 14 işçinin 10 Ocakta başlayan mücadelesi kazanımla sonuçlandı. British American Tobacco işçileri greve çıkma kararı aldı. 2022’nin Ağustos ayından bu yana sendikal...
- 2022 sonlarına doğru fırınlarda ekmeğin fiyatı 5 liraydı. İzmir Büyükşehir Belediyesinin Kent Ekmek fiyatı ise 3 liraydı. Kent Ekmek fiyatı artık 4 liraya çıkartılmış oldu. Yani ekmeğe yüzde 33 zam bindirilmiş oldu. Ekonomik kriz yukarıya doğru...
- Türkiye’de hızla yükselen enflasyon karşısında emekçilerin alım gücü iyice eridi. TÜİK’in resmi enflasyonu ile gerçek enflasyon arasında uçurum olduğu için ve ücret artışları resmi enflasyon veri alınarak yapıldığı için, yapılan zamlar reel...
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu TÜPRAŞ grubunda yaklaşık 5 bin işçi, “geçinemiyoruz” diyerek ek zam taleplerinin karşılanması için eylem başlattı. Kocaeli, İzmir Aliağa, Kırıkkale ve Batman rafinerilerinde çalışan işçiler, geçtiğimiz Çarşamba...
- DİSK’in eski Genel Sekreteri ve Maden-İş’in Kemal Türkler’den sonraki Genel Başkanı Mehmet Karaca dün akşam saatlerinde hayatını kaybetti. Karaca, 1969 yılında Otosan’da çalışırken Maden-İş’in örgütlenme faaliyetini yürütmüş, baş temsilcilik yapmış...
- Sağlık alanında devasa sorunlar yaşanıyor. Hastaların ilaçlara erişim sorunu bunlardan biri… İlaç yokluğu, fahiş fiyatlar, kaçak ilaçlar ve nihayetinde sahte ilaçlar! Günlerdir “sahte kanser ilacı” skandalını takip ediyoruz. Cumhuriyet’ten Murat...