Buradasınız
Somalı Madenci Ailelerinden Tepki
Aileler adına basın açıklamasını maden faciasında yaşamını kaybeden Ali Kavas’ın eşi Gülten Kavas okudu. Kavas şöyle konuştu: “Yüreğimiz yanıp tutuşurken; çocuklarımızın ve eşlerimizin katilleriyle yüzleşmek; içimizdeki öfkeyi bir nebze de olsa katillerin yüzlerine haykırmak istedik! Bedenlerini ve yüreklerini, bir parça ekmek için yerin altına gömen maden şehitlerimizin hesabını mahkeme önünde katillere sormak ve eğer varsa, vicdanlarına seslenmek istedik rahat uyuyabiliyor musun diye! Çünkü biz, uyuyamıyoruz 327 gündür. Uykusuz geçen her günün, yetim kalan çocuklarımızın geleceğinin, evlatsız kalan anne babaların evlat hasretinin, kocasız kalan kadınların hesabını sormak istedik katillerin yüzlerine. İstedik ki bizlerin çektiği eşsiz acıları başka kimse çekmesin. Ama görünen o ki bu duyguları yaşama hakkı bile alınıyor elimizden. Oysa daha önce mahkeme; şirketin birinci derece yöneticileri ve cezaevinde olan sanıklarla ilgili bizzat Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi duruşma salonuna getirilerek sorgularının yapılmasına karar vermişti. Peki şimdi ne oldu da 301 kişinin katilleri korunmaya çalışılıyor. Ama biz şunu çok iyi biliyoruz ki! Bu katliamın diğer sorumluları hala sokakta dolaşıyor. Sendika, şirket ve devlet bu katliamın asıl sorumlusuyken, bütün suç birkaç tekniker ve mühendisin üzerine yıkılmaya çalışılıyor.”
“Tutuklu bulunan katiller bizlerden kaçırılarak, gerçeklerinin açığa çıkmasının önüne geçiliyor. Ancak biz, buna asla müsaade etmeyeceğiz! Katillerin devlet eliyle korunmasına karşı duracağız. Buradan tüm Türkiye kamuoyuna çağrımız şudur ki, bu dava sadece ölen 301 maden şehidinin davası değildir. Bu dava yetim kalan yüzlerce çocuğun, evlatsız kalan yüzlerce anne ve babanın, kocasız kalan yüzlerce kadının ve yürekleri vicdan sahibi milyonlarca emekçinin davasıdır. Bu dava her yıl iş kazası adı altında işlenen binlerce cinayetin, geleceğe dönük umudu kalmayan milyonlarca gencin ve hala iş güvenliği alınmadan köle gibi çalıştırılan milyonlarca emekçinin davasıdır. Gelin davamıza ve davanıza sahip çıkalım. Çıkalım ki bir daha bu ülkede iş cinayeti işlenmesin, çıkalım ki anne babalar evlatsız, evlatlar babasız kadınlar kocasız kalmasın. Ayrıca, yüce mahkemeye de çağrımız şudur ki! Lütfen bu yanlıştan bir an önce vazgeçin. Lütfen bu cinayetlerin tüm sorumluları 8 tutuklu ve 45 şüpheli dâhil yüce mahkemenize ve bizlere yüz yüze hesap versin.”
Basın açıklamasından sonra yakınlarını kaybeden ailelerin tepkisi bir süre daha devam etti.
Fıtratında Ölüm Olanlara
- 28 Nisan: Yaşamak İçin Örgütlen!
- Dev Maden-Sen: “İliç’te Toprak Altındaki 8 Maden İşçisi Sahipsiz, Maden İşçileri de Çaresiz Değildir”
- Gayrettepe’de 29 İşçinin Ölümü Protesto Edildi
- Beşiktaş’ta İşçi Katliamı: 29 İşçi Hayatını Kaybetti
- İktidarın Zihniyeti İliç’te de Aynı!
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- İliç’te Aileler Arama Çalışmalarının Durdurulmasını Protesto Etti
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- Öğrenci Olmak: KYK Kredisi ve Motokuryelik
- İSİG Meclisi: Son 11 Yılda 671 Çocuk İşçi İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybetti
- 2023’ün İş Cinayetleri Bilançosu: 1932 Can!
- Çocuklarımızın Canı Hiçe Sayılıyor
- Yangın Değil İhmal Can Aldı
- Onun Oğlu Suda Yüzme de Bilmezdi…
- Artık Acılarda Birleşmek İstemiyoruz!
- İşçiler Ölüyor Sorumlular Hesap Vermiyor!
- Davutpaşa Davası Yeniden Görüldü Ama Yine Adalet Yok
- Madenlerden Denizlere Sermayenin Kâr Hırsı Can Alıyor
- Maden Ruhsatsız, Göçmen Sahipsiz!
- Göçmen İşçilerin Katili Sermaye Düzenidir!
Son Eklenenler
- Türkiye’nin dört bir yanında sendikalaşmak isteyen işçiler çeşitli engellerle karşılaşıyor, işten atılıyor, baskıyla sindirilmek isteniyor. Bursa’da Öz İplik-İş Sendikası’nda örgütlendikleri için işten atılan ve direnişlerine devam eden Durak...
- Türkiye tarihindeki en büyük işçi katliamı olan Soma Katliamı davasında daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisi ilk kez hâkim karşısına çıktı. Katliamın 10. yılında görülmeye başlanan kamu davasının ilk duruşması 8 Mayısta Soma 2. Asliye Ceza...
- Merhaba işçi ablalarım, abilerim. Ben İzmir’de yaşayan bir lise öğrenciyim. Ben de UİD-DER ile 1 Mayıs’a katılmak için İstanbul’da yaşayan teyzeme geldim. İlk defa 1 Mayıs’a katıldığım için sizlerle duygularımı paylaşmak istiyorum.
- Bu sene de 1 Mayıs’ı ağır şartlarda karşıladık. Bir tarafta ekonomik yıkım diğer tarafta savaş, göç sorunu ve işsizlik. Biz işçilerin birikmiş nice sorunu bulunuyor, toplum nefessiz bırakılıyor. İşte bu şartlar altında UİD-DER işçilere umut oldu,...
- Türkiye’de işçiler, reel ücretlerin düşmesi, çalışılmış günlerin ücretinin dahi patronlar tarafından gasp edilmesi gibi sorunlarla boğuşuyorlar. Diğer taraftan sağlık emekçileri ticarethaneye dönüştürülen sağlık sisteminin dayattığı ağır iş yüküyle...
- Geçen gün metal işçisi arkadaşımla bir araya geldik. Çayımızı içerken sohbet etmeye başladık. Konumuz toplu iş sözleşmesiydi.
- İlk kez UİD-DER’le 1 Mayıs’a gelen arkadaşımız, 1 Mayıs’ın daha önce duyduklarından, anlatılanlardan bambaşka bir şey olduğunu söyledi. Kadınlar, çocuklar, işçiler el ele halaylar çektik, hepimiz kardeş gibiydik.
- Merhaba, ben İzmir de yaşayan bir gencim. İstanbul’a UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılmak için geldim. 1 Mayıs öncesi hazırlıklar için derneğe gittim. Çok sıcak bir ortam ve dayanışma duygusu sarmıştı her yeri.
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...