Buradasınız
Çapa Temizlik İşçileri ile 15-16 Haziran Direnişini Konuştuk
Çapa temizlik işçileri ile 15-16 Haziran Direnişi üzerine bir sohbet yaptık. Kadın işçiler Çapa’da Belediye-İş sendikasına üye oldukları gerekçesi ile işten atılmışlardı. Hastane bahçesinde süren direniş, zamanla mahkeme sonucunun beklenilmesine dönüştü. 15 Haziran günü Çapa işçileri ile konuşurken, işçiler, birkaç gün içinde temyiz mahkemesinin sonucunun açıklanacağını, mahkeme sonucunu merakla beklediklerini söylediler.
Çapa’da direnen bir kadın işçi, Çapa Hastanesinde temizlik bölümünde işe başladığını ve 2005-2008 yılları arasında çalıştığını belirtti. Çapa işçisi “15-16 Haziran basit bir direniş değil. Bu direnişi unutmamalıyız. Sendikalar birleşerek hareket etmeli” diyerek, 15-16 Haziran direnişinin önemi üzerinde durdu. Ardından “bu direnişi özellikle sendika başkanlarına anlatmalıyız. Çünkü sendika başkanlarının eksiklikleri var. Düşünün, biz mahkemeyi kazandık fakat sendikamızın başkanı arayıp bizimle konuşmadı, bizim direnişimizle ilgilenmedi” diyerek sendika yöneticilerini eleştirdi. Çapa işçisi 15-16 Haziran anmasına katılımın zayıflığını göstererek, “sendikalar buraya daha fazla işçi getirmeliydi. Temsilcilere izin alıp bu anmaya katmalıydılar” diyerek böylesi önemli bir günde işçi katılımın az olduğuna dikkat çekti.
Çapa işçileri ile konuşurken, işçilerin neler yapması, nelerin eksik bırakıldığı hakkında görüşlerini de sorduk: “Biz işçilerin susmaması, her zorluğun üstüne gitmesi gerekiyor.” Çapa işçisi sözlerine devamla “kim mücadele etmiyorsa onun üstüne gitmek gerekir, ister sendikacı ister işçi olsun fark etmez” diyerek, mücadelede kararlılığı dile getirdi. Bir diğer Çapa işçisi ise, ilk kez 15-16 Haziran eylemine katıldığını, bu direnişi bilmediğini belirtti.
Direnişten sonra iş aramaya başlayan bir Çapa işçisi, bir iş görüşmesi sırasındaki duygularını bizlerle paylaştı: “Konfeksiyon atölyesine işçi olarak başvuruda bulunduğumda sigorta var mı diye sordum, müdür sonra yaparız dediğinde kendi kendime, burası beni işe alırsa ne yapıp edip buraya da sendika getireceğim dedim, isterse işten atsınlar.”
Çapa temizlik işçileriyle yaptığımız kısa konuşma bir kez daha gösteriyor ki işçilerin mücadeleden başka bir seçeneği yoktur. Önümüze çıkan her türlü engel mücadele ile aşılır.
- Grevci Tarkett İşçileri: “Birliğimizi Güç Haline Getirelim!
- Grevdeki MKB Rondo İşçileriyle Söyleşi
- Durak Tekstil İşçileriyle Söyleşi
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Malatyalı Kadın Tekstil İşçisi İle Deprem ve Kadın İşçiler Üzerine Söyleşi
- Nilgün Soydan ile Kemal Türkler Söyleşisi
- Genel-İş İzmir 8 No’lu Şube Başkanı Gümüştekin ile Söyleşi
- İş Güvenliğimiz İçin 1 Mayıs’ta Sınıfımızın Saflarındayız
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- Bir Afgan Göçmen İşçiyle Söyleşi: “Ölmek ya da Özgürce Yaşamak”
- Ekmekçioğulları İşçileri ve Anadolu Şube Başkanı Deniz Ilgan’la Direniş Üzerine
- Söz Hakları İçin Direnen Ekmekçioğulları İşçilerinde
- Trelleborg İşçileriyle Grev Üzerine Söyleşi
- Cargill İşçileriyle Sohbet
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...