Buradasınız
1 Mayıs Bizimdir!
Ankara’dan bir işsiz işçi

1 Mayıs nedir? Neden işçi ve emekçiler için 1 Mayıs çok önemlidir? 1886’da mücadele bayrağını yükselten Amerikalı sınıf kardeşlerimiz şöyle haykırıyorlardı: 8 saat çalışma, 8 saat dinlenme, 8 saat canımız ne isterse! Bu taleple mücadeleye atılan ve kazanan Amerikan işçi sınıfı 1 Mayıs coşkusunu dünyadaki bütün işçi ve emekçi kardeşlerimize aşılamıştır.
Türkiye’de 1 Mayıs uzun yıllar yasaklı kaldı. 70’li yıllara geldiğinde güçlü sendikal hareket, grevler, fabrika işgalleri ve bunların sonucunda oluşan özgüvenle yasaklar aşıldı ve 1 Mayıs, 1976’da Taksim Meydanında kitlesel ve coşkulu bir şekilde kutlandı. Ardından 1977’de kitleselliğin ve coşkunun daha da artması patronlar sınıfını korkuya saldı ve bu yükselişe faşist bir darbeyle karşılık verdiler. ‘80 askeri faşist darbesinden sonra 1 Mayıs’ı yasaklayan egemenler işçilerin coşkusunu sindirememişlerdir. 1 Mayıs’a “Bahar Bayramı” adını vererek işçileri kandırmaya çalışan patronlar, işçilerin çetin mücadeleler vererek kazandıkları bu şanlı mücadele gününü kabul etmek zorunda kalmışlardır.
Ancak patronlar sınıfı sarı sendikaların da yoğun gayretiyle 1 Mayıs’ın anlam ve önemini yitirmesi için çaba gösteriyorlar. 1 Mayıs’ın tarihini, işçiler için ne ifade ettiğini bilmeyen, günde ortalama 14 saat çalışan işçiler de 1 Mayıs’ı tatil günü olarak görebiliyorlar. Patronlar sınıfı; medyasıyla, sarı sendikalarıyla ve kolluk güçleriyle işçileri sindirmeye çalışıyor. Bu durum karşısında mücadeleci işçiler olarak 1 Mayıs’ın gerçek anlamını işçi kardeşlerimize anlatıyoruz. Herkesi işçilerin coşkuyla doldurduğu alanlara davet ediyoruz, hem 1 Mayıs’a hem de haklarımıza sahip çıkmaya çağırıyoruz.
Amerikalı işçi kardeşlerimiz kıvılcımı 1 Mayıs’la ateşlemişlerdi. Haydi, bu ateşi işçi kardeşlerimize ulaştırıp 1 Mayıs ateşini büyütmeye!
- Metal İşçisi Kadınlar Olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’leyiz
- Çocuklarımızın Geleceği İçin Haydi 1 Mayıs’a
- New York’lu İşçiler: Mayıs Ayında Kira Ödemiyoruz!
- Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın Örgütlülüğümüz!
- Dünyada 1 Mayıs: Yasaklara, Baskılara İnat Mücadele!
- Sendikalardan 1 Mayıs Açıklamaları
- 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim!
- UİD-DER’li Kadınlar 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye
- Bugün 1 Mayıs Kardeş
- Birleşen İşçi Her Zaman Kazanır
- 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye
- 1 Mayıs’la Umudumuzu Yeniden Kuşandık
- Yaşasın 1 Mayıs!
- UİD-DER Kadın Komitesi: Korkuya Teslim Olmuyoruz, 1 Mayıs Ruhunu Yaşatıyoruz!
- 1 Mayıs Geliyor ve Bir Kahraman Lazım!
- 1 Mayıs Ruhuyla Mücadelemizi ve Dayanışmamızı Güçlendirelim!
- İşten Atmalara ve Ücretsiz İzinlere Hayır!
- Sendikalardan Çağrı: Güzel Günler İçin 1 Mayıs’a!
Son Eklenenler
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...