Buradasınız
2 Lira 25 Kuruş!
Gebze’den bir kadın işçi
Akşam iş çıkışı yiyecek bir şeyler almak için markete uğradım. Meyve sebze reyonu önünde fiyatlara bakıyordum. Bir kadının patatesler üzerine aldığı domateslerin yarısını döktüğünü gördüm. Sessizce bir şeyler söylenerek oradan ayrıldı. Aynı kadını diğer reyonlarda da gördüm. Elini uzattığı her şeyi alıp tekrar bırakıyordu. Birden göz göze geldik. “Olur mu böyle şey yahu? Her şey ateş pahası! Elimi uzatıyorum tekrar bırakıyorum. Ne yiyeceğiz biz? Kimse bir şey alamayacak mı? Banka mı soyalım ne yapalım? Oğlumu bakkala gönderiyorum, her seferinde ‘buna zam gelmiş anne, ona zam gelmiş anne’ diyerek eli boş geri dönüyor eve. Kiraya zam, elektriğe zam, ekmeğe zam ne olacak bizim halimiz?” diyerek dert yanmaya başladı. “Benim bir çocuğum var. Üç dört çocuğu olanlar ne yapsın? Tek bir aile bir maaşla geçinemiyoruz, yakında her evde birkaç aile yaşar artık. Bizi bu hale getirenlere lanet olsun” diyerek kasaya doğru ilerledi. Birkaç domates ve çocuğuna küçük bir kek almıştı. Bütün parası olan 2 lira 25 kuruşunu sayarak kasiyere uzattı. Tekrar söylene söylene kapıdan çıktı.
Elektrikten ekmeğe her şeye zam yapıldı. İnsanlar çarşıya pazara çıkamaz oldu. Marketteki ablanın serzenişleri ve daha kötü olayları bundan sonra sıkça görüp duyacağa benziyoruz. Bu olay bana 2001 krizini hatırlattı. Krizin faturası üzerlerine yıkılan Arjantin halkı işsiz ve aç kalınca marketlere saldırmıştı. Hükümet onlara “yağmacılar” demişti. Türk hükümeti ise o zamanlar “bizim halkımız böyle şeyler yapmaz, bizim örf ve adetlerimizde böyle şeyler yoktur” demişti. Bugün iktidar Türkiye’nin koca koca şirketlerinin vergi borçlarını bir çırpıda silerken, o şirketlere teşvikler verirken, işçilerin parasıyla oluşan İşsizlik Sigortası Fonunu onlara peşkeş çekerken, zaten yoksul halkın üzerine zam yağdırırken, vergileri arttırırken, işçilerini işten atan işverenlere ses çıkarmazken bu krizin yükü kimin sırtına yıkılmış oluyor? Evimizde açken, işimizden edilmişken “örf ve adetlerimize uygun davranıp” buna boyun eğmemizi nasıl isterler? Elbette sesimizi çıkarmalıyız. İşçi sınıfının örfü de geleneği de haksızlıklar karşısında boyun eğmemektir, ekmeğine, haklarına sahip çıkmaktır. Bizim alın terimiz üzerinden semiren patronların bizi ezmelerine eyvallah dememektir. Bu krizi biz işçiler, emekçiler yaratmadık ve bu yükün altında ezilmek istemiyoruz!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 5-6-7 Kasımda tüm Türkiye’de iş bırakma kararı aldı. Sağlık emekçileri İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere...
- 7 Kasım 1917’de Rusya’da işçi sınıfı devrim gerçekleştirdi ve siyasal iktidarı ele geçirdi. Bu devrim Rus takvimine göre 25 Ekimde gerçekleştiği için tarihe Ekim Devrimi olarak geçti. Ekim Devrimi, tüm dünyayı sarsmış, 20. yüzyılın akışını kökten...
- Dünya… Masmavi okyanusları, uçsuz bucaksız ormanları, kıtaları dolaşan nehirleri, heybetli dağlarıyla her yanından yaşam ve bereket fışkıran bu rengârenk gezegen… Bu gezegenin gözümüzün önündeki hali içler acısı! Çünkü tüm dünyaya egemen olan...
- İSİG Meclisi’nin raporuna göre Ekim ayında 164 işçi, yılın ilk on ayında ise en az 1540 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Türkiye’de iş kazaları ve iş cinayetleri en yakıcı sorunlardan biri olmaya devam ediyor. Her gün en az 5 işçi hayatını...
- Belediye işçileri artan hayat pahalılığı karşısında biraz olsun nefes alabilmek için ücretlerini yükseltmek istiyorlar. Buna karşılık belediyelerin yönetimleri ödenek olmadığı bahanesiyle işçilere düşük ücret dayatıyorlar. İstanbul ve İzmir’in ilçe...
- Tarih boyunca gelmiş geçmiş tüm sultanlar, komutanlar, yöneticiler, iktidarlar insanların ve toplumların algılarını şekillendirmeye, psikolojilerini yönetmeye odaklanmışlardır. Başka türlü egemenliklerini koruyamayacaklarını bildiklerinden toplumun...
- İngiltere’de 100 binin üzerinde insan Filistin halkıyla dayanışmasını göstermek ve emperyalist savaşa hayır demek için 2 Kasımda yeniden meydanlara çıktı. Başkent Londra’da 21. kez düzenlenen ulusal eylem gününde on binler hükümet binalarının...
- İspanya’da 29 Ekim Salı günü yaşanan sel felaketinde can kaybı 250’ye ulaştı. İspanya’nın doğusundaki Valencia bölgesinde etkili olan aşırı yağışlardan sonra meydana gelen sel felaketi büyük bir yıkıma neden oldu. Kurtarma ekipleri felaketten...
- Sevgili işçi kardeşlerim, yazının başlığı mücadele örgütümüzün ve işçi sınıfının çalışkan evlatlarından kadim bir dostuma aittir. Bir Afrika atasözü “aslanlar kendi tarihlerini yazana kadar, av hikâyeleri her zaman avcıların kahramanlığını...
- Genel-İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 4 No’lu Şube ile Kartal Belediyesi yönetimini temsil eden SODEMSEN arasında yürüyen görüşmelerden olumlu bir sonuç alınamaması üzerine Kartal Belediyesi işçileri 30 Ekimde greve çıkmıştı. Belediye...
- Sendikaya üye olan işçilerin önüne çok çeşitli engeller çıkartılıyor. Sendikanın örgütlendiği işyerinde toplu sözleşme yapma yetkisi alması için hem işkolu hem de işletme barajlarını aşması ve Çalışma Bakanlığından çoğunluğu sağladığına dair yetki...
- Tarkett işçileri 18 Eylülden bu yana grevlerini sürdürüyorlar. Taleplerini, mücadelelerinin nasıl başladığını, grevlerini şöyle anlatıyorlar:
- Ücretlerini arttırmak, sendikalaşmak, ücret gaspına dur demek için çeşitli sektörlerden işçiler grev ve direnişlerini sürdürürken her geçen gün bunlara yenileri ekleniyor. Kartal Belediyesi işçileri Toplu İş Sözleşmesi (TİS) masasında anlaşma...