Buradasınız
Bartın Amasra’da Maden Ocağında Patlama: 28 İşçi Hayatını Kaybetti

14 Ekim günü saat 18.15 sularında Bartın’ın Amasra ilçesinde, Türkiye Taş Kurumu’na (TTK) bağlı maden ocağında patlama meydana geldi. Şu ana kadar 28 işçinin hayatını kaybettiği, çok sayıda işçinin hastaneye kaldırıldığı ve 8 işçinin yoğun bakımda olduğu açıklandı. Patlamanın nedenine ilişkin henüz net bir açıklama yapılmış değil ancak AFAD, Twitter hesabından alelacele yaptığı paylaşımda patlamanın trafo kaynaklı meydana geldiğini açıkladı, gelen tepkiler üzerine bir süre sonra da bu paylaşımını sildi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ise patlamanın büyük ihtimalle grizu patlaması olduğunu söyledi.
Ne yazık ki Türkiye’de maden faciaları maden işçilerinin yabancısı olduğu bir konu değil. İş güvenliği önlemlerinin alınmaması ve gerekli denetimlerin yapılmaması nedeniyle meydana gelen patlamalarda bugüne kadar yüzlerce maden işçisi hayatını kaybetti. Buna rağmen iş güvenliğini sağlamaya yönelik ciddi adımlar atılmadı. 2014’te Soma’da gerçekleşen faciada 301 madencinin yaşamını kaybetmesi bile bu durumu değiştirmedi. Amasra’daki patlamanın devlete bağlı bir maden ocağında gerçekleşmesi, iş güvenliği sorununun geldiği boyutun vahametini göstermektedir. Amasra ocağında grizu patlaması riski olduğu 2019 yılı TTK Sayıştay denetim raporunda belirtilmesine rağmen gerekli önlem alınmadı. Söz konusu raporda şu ifadeler yer alıyor: “2019 yılında müessesenin dengelenmiş üretim derinliği -300 metre olmuştur. Bu derinleşme, ani gaz degajı ve grizu patlaması gibi ciddi kaza risklerinin artmasına neden olmaktadır. Çalışılan damarların tamamında gaz içeriklerinin yüksek olduğu, dolayısıyla degaj kapasitelerinin de yüksek olduğu, arıza zonlarında riskin daha da arttığı bilinmektedir. Bu nedenle müessese ocaklarında ilgili mevzuat hükümlerinin yanı sıra ‘Kurum Degaj Yönergesi’ hükümlerinin titizlikle uygulanması gerekmektedir.”
20 Eylülde Bakan Dönmez söz konusu maden ocağını ziyaret etmiş ve şöyle konuşmuştu: “Bir kere şunu ilk baştan söyleyeyim. Önce güvenlik. Sizin canınızın güvenliğini biz şu tesisin tamamına değişmeyiz. Onun için de ilk talimatımız yöneticileri atadığımızda genel müdürümüz de burada. Bir işçimizin kılına, tırnağına zarar gelmesin. Onu kaldıramayız, telafi de edemeyiz.” Dönmez’in “bir işçimizin kılına, tırnağına zarar gelmesin” dediği maden ocağında şu ana kadar 28 işçi hayatını kaybetti!
Gazeteciler, sendikalar, emek örgütleri maden ocağında neler yaşandığını, işçilerin durumunu anlamaya çalışırken İletişim Başkanlığının Twitter hesabından yapılan paylaşımda “Gerekli bilgiler, ilgili kurumlar tarafından düzenli olarak paylaşılmaktadır. Bu açıklamaların takip edilmesi, resmi makamların paylaştığı bilgiler dışındaki iddia ve spekülasyonlara itibar edilmemesi gerekmektedir” açıklaması yapıldı. Patlamanın yaşandığı maden ocağına giden bir gazeteciye maden işçileriyle konuştuğu sırada kaymakam tarafından müdahale edildiğini ve gazetecinin alandan çıkarıldığını gösteren görüntüler ortaya çıktı. Bu tutumlar, siyasi iktidarın sansür yasasını ne amaçla çıkardığını ortaya koymaktadır. Amasra maden ocağındaki patlama Türkiye’de iş güvenliği önlemlerinin alınmadığını, gerçek anlamda hiçbir denetim yapılmadığını, işçi sınıfının örgütsüzlüğünün bedelini canıyla ödemeye devam ettiğini bir kez daha göstermiştir.
Siyasi iktidar, işçi sağlığı ve güvenliğini zerrece umursamıyor, bu yüzden yetersiz olan İş Sağlığı ve Güvenliği Yasasının önemli maddelerinin uygulanmasını sürekli öteliyor. 28 işçi kardeşimizi aramızdan alan, bir kez daha işçi ailelerini acı ve gözyaşına boğan vurdumduymazlıktır, umursamazlıktır, sermayenin kâr hırsıdır! Sermaye düzeni ve siyasi iktidarın umursamaz tutumu ölüm ve acı getirmektedir. Ateş sadece düştüğü yeri yakmıyor, yanan tüm emekçilerin yüreğidir. İşçi sınıfımızın başı sağ olsun! Bilelim ki işçi sınıfı örgütlenip hakları için mücadele etmediği sürece bu facialar, iş kazası biçimindeki katliamlar sürecek, işçi aileleri acıya boğulacak! Artık Yeter!
- Soma’yı Hatırlamak
- Soma'yı Unutma, Örgütlen, Hesap Sor
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- İş Cinayetinde Ölen İşçiler Kusurlu Sayıldı
- Oba Makarna, ZSR, Amasra, Kartalkaya… İş Cinayetleri, Denetimsizlik, Teşvikler
- “Emekliler Yılında” 512 Emekli İş Cinayetlerinde Katledildi
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Amasra Katliamının 10. Duruşması Görüldü
- İş Cinayetleri Artıyor, Hayatımız İçin Mücadele Etmeliyiz
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- Kocaeli’de Oba Makarna’daki İş Cinayeti Eylemle Protesto Edildi
- Oba Makarna’da İş Cinayeti
- Soma Katliamı Davası: “Parasına Göre mi İşliyor Bu Adalet?”
- Torunlar Center Katliamının 10. Yılında Kâr Hırsı Can Almaya Devam Ediyor
- İşçi Sınıfı Örgütlü Olursa İş Cinayetleri Son Bulur…
- Desan Tersanesinde İş Cinayeti Protesto Edildi
- İş Cinayetinde Ölen Zafer Açıkgözoğlu Anıldı
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Hendek Katliamının Dördüncü Yılında Ailelerin Adalet Arayışı da Yası da Sürüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
Son Eklenenler
- Siyasi iktidar zeytinlikleri yok edecek yeni bir torba yasayı Meclise sundu ve Temmuz sonuna kadar yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- Zeytinliklerin, ormanların, tarım arazilerinin sermayeye peşkeş çekilmesinin önünü açacak olan ve kamuoyunda “süper talan yasası” olarak adlandırılan “Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, Meclis Genel...
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) şirketleri İZDOĞA, İZBETON, İZULAŞ ve 185 İZSU çağrı merkezinde işten atılan 368 Belediye-İş Sendikası üyesi işçi, işlerine geri alınma talebiyle mücadele ediyor. İşten atılan işçiler arasında 1,5 senelik genç...
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...