Birleşik Metal-İş’ten Grev Kararı: Metal İşçileri Greve Hazır!

Metal işkolunda yetkili işçi sendikaları ile patron örgütü MESS arasında süren 2023-2025 Grup Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin sonuna gelindi. Eylül ayında başlayan görüşmeler sonucunda arabuluculuk sürecinde de anlaşma sağlanamadı. Resmi arabuluculuk raporlarının taraflara ulaştırılmasıyla birlikte Birleşik Metal-İş Sendikası Başkanlar Kurulu 10 Ocakta değerlendirme toplantısı yaptı. Birleşik Metal-İş Sendikasının toplantı sonucunda aldığı grev kararı 11 Ocak günü bir basın toplantısıyla duyuruldu. Taksim Elite World Otel’de gerçekleşen toplantıya Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar ile Yönetim Kurulu Üyeleri, Birleşik Metal-İş şube yöneticileri, üye işyerlerinden temsilciler ile metal işçileri, DİSK’e bağlı sendikalardan yöneticiler ve demokratik kitle örgütleri katıldı.

Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar yaptığı açıklamada metal işçilerinin 19, 23 ve 24 Ocakta kademe kademe gerçekleştirecekleri grevlere konu olan süreci aktardı. Metal sektörünün Türkiye ekonomisindeki yeri ve önemine değinen Atar, ekonominin lokomotifi olan metal işkolunda MESS ile yürütülen, 34 işletme bünyesinde 12 ildeki 63 fabrikada çalışmakta olan 12 bin metal işçisini ilgilendiren Grup Toplu İş Sözleşmesinin sadece sözleşme kapsamındaki işyerlerini değil diğer metal fabrikalarında yapılacak olan sözleşmeleri de belirleyeceğini, bu nedenle önemli olduğunu belirtti.

Metal patronları büyüyor, işçiler yoksullaşıyor

Atar, metal işkolunda ağır ve tehlikeli işlerin yapıldığını, işçilerin ağır koşullar altında, çoklukla sağlıksız koşullarda çalıştığını, sık sık ölüm ve yaralanma ile sonuçlanan iş kazaları ve cinayetleri ile karşılaştığını dile getirdi. “Bu zor koşullarda çalışan metal işçileri hemen her gün yapılan zamlar karşısında gündelik temel ihtiyaçlarını karşılayamaz halde. Ücretler, reel olarak sürekli geriliyor. Ücretler bırakın yoksulluk sınırını nerdeyse açlık sınırına dayanmış durumda” diyen Atar, özellikle son 2 yıldır uygulanan ve halen devam eden ekonomik program sonucu ücretlerin asgari ücret komşuluğu düzeyine geldiğini vurguladı. Atar, metal işçilerinin ilk altı ay için yüzde 140,5 oranında bir zam talep ettiğini, bu zam oranıyla birlikte bir metal işçisinin otalama net ücretinin ikramiyeler dâhil net 35 bin 730 lira olacağını belirtti.

İşçiler giderek yoksullaşırken işverenlerin kârını artırdığına dikkat çeken Atar, özellikle otomotiv sektöründe üretim rekorları kırıldığını ifade etti. 2023 yılında 35 milyar dolarlık bir ihracat gerçekleştirdiğini bunun da 2022 yılına kıyasla yüzde 13 bir artışa tekabül ettiğini belirtti. Bunun yanı sıra borsa verilerine göre metal sektörü kârlılık oranlarının belirgin bir biçimde arttığını aktaran Atar: “Sendikamızın örgütlü olduğu: Anadolu Isuzu 2022 yılı net kârını yüzde 192 oranında, Sarkuysan Elektrolitik 2022 yılı net kârını yüzde 104,1 oranında, Makina Takım 2022 yılı net kârını yüzde 179,6 oranında, Türk Prysmian Kablo 2022 yılı net kârını yüzde 366,5 oranında yükseltmiştir. Bu işyerlerinde sözleşme dönemi boyunca işçi başına elde edilen kâr 40 bin ilâ 176 bin dolar arasındadır. Güncel döviz kuru ile firmalar, 2 yılda toplam işçi başına 1 milyon 188 ilâ 5 milyon 247 bin lira kâr elde etmiştir. Yine üretim ve verimlilikte de ciddi artışlar vardır. Bütün bunların anlamı açıktır. Metal işçileri daha yoğun, daha verimli çalışmış ve patronlar alabildiğine kazanmıştır. Bunun karşılığında işçiler alabildiğine yoksullaşmıştır” dedi.

Metal işçisi greve hazır!

Atar, MESS ile yapılan toplantılar sonucu anlaşma zeminin oluşabileceği bir teklif sunulmaması ve metal işçilerinin haklı taleplerinin karşılanmaması nedeniyle mücadelenin yükseltilmesi kararı alındığını ifade etti. İşçilerin haklı taleplerine kulaklarını tıkayan, açlık ve yoksulluğun yakıcı sesini duymayan MESS’in tutumu karşısında metal işçilerine düşen görevin haklarına, taleplerine ve geleceklerine sahip çıkmak olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: “Bizlere sefaleti reva gören, yoksulluğu dayatan toplu sözleşme sürecini ilk olarak 2011 yılındaki grevlerimizle yıktık. Bu tür dayatmalara boyun eğmeyeceğimizi 2015 grevlerimizde ve sonraki dönemlerde de gösterdik ve göstermeye de devam ettik. Ancak, aynı yaklaşımın bugün de sürdürülmek istendiğini görüyoruz.” Atar, “Gelinen noktada 34 işletmeye bağlı 63 fabrika/işyeri içerisinde ilk olarak; 15 işletmeden 37 fabrikada greve çıkıyoruz. 9 işletmeye bağlı 26 fabrikada 19 Ocak günü, 3 işletmeye bağlı 6 fabrikada 23 Ocak günü, 3 işletmeye bağlı 5 fabrikada 24 Ocak günü greve çıkıyoruz. Bu grevlere 7 bin metal işçisi katılacak. Diğer fabrikalarda ise grev kararlarımızı önümüzdeki günlerde kademe kademe açıklayacağız. Yurdun dört bir yanı grev ateşlerine tanık olacak. Şimdi bir kez daha belirtiyorum. Sermayenin dayatmalarına asla teslim olmayacağız, asla boyun eğmeyeceğiz” dedi.

Atar, son yıllarda siyasi iktidar tarafından “grev erteleme” adı altında binlerce işçinin grev iradesinin çiğnendiğini işaret etti: Grev yasaklarından medet ummalarının boşuna olduğunu, metal işçilerinin her koşulda grev hakkına sahip çıkacağını belirtti.  Atar sözlerini şöyle sonlandırdı: “Bu mücadele, yalnızca Birleşik Metal-İş Sendikası üyelerinin mücadelesi değildir. Bu mücadele, sendika ayrımı gözetmeden, tüm metal işçilerinin ortak mücadelesi olmak durumundadır. Buradan ayrımsız tüm metal işçilerini birlikte mücadeleye çağırıyorum. Yılmak yok, geri adım atmak asla ve asla olamaz. Hiç kimsenin kaygısı ve kuşkusu olmasın, metal işçisi kazanacak. Biz kazanacağız.”

Açıklama sırasında metal işçileri, “İşçiler Açken Patronlara Huzur Yok”, “Çarklar Duracak MESS Diz Çökecek”, “Fabrikalar MESS’e Mezar Olacak”, “Her Yer Kavel Her Yer Direniş”, “Yaşasın Onurlu Mücadelemiz”, “Birleşe Birleşe Kazanacağız”  sloganlarını attı.