Buradasınız
MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
Gebze’den bir grup emekçi kadın

Geçmişini bilmeyen yönünü bulamaz, geleceği şekillendirmek üzere kavgaya atılamaz. Bir metal işçisi eşi, “Ben ilk defa bu kadar kapsamlı dinliyorum MESS süreçlerini. Biz işçi eşleri bu deneyimleri bilmiyoruz. Çünkü işçiler de bilmiyor. Bilenler de en fazla sözleşmenin devam ettiğini, kabul edilen maddeleri, reddedilen sözleşme tekliflerini biliyor” diyor. “Peki, bu kadar yakından takip edilen maddelerin hepsi kabul edilse işçilerin soruları biter mi?” diye soruyoruz. Metal işçisi bir kadın şöyle cevap veriyor: “İktidarın açıkladığı orta vadeli programın biz işçiler için ne anlama geldiğini bir hatırlayalım. Talep ettiğimiz zamları alsak bile daha cebimize girmeden eriyip gidecek. Bu yüzden derdimiz tek başına ücretlere ne kadar zam yapılacağı değil. Toplu sözleşmenin uyuşmazlıkla sonuçlanmasından hiç endişe duymuyor patronlar. Nasılsa iktidar grev yasaklarıyla patronların imdadına derhal yetişiyor. İşçilerin mücadele ederek haklarını almasının önüne birlikte geçiyorlar. 2015 Metal Fırtına döneminde de aynısını yaptılar. MESS işçilerin taleplerini karşılamadı, iktidar OHAL’i kullanarak işçilerin mücadelesini bastırmaya çalıştı. Çünkü geçmişin deneyimleri yeni işçi kuşaklarına unutturulsa da patronların ve iktidarların zihninde her daim taze.”
Bir metal işçisi eşi devam ediyor: “Karşımızda patronların örgütü MESS var, işçi düşmanı iktidar var. Bir de işçinin iradesini yok sayan bazı sendika yöneticileri var. 2020’de binlerce işçi Gebze’de ‘Başkan Bizi Greve Götür!’ diye haykırdı. Eşlerimize iradelerinin çiğnenmeyeceği, işçilerin haberi olmadan sözleşme imzalanmayacağı söylendi. Ne oldu sonra? Eşlerimizin, işçilerin sendikasına duyduğu güven, inanç zedelendi. O günleri de unutmamak lazım.” Evet, “unutmayalım ki yönümüzü bulalım, tarafımızı bilelim” diyoruz. Başka bir metal işçisi eşi şöyle devam ediyor: “Birleşik Metal-İş Gebze 1 No’lu şubenin son kongresinde metal işçileri Kemal Türkler ve Maden-İş geleneğine sahip çıkacaklarını söylediler. Maden-İş, mücadeleci sınıf sendikacılığı demek, işçinin örgütlülüğünü, bilincini, dayanışmasını yükseltmek demek. Sadece işçiyi değil, işçinin ailesini de bu mücadeleye ortak etmek demek. Maden-İş emek örgütlerine sendikanın kapılarını açmak demek. Madem eşlerimiz bu tarihe sahip çıkıyor, bu yoldan gitmeye söz veriyor. Biz de Maden-İş üyesi işçilerin eşlerinin deneyimlerine sahip çıkabiliriz. Greve çıkılırsa maddi, manevi dayanışma ağları örmek, komşumuzun kapısını çalıp neden greve gittiğimizi, haklılığımızı anlatmak, eşlerimizle birlikte meydanlarda hakkımızı aramak, MESS’i tanımayan işçilere tüm bu öğrendiklerimizi anlatmak…”
“Unutmamanın tek yolu, öğrendiğimiz şeylerin sorumluluğunu ve gereğini yerine getirmektir” diyoruz. Bir metal işçisi eşi, “görevlere hazırım” diyerek şöyle devam ediyor: “Elimden gelen bütün desteği verebileceğimi, bunun altından kalkabileceğimi düşünüyorum. Neticede eşim mücadele ediyor, bunu kendisi için yapmıyor. İki çocuğumuz ve benim için yapıyor. Bu mücadele için koşuşturan eşimin arkasından bakmak yerine onunla birlikte ben de koşuşturacağım. İnsanları ikna etmek, grev alanına yemek yapıp götürmek, işçilerle sohbet etmek, onlara moral vermek, ne yapılması gerekirse hazırım. Ve bunu yapabileceğimi düşünüyorum. İnsanların tek ihtiyacı da bu. İşçilerin başarabilmesi için soğuk, sıcak demeden fabrikada, meydanlarda olması gerek. Kimse evinde bekleyerek bir şey elde edemez. Evden oturduğumuz yerden sadece haberleri takip etmekle olmaz. Biz mücadele etmek, haraketli olmak zorundayız.”
Başka bir metal işçisi eşi, “eşimle MESS sözleşmesini konuşurken bir gün bana Sabahat Türkler’i anlattı. ‘Greve çıkarsak evde oturup beni bekleme. Sen de benimle birlikte grevde, yanımda ol. Sabahat Türkler nasıl işçilerin Sabahat ablasıysa sen de onun gibi olmaya çalış’ dedi. Bunu hiç unutmam. Eşimin ne yaşadığını, toplu sözleşme süreçlerinde nasıl zorluklar çektiğini biliyorum. En büyük destekçisi ben olmalıyım. Gerekirse mahalledeki bütün kapıları çalıp tek tek herkesi örgütlemeye çalışırım. Elimden gelen her şeyi yaparım. Eskiden eşimin ne için mücadele ettiğini bilmezdim. Ama şimdi aynı hayat mücadelesinin içinde olduğumu biliyorum” dedi. Başka bir işçi eşi, “Jones Ana gibi mahalledeki kadınları örgütler, boş tencerelerimize vura vura sesimizi duyururuz” diye ekledi.
Metal işçisi bir kadın, “buraya gelirken MESS’e dair pek bir bilgiye sahip değildim. Benim gibi de onlarca kadın var çalıştığım fabrikada. Burada konuştuklarımızdan sonra, MESS’in kim olduğunu, nasıl işçi düşmanı olduğunu daha çok öğrenmeye çalışacağım. Önce kimle mücadele ettiğimizi daha iyi anlayacağım, sonra da işçi arkadaşlarıma anlatacağım. Maddi, manevi arkadaşlarımla dayanışma içinde olacağım. Etrafımdaki insanlarda kimle mücadele ettiğimize dair küçük ışıklar yakabilirsem faydalı olurum. Gerçekten bilmiyoruz. Bilmediğimiz bir şeyi de kimseye aktaramayacağımız için önce kendimizin öğrenmesi gerek.” Başka bir metal işçisi kadın devamını getirdi: “Bugün çok önemli bir adım attık. Uzun yolculuklarda yol alabilmek için ilk adımı atmak gerek. Bugüne kadar ne düşünmemizi istedilerse onu öğütlediler bizlere. Ama biz bugün nasıl düşünmemiz gerektiğini öğrendik.”
Dostlar, rüzgârın işçiden yana esmediği, sendikaların belirleyici bir güç olarak varlık gösteremediği, sınıfın büyük oranda örgütsüz olduğu günlerden geçiyor olabiliriz. Ama her zaman, her koşulda yapacak bir şey vardır. Haksızlıklara boyun eğmeyen, mücadeleden hiç vazgeçmeyen, yarınlar için çalışan ve geleceğe hazırlanan mücadeleci işçiler dün olduğu gibi bugün de varlar. İlk adımı atma cesareti gösterip yola koyulmak, geçmişin deneyimleriyle geleceğe hazırlanmak gerek. Zaman sermaye ve iktidarın saldırılarına, MESS dayatmalarına birlikte karşı durma cesareti gösterme zamanı!
“Kamuda Tasarruf”u Kim Yapıyor?
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Nefes Almak İçin…
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: 8 Mart Yol Gösteriyor, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Emekçi Kadın, Yaşam, Mücadele, Dönüşüm
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Güvencesiz ve Esnek Çalışma Modellerine Bir Yenisi Eklendi: “Komşu Annelik”
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Metal İşçileri Sefalet Ücretine ve Sendikal Baskılara Karşı Mücadele Ediyor
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi İmzalandı
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Birleşik Metal-İş’ten Grev Kararı: Metal İşçileri Greve Hazır!
- Metal İşçilerinin MESS’i Protesto Eylemleri Sürüyor
- Ay Sonunu Bırak, Ortasını Getiremiyoruz!
- Metal İşçileri Greve Hazırlanıyor
- Metal İşçileri Çorlu’da Haykırdı: Greve Hazırız!
- Metal İşçilerinin Eylemleri Devam Ediyor
- Metal İşçisiyiz, MESS’in Dayatmalarına Boyun Eğmiyoruz!
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi Kimleri İlgilendirir?
- Hak Gasplarına Karşı İşçi Mücadeleleri
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /1
- Seyahat, Hayat Pahalılığı ve MESS Sözleşmeleri!
- 1977 MESS Grevine Güç Katan Emekçi Kadınlar
- Birleşik Metal-İş: Metal İşçileri Mücadele Ateşini Yaktı!
- MESS’e Karşı Birliğimizi Güçlendirelim!
- MESS Dayatmalarına Birlikte Karşı Duralım!
Son Eklenenler
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...
- 17 Ağustos 1999 gecesi Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden biri yaşandı. Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce’yi sarsan 7,4 büyüklüğündeki depremde 50 binden fazla insan hayatını kaybetti, çok daha fazlası yaralandı. Yüzbinlerce...
- Mersin’in Tarsus ilçesi 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren PMS Tıbbi Cihazlar fabrikasında 12 işçi, sendikaya üye oldukları için işten çıkarıldı. Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS), 16 Ağustosta fabrika önünde basın açıklaması...
- Sakarya Hendek’te bulunan, Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Koç Holding’in şirketlerinden Türk Traktör’ün tedarikçisi olan SAG Hidrolik fabrikasında bir işçinin işten çıkarılması sonrası 12 Ağustosta direniş başladı. TEKSİF Sendikasına...
- İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırıları ve açlık politikası tarifsiz acılar yaşatmaya devam ediyor. Siyonist rejim, iki milyon Filistinlinin bölgeden sürülmesi anlamına gelecek olan Gazze’yi tam işgal planıyla saldırılarını tırmandırıyor....
- Pakistan’da binlerce tekstil işçisi, hakları için haftalardır mücadele ediyor. Arjantin’de emekliler her Çarşamba günü düzenledikleri protestolar devam ediyor. Tunus’un en büyük işçi sendikası Tunus Genel İşçi Birliği (UGTT) üyesi toplu taşıma...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu KESK, 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerine dair, Kamu İşveren Heyeti teklifinin açıklanmasının ardından, 13 Ağustos Çarşamba günü Türkiye’nin pek çok kentinde ortak basın...
- Artık ben de anlıyorum ki; bir işçi hayata bu pencereden bakmaya başlar, işçi sınıfının bir ferdi olduğunu kavrar, hayatını buna göre dizayn etmeye çalışır, örgütlü davranır, mücadelenin ve dayanışmanın gücünden beslenirse gözleri hakikati görmeye...
- Egemenler zenginlik, güç ve iktidar uğruna kavga ederken bunun bedelini hep işçilere ödettikleri için oyunlarında, şiirlerinde işçileri emperyalist savaşa karşı çıkmaya çağırıyordu Brecht. Kendisi 1898’de doğmuştu ve çocukluğu dünyanın da Almanya’...
- 12 Ağustos gece saatlerinde Evrensel Gazetesinin İzmir/Alsancak’ta bulunan bürosuna silahlı saldırı gerçekleştirildi. Gazetenin tabelası hedef alınarak 7 kurşun sıkıldı. Saldırının ortaya çıkmasının ardından bir kişi gözaltına alındı.
- Trendyol Go işçileri, artan iş yükü, düşen kazançlar ve şirketin aldığı tek taraflı kararlar nedeniyle 11 Ağustos’ta Bursa’da eylem gerçekleştirdi. HepsiJet işçileri işyerindeki ağır çalışma koşulları, sendikal örgütlenmeye yönelik baskılar, ücret...
- Kamu İşveren Heyeti 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde ilk zam teklifini 12 Ağustosta açıkladı. İktidar 2026 yılının ilk altı ayı için yüzde 10, ikinci altı ayı için yüzde 6, 2027...