Buradasınız
Biz Birbirimizin Düşmanı Değil Güvencesiyiz!
Kocaeli’den bir kadın işçi

Asgari ücret açıklandı. Miktar olarak arttı ama alım gücü düştü. Türkiye’de milyonlarca işçi asgari ücretle çalışıyor ve sayı her gün artıyor. Ama milyonlarca işçi olarak temel ihtiyaçlarımızı gerçekten karşılayabilecek bir asgari ücret için hep birlikte harekete geçemiyoruz. Yoksulluk, hayat pahalılığı, işsizlik, güvencesizlik, borç yükü, emeklilik hakkının gaspı, artan vergiler gibi büyük sorunlarımız karşısında toplu halde tepki veremiyoruz. Bırakalım çözüm bulmayı, sorunlarımızı toplumda gündem haline bile getiremiyoruz. Çünkü işçi sınıfı olarak yapay temellerde bölünüp parçalanmış, kutuplaştırılmış durumdayız. Biz aynı sorunları yaşayan milyonlarca işçiyiz ama sanki elimiz kolumuz bağlıymış gibi çaresiz hissediyoruz. Sanki elimizden bir şey gelmezmiş gibi bir kurtarıcı bekliyoruz. Yan yana, sırt sırta çalışıyoruz ama birbirimize uzağız, önyargılıyız.
Aynı ordunun saflarında olup da birbirine kurşun atan askerler gibiyiz. Hiç birimiz Kürt, Türk, Suriyeli, Sünni, Alevi, Karslı ya da Kırşehirli olduğumuz için daha yüksek ücret almıyoruz. Ama ne yazık ki bu yerel, kültürel kimliklerimiz işçi kimliğimizin önüne geçiyor. Sınıfımızı, safımızı bilemediğimiz için yalnız kalıyor, en büyük zararı kendimize veriyor, ekmeğimizin küçülmesine mani olamıyoruz. Birlik olamamanın getirdiği dağınıklığın acısını çekiyoruz.
Mesela mevsimlik iş için Karadeniz illerine giden Kürt işçiler saldırıya uğradığında onlar Kürt diyerek sesimizi çıkarmıyoruz. Greve, direnişe çıkan işçilere kendi sektörümüzden, kendi sendikamızdan olmadığı için destek vermiyoruz. Gün gelip kendimiz haksızlığa uğradığımızda yalnız kalıyor, haklarımızı alamıyoruz. Tam da bu nedenle ekmekleri için mücadele eden Adkotürk ve Bel Karper işçileri Tekirdağ valiliği önünde polis saldırısına uğruyor. İşsizin derdiyle dertlenmiyoruz sonra gün geliyor bir bahaneyle biz işten atılıyoruz. Suriyeli işçilerin bizden daha düşük ücret almasını normal, hakkaniyetli buluyoruz. Bu yüzden de patronların bizleri de çok ucuza çalıştırmasını, işten çıkarıp yerimize Suriyeli işçi almasını engelleyemiyoruz. Üniversite bitirmiş gençler A101’de çalışan kasiyerle aynı koşullarda çalışmak istemiyor ama o kasiyerlerin bu kötü koşullarda çalışmaması gerektiğini düşünmüyor. Böyle düşünmediği için de mücadele etmiyor, şartlar hep daha kötüye gidiyor. Kasiyerin kötü çalışma koşulları ile kendisinin görece iyi koşullarda iş bulamaması arasındaki bağı kuramıyor. Çinli işçilerin hangi koşullarda çalıştığıyla ilgilenmiyoruz. Siyasi iktidar bizi Çinli işçilerden daha ucuza çalıştırma planını mucize ekonomik model diye yutturuyor. Sonra da bu iktidardan insaflı davranmasını, iyi bir asgari ücret belirlemesini bekliyoruz…
Gözümüze çekilen perdeleri yırtıp atmalıyız artık. Patronlar sınıfının biz işçiler arasında yaratmaya çalıştığı eski-yeni, operatör-vasıfsız, taşeron-kadrolu, sendikalı-sendikasız, Kürt-Türk-Suriyeli, Sünni-Alevi, Karslı-Kırşehirli gibi yapay ayrımları ortadan kaldırmalıyız. Önyargılarımızı içimizden sökmedikçe, birleşmedikçe bizi çimenlerin üzerinde tepişen filler gibi ezmeye devam edecekler. Birlik olmak, sendikalarımızda, işçi örgütlerinde bir araya gelmek, tüm işçileri kardeşimiz saymak zorundayız. Biz işçiyiz, birbirimizin düşmanı değil güvencesiyiz.
Zor Zamanlardan Geçiyoruz
- Asgari Ücrete Zam Tartışmaları
- İşçilerin Payına Düşen Yine Yoksulluk Oldu
- Biz Birbirimizin Düşmanı Değil Güvencesiyiz!
- “Gelsin Halletsinler” Çözüm mü?
- Türkiye’de Ortalama Ücret Düşüyor, Yoksulluk Büyüyor
- Avrupa ve Türkiye’de Asgari Ücret; Bizi Kıskanıyorlar!
- Hep Aynı Aldatmacalar
- Asgari Ücret Arttıysa Alım Gücümüz Niye Düştü?
- Asgari Ücret Açıklanırken: Sağda Patronlar Solda Sendika Bürokratları…
- Enflasyon, Asgari Ücret ve “Çakılan” Dolar!
- Emeğin Örgütlü Cephesini Büyütelim!
- Asgari Ücrete “Zam”
- Neden Seyirciyiz, Neyin Seyircisiyiz?
- Biz Bu Açları Doyuramayız!
- Yalanlar Gerçeğin Duvarına Tosluyor
- Utanmazlıkta Tüm Sınırları Aşıyorlar
- Örgütsüzlüğün Tarifi: Ekmek Köftesi
- Asgari Ücret ve AKP’nin İkiyüzlülüğü
- “Bizde İşçi Çok Ucuz”
- Asgari Ücret 382 Dolardan 274 Dolara Düşürüldü!
Son Eklenenler
- EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) Federasyonu’nun çağrısıyla Türkiye’nin çeşitli kentlerinden gelen on binlerce EYT’li; “Varız, Biriz, Buradayız” şiarıyla İstanbul Maltepe meydanında bir miting gerçekleştirdi. Mitinge çok sayıda siyasi parti...
- İnsan dünyayı ve yaşamı, kendi yaşadığı dönemle sınırlı düşünmeye meyillidir. Çoğu zaman içine doğduğu dünyayı, toplumu sabit, değişmez, kalıcı zanneder, adeta dondurur. Mesela bugün dünya üzerinde 7 kıta olduğu kabul ediliyor. Hâlbuki dünyadaki tüm...
- Merhaba dostlar, ben demire, çeliğe şekil verilen metal fabrikasında çalışan bir işçiyim. Kulaklarımda çınlar hâlâ o söz: “Sınıfını bil!” Ne olursan ol, ister öğretmen, ister doktor, ister mühendis ol, sınıfını, safını bil işçi kardeşim. Babam da...
- İki yılık bir aradan sonra nihayet yeniden 1 Mayıs alanlarında Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği ile yerimizi aldık. Hepimizin içinde ayrı bir heyecan, ayrı bir coşku vardı. Özlemiştik birbirimizi! Gözlerimizde yeniden dostlarımızla, sınıfımızla...
- 1 Mayıs günü alanlara hâkim olan ruh ve coşku, insanın yüreğine dokunacak türdeydi. Atılan sloganlar, haykırılan talepler ve söylenen şarkılar hislerimizi dillendirdi ve aynı zamanda öfkemizi. Tabii beni etkileyen şeyler bu kadarla sınırlı değildi....
- Kocaeli/Dilovası’ndaki İMES Sanayi Sitesinde bulunan Asen Metal fabrikasında işçiler, çalışma koşullarını düzeltmek, düşük ücretlere ve baskılara dur demek için Birleşik Metal-İş Sendikasında örgütlendiler. Asen Metal patronu işçilerin haklarını...
- Soma Katliamının 8. yılında, hayatını kaybeden 301 maden işçisi basın açıklamaları ve etkinliklerle, sendikaların, işçi örgütlerinin, emekten yana milletvekillerinin, demokrat aydın ve sanatçıların yayınladıkları mesajlarla anıldı. Anmalarda...
- Çin’in koronavirüs salgınına karşı uyguladığı “sıfır tolerans” politikası gün geçtikçe işçiler üzerinde daha da ağır bir baskıya dönüşüyor. Ülkenin en büyük sanayi şehirlerinden biri olan 25 milyon nüfuslu Şangay’da 1 aydan uzun süredir devam eden...
- 1 Mayıs sabahı içimde bir kıpırtıyla uyandım. Heyecan, sevinç ve mutlulukla birlikte Maltepe sahilinde UİD-DER kortejinin toplanma alanına vardım. Toplanma alanındaki programla birlikte şarkılarımız, türkülerimiz, halaylarımız ve sloganlarımızla...
- 2 yıldır pandemi bahanesiyle alanlar yasaklanmış ve 1 Mayıs’ta alanlarda olamamıştık. Alanlarda olamadığımız 2 yılın özlemiyle, öfkesiyle 1 Mayıs alanındaydım bu yıl. Yine gelincik tarlasına dönmüştü kortejimiz. Günler öncesinde başlayan heyecan...
- 13 Mayıs 2014… Saat 15.10 suları. Soma Kömür İşletmeleri adlı holdinge bağlı madende büyük bir göçük olduğu haberi yayıldı ülkeye. Vardiya değişim zamanıydı. 301 işçi katledilmişti. Yüzlerce ailenin ocağına ateş düşmüştü. Anneler, babalar, eşler,...
- Yetişkin bir insanın çocukluğunda yaşadıklarının izlerini taşıması gibi toplum da kendi geçmişinin izlerini taşır. İnsan geçmişten bugüne içinden çıktığı toplumun değer yargılarını, kültürünü, bakış açısını edinir ve yansıtır. Tıpkı bu topraklara...
- İşçi sınıfının şairi Nâzım Hikmet, 1962 senesinde yani bu dünyadan göçüp gitmeden bir sene önce “Türkiye İşçi Sınıfına Selam” şiirini nakşetmişti, iğneyle kuyu kazar misali. Bütün yaşamı, işi gücü işçi sınıfının kurtuluşu için çalışmaktı. Nâzım...