Buradasınız
Bizim Onlara İhtiyacımız Yok!
İstanbul’dan bir öğrenci
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Merhaba. Ben kendi harçlığımı çıkarmak için yazları çalışan bir öğrenciyim. Hayat pahalılığından dolayı çalıştığım yerde bazen mesailere kalıyorum. Hem bedenen hem de psikolojik olarak o kadar çöküyorum ki o günlerde! Ruhumu dinlendirebileceğim, rahat bir nefes alabileceğim bir zamanım olmuyor. Hayat sanki ev ve iş arasında bir hapishane gibi oluyor. Hep aynı yollardan geçtiğim, aynı şeylere uyandığım bir hapishane gibi! 18 yaşında bir genç olarak böyle yaşamak, yaşamak mı diye soruyorum sizlere? Hayat pahalılığı biz gençleri derinden etkiliyor. Artık dışarıda bir şeyler yiyip içemez hale geldik. Sinemaya, tiyatroya gitmek lüks haline gelmiş durumda. Oysa bunlar insanın ruhunu besleyen, ufkunu açan şeyler. İnsanın yaşamdan tat alabilmesi için ihtiyacı olan şeyler. Günlerce çalışıp bunları bile yapamıyoruz. Durum böyleyken hep daha fazla çalışmamız gerektiği söyleniyor. “Daha iyi yaşamak” için neden durmaksızın çalışmak zorundayız? Hâlbuki patronların söylediğinin aksine ne kadar çok çalışırsak çalışalım geçim ve gelecek kaygısı peşimizi bırakmıyor. Daha iyi yaşayalım derken ömrümüz köle gibi çalışmakla geçiyor.
Bir de patronların işçilere, işçilerin patronlara ihtiyacı olduğu ileri sürülüyor. Gerçekten öyle mi? Evet kapitalizmde iki temel sınıf var: Burjuvazi ve işçi sınıfı. Çalışıp tüm zenginlikleri yaratan işçi sınıfıdır ama bunun karşılığında yoksulluk ve kahırdan başka bir şey geçmez eline. Oysa işçi sınıfı yoksullaşırken patronlar sınıfı daha çok zenginleşiyor. Bu büyük bir çelişkidir. Çünkü işçilerin yarattığı tüm zenginlik bir avuç asalağın elinde toplanıyor. Gerçekte işçilerin patronlara değil, patronların işçilere ihtiyacı vardır. Fakat işçiler kendi yarattıkları zenginliklerin, patronlar tarafından nasıl sömürüldüklerinin tam olarak farkında değiller. Biz çok çalışıyoruz, hayatın her alanında üretiyoruz. Sorunlarımızın nedeni az çalışmamız değil kendimiz için, toplum için çalışmamamızdır. Demek istediğim biz ne zaman kendi sınıfımız için çalışmaya yani örgütlenmeye ve mücadele etmeye başlarsak o zaman gerçek anlamıyla yaşadığımızı hissedebiliriz. Çünkü içinde yaşadığımız toplumun esenliği için bir şeyler yapmış oluruz. Gençlerin ve tüm insanlığın özgürlük dolu günleri, özlediğimiz günler, bu çabaların sonucunda, sınıflar ortadan kalktığında, işçi sınıfı yeryüzü cennetini kurduğunda gelecektir.
- Nasırlı Ellerin Yumruğu Bugün!
- Kariyer Gelişim Masallarıyla Geleceği Çalınan Gençler
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- “Yarın Ölmek Dün Ölmekten Daha Saçma”
- Okuyan Bir İşçi Soruyor
- Uyanmak İstiyoruz Güzel Bir Sabaha
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Fırtınalar Yaratan Kelebekler!
- Sömürü Çarklarında Kaybolan Genç Yaşamlar
- MESEM: “Genç Eller” Üretiyor, Patronlar Sömürüyor!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- “Aman Çocuğum Sağa Sola Bulaşma” mı?
- “Enflasyon Canavarı”nı Üzerimize Salan Kim?
- Bir İlmek de MESEM Çıraklarından
- KYK Yurtlarında Ölmek İstemiyoruz!
- Bu Düzeni Yıkmak Boynumuzun Borcu
Son Eklenenler
- Merhaba, ben Elazığ’dan Ankara’ya gelmiş genç bir işçi ve uidder.org takipçisiyim. Bir Elazığlı olarak Eti Krom AŞ işçilerinin mücadelesi karşısında duygularımı sizlerle paylaşmak istiyorum.
- Ekonomik yıkım, işsizlik, barınma sorunu, artan siyasi baskılar, din, dil, ırk, cins ayrımcılığı, savaşlar, göç sorunu, toplumsal ilişkilerin yozlaşması, iklim krizinin getirdiği aşırı sıcaklar, yangınlar, seller… Dünyanın neresine gidersek gidelim...
- İşçi ve emekçi kardeşlerim, bu satırları yazarken bile gözlerim doluyor, boğazım düğümleniyor. Daha birkaç gün öncesi çalıştığım fabrikada korkunç bir iş kazası oldu. Aynı bölümde çalıştığım bir arkadaşım ne yazık ki enjeksiyon kalıbının mapasının...
- Bu düzende tüm gerçekler baş aşağı edilip çarpıtılıyor, adeta gözümüze perde iniyor. Gerçekler bir sis perdesinin arkasına itiliyor, biz de olanı göremez hale geliyoruz. Kapitalist sistemin yarattığı sorunlara karşı durabilmemiz ancak gözümüzdeki...
- Fabrikalarda, işyerlerinde şans ve bahis oyunları oynayarak “kolay yoldan para kazanma” hayaline kapılan işçilerin sayısı giderek artıyor. “Bahis oyunlarıyla çok para kazananların” hikâyeleri kulaktan kulağa yayılsa da etrafımızda böyle işçileri...
- Elazığ/Alacakaya’da bulunan ve Yıldırımlar Holding bünyesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de çalışan maden işçilerinin 1 Temmuzda başlattığı iş bırakma eylemi şirketle yapılan anlaşma üzerine 16 Temmuzda sonlandırıldı.
- 31 Mart seçimleri sonrası onlarca belediye “tasarruf tedbirleri”, “borcumuz çok”, “işçilerin maaşını ödeyemiyoruz”, “seçim öncesi işe alınan işçiler” gibi bahanelerle işten atma saldırısına başladı. Belediye işçileri bu saldırılara boyun eğmeyerek...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve emekli örgütlerinin çağrısıyla 16 Temmuzda Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Bursa, Diyarbakır gibi büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte eylemler yapıldı.
- İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan sağlık emekçisi Merve Kınar, geçtiğimiz günlerde erkek kardeşi tarafından defalarca bıçaklanarak vahşice katledildi. Bunun üzerine 16 Temmuz Salı günü hastanenin başhekimliği...
- İran’da 1979’dan beri hüküm süren zalim molla rejimi can almaya devam ediyor. Molla rejimi son olarak 45 yaşında bir kadına, Şerife Muhammedi’ye (Sharifeh Mohammadi) idam cezası verdi. Şerife’nin 10 sene önce yasal bir sendikaya üye olması, sendikal...
Bizler çeşitli fabrikalarda çalışan sendikalı kadın işçileriz. Çalıştığımız işyerlerinde birbirine benzeyen birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bunlardan bir tanesi yıllık izinlerimiz. Bazı fabrikalarda işveren...
- Sokak ortasında yürürken elektrik kaçağından ölmek kaza olarak görülemez. Gencecik insanların ölmesinin nedeni kamu hizmetlerine insan, toplum odaklı değil kâr odaklı bakan, parayı insan canının önüne koyan kapitalist zihniyettir. Bu zihniyet...
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.