Buradasınız
Dayanışmayı büyütelim
Kartal’dan UİD-DER üyesi bir tekstil işçisi
Merhaba,
6 aydır tekstil sektöründe ortacı olarak çalışıyorum. Çalıştığım firma yaklaşık 40 işçinin çalıştığı bir yer. “Böylesi yaşamak değil” dedirten bir ortamda çalışarak isyan etmemek mümkün değil. Her gün en ufak bir haksızlıkta başımı alıp gitme isteğini durdurmak bile çok zor. Patronlar zaten patron olmaları gereği bizi sömürüyorlar. Asıl acı olan işçinin işçiyi ezmesi. İçimizdeki bu rekabeti ve birbirimizi ezme durumunu ortadan kaldırabilirsek o zaman dayanışmayı daha da büyütebiliriz.
Çalışan sayısı çok değil ama yine de işçiler arasında rekabet, birbirini şikâyet etme, yalakalık ve hiyerarşi var. Örneğin hata yaptığımızda birbirimize yardımcı olup uyarmak yerine, hemen şefe şikâyet ediliyoruz. Hâlbuki olması gereken işçi sınıfına yakışır bir dayanışma bilinciyle hareket etmektir. Tabi ki işçilerin bu durumda olmasının nedeni kendileri değil. Patron, şefler aracılığıyla işçileri birbirine karşı kırdırıyor. Mesela, fazla iş yapmadığı halde, sırf şefe yakın olduğu için veya yalakalık yaptığı için bazılarına daha fazla ücret veriyor. Bir de diğer işçiler arasında da ücretlere yapılan zam farklı farklı oluyor. Ücretlerdeki bu dengesizlik sayesinde rekabet körükleniyor, paylaşımcılık ve dayanışma duygusu yok ediliyor.
Çalıştığım yerde de tekstil sektörünün genelinde olduğu gibi çokça mesai yapılıyor. Ancak bu mesailerde de yine haksızlığa uğruyoruz. Mesaiye kalmak isteyip istemediğimiz sorulmadığı gibi, örneğin derneğimizdeki faaliyetlere katılmak için mesaiye kalmak istemediğimizde problem oluyor. Üstüne üstlük mesai ücretlerimiz de kesintiye uğruyor. Her mesai kalışımızda yemek ve çay molalarında geçen süre mesai ücretine dâhil edilmiyor. Bu uygulamaya karşı çıktığımızdaysa yan tarafımızdaki tekstil atölyesinde mesai ücreti dahi ödenmediği söylenerek buna da şükretmemiz isteniyor. Artan sömürünün göstergesi olan mesailerin bir işlevi de böylece ortaya çıkıyor, işçinin örgütlenmesini engellemek!
Bu yüzden bütün bu yaşadıklarımdan çıkardığım sonuç örgütlü olmamız gerektiğidir. Haksızlıklara uğradığımızda durumumuzun hiç de ümitsiz olmadığını ve hep birlikte haksızlıklara karşı çıkarak dayanışmayı yaratabileceğimizi düşünüyorum. Açıkçası yaşadıklarım şu sözün ne kadar doğru olduğunu gösteriyor: ÖRGÜTLÜYSEK HER ŞEYİZ, ÖRGÜTSÜZSEK HİÇBİR ŞEY!
Yeni bir yıl, yeni bir mücadele yılı
UİD-DER futbol ligi başladı!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...
- Gebze’de bulunan Grid Solutions ve Schneider Elektrik, İstanbul’da bulunan Hitachi Energy ve Bursa’da bulunan Arıtaş Kriyojenik fabrikaları için Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında yürütülen toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamaması...
- Gün geçmiyor ki her gün bir öncekine rahmet okutacak, canımızı yakan bir olay olmasın. Sistemin iyice çürümesi ve tarifsiz bir bataklığa dönmesiyle birlikte, bu çürümüşlük toplumda derin yaralar açıyor. Bunun sonuçlarından bir yenisi de İzmir’de...
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...
- Bugün 18 Kasım. Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yer tutan Netaş Grevinin yıldönümü… Netaş işçileri, 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin baskı koşullarında bile işçilerin örgütlülüğünün patronları alt edebilecek güçte olduğunu...
- UİD-DER, grevlerinin 81. gününde MKB Rondo işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” pankartı ile grev yerine yürüyen işçiler; “MKB İşçisi Yalnız Değildir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”...
- Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ilk olarak 2001 yılında gündeme getirildi ancak AKP iktidarı 2018’de işçilerin iradelerinin dışında bu sistemi zorunlu hale getirdi. 2018 yılından beridir işçilerin maaşlarından her ay bu kandırmacaya para...