Buradasınız
Dilovası’nda İş Kazası: Bir Tankta Boğulurken!
Pendik’ten bir işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
İş kazası haberleri gelmeye devam ediyor. Duyduğumuz her iş kazası haberi yürüttüğümüz kampanyanın anlamını ve önemi bir kez daha ortaya koyarken, patronlara olan öfkemizi daha da arttırmaktadır. Bu iş kazası haberlerinden biri de bir dönem aynı fabrikada çalıştığım, uzun bir dönem de direniş çadırında kaldığım arkadaşımın başına gelen kazaydı. Arkadaşım Dilovası’nda forklift operatörü olarak kimyasal malzemeler üreten bir fabrikada işe başlamıştı. Kazanın gerçekleştiği gün vardiya amiri arkadaşımdan kendi işi olmamasına ve bu konuda hiçbir eğitim almamasına rağmen kimyasal malzemelerin üretildiği kazanların temizliğine yardım etmesini istiyor. Arkadaşım yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Normalde bu işten sorumlu bir arkadaşımız var ama izinde. Ben de deneme süresinde olduğum ve işe ihtiyacım olduğu için vardiya amirinin söylediği işi yapmak zorunda kaldım. Birlikte çalıştığımız başka bir işçi arkadaşımla tankı temizlemek için tankın içine girdik. Biz içerideyken dışarıda biri beklesin bari dedik ama nafile. İşe başlamamızın üzerinden çok zaman geçmedi ki içerisi diğer kazanlardan sızan 80 derecenin üzerinde buhar ile dolmaya başladı. Paniğe kapıldık. Tankın içinden çıkmaya çabalıyoruz ama ne mümkün. İçerisi buharın etkisi ile göz gözü görmüyor. Diğer arkadaşım bir yolunu bulup dışarı çıkmayı başardı. Ben ise nefes alamıyorum. Nefes aldığım an sıcağın etkisiyle boğazımın yandığını hissediyorum. Yüzümün yanmasına engel olmak ve biraz da olsa nefes alabilmek için montumu kafama kapatıyorum. Ama o an ellerimim üzerindeki derilerin eridiğini gördüm. Kendimden geçmişim. Birkaç dakika sonra kendime geldim. Çocuğumu ve eşimi düşündüm. Burada ölürsem çocuğuma kim bakacak? Bu düşünce beynimde dolaşıp durdu. Bu yüzden ne pahasına olursa olsun buradan çıkmalıyım diye düşündüm. Tarifsiz acılarla, ellerim yüzüm yana yana kendimi tankın dışına atmayı başardım. Bir gün yoğun bakımda kaldım. Yüzümde ve ellerimde 3. dereceden yanıklar oluştu. Tedavi esnasında günlerce ellerime yüzüme bakamadım. Şimdi de psikolojik tedavi görüyorum. İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı!”
Arkadaşımızın ellerini kullanabilmesi için tedavisi halen devam ediyor. Yanmaz bir eldiven, yanmaz bir elbise kaç tane işçinin hayatına bedel olabilir? Kaç para babasız, annesiz büyüyen bir çocuğun acılarını hafifletebilir? Patronlar, İş güvenliği önlemlerine maliyet gözüyle bakıyorlar. Bunun sonucunda ise milyonlarca işçi ve aileleri bu tarifsiz acıları yaşıyor. Bu acıları dindirmenin tek bir yolu var. O da işçi sınıfının örgütlü gücü altında birleşmek.
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
Son Eklenenler
- Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur,...
- Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen 16 Şubatta ikinci kez gözaltına alındıktan sonra 17 Şubatta savcılık tarafından ifadesi alınmadan, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı. Türkmen’...
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.