Buradasınız
Düğün Arabasından, Çöp Kamyonundan, Anne Karnından Kıdem Dayanışması
Gebze’den bir kadın işçi
Haklarına sahip çıkan örgütlü işçiler olarak, “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyelim” kampanyamızı İzmitli işçi ve emekçilere taşıdık. İmza föylerimizi, dövizlerimizi daha yeni elimize almıştık ki, hemen yanımıza gelip kampanyamıza destek olmak isteyen işçilerle sohbet etme şansı bulduk. Gün içinde birçok olayla karşılaştık. Ama sizlere özellikle bahsetmek istediğim birkaç olay var.
İlki, yeni evlenen bir çiftin gelin arabasıyla önümüzden geçerken gösterdiği duyarlı tutumdu. Gelin arabasında gelinliği-damatlığıyla, sevdikleriyle güle oynaya geçen çift önümüzde durdu. Arabadan sarkıp imza kampanyamıza destek oldular. Uzaktan bizi görüp durduklarına göre belki onların da kıdem tazminatıyla ilgili canları yanmıştı kim bilir? Ama o anda gelip geçen insanlara çok güzel bir örnek oluşturdular.
İkincisi, çöp kamyonuyla önümüzden geçen işçilerin kampanyamıza desteğiydi. Onlar da bizi görüp durdular. Hemen bir İşçi Dayanışması bülteni aldılar. İmzalarını attılar. Kısa bir sohbetin ardından bizlere “kolay gelsin” diyerek mesaiye devam ettiler.
Üçüncüsü, karnı burnunda bir anne adayı ile eşinin duyarlılığıydı. Buz gibi havada kol kola önümüzden geçen bu çift, meğer doğum için hastaneye gidiyormuş. Kampanyamızı anlatır anlatmaz durup hemen imza attılar. Anne olmasına saatler kalan kadın, hızlı hızlı nefes alıp veriyor ve eşine “sen benim adımı da yaz” diyordu. İmza atıp bir an önce hastaneye yetişebilmek için acele ederken hepimize tek tek “kolay gelsin” demeyi de ihmal etmediler. Bu telaşlarının ortasında broşürümüzü de alıp uzaklaştılar. Göremediğimiz o bebek şimdi dünyaya gelmiştir. Hoş geldi sefa geldi minik kardeşimiz. Adı ne olursa olsun, işçi sınıfının bir evladı olarak, safını bilip daha iyi bir dünya için verilen mücadeleye katılacağından eminiz.
Dördüncüsü de, yine evli bir çiftin dayanışmasına bir örnekti. Bu sefer durum biraz farklıydı. Erkek olan, “ben işçiyim, elbette imza atarım, ama eşim ev hanımı onun imzasına gerek yok” deyip imzasını attı. Ama eşi bir hışımla kocasının önüne geçip: “Görüyor musunuz? Ev hanımıyım diye bana hakaret ediyor. Bunu lütfen yazın” deyip imzasını attı. Eşini de bir güzel payladı. Haklıydı, kıdem tazminatlarının gasp edilmesinin hepimizi ilgilendirdiğini biliyordu.
O gün ne kadar acelesi, telaşı olursa olsun insanların duyarlı yaklaşımı çok sevindiriciydi. Kimi insanlar, işçilerin duyarsız olduğunu, her saldırıyı hak ettiklerini söyleyerek hayıflanır. Ancak görüyoruz ki kimi olumsuz örnekler olsa da bizler doğru bir iş yapıyoruz. İnsanları bilinçlendirip haklarının ellerinden alınmasına karşı nasıl mücadele edebileceklerini anlatıyoruz. Yağmur-kar demeden tüm çabamızı ortaya koyuyoruz ve tüm işçileri, kıdem tazminatının gasp edilmesine karşı kampanyamıza güç vermeye çağırıyoruz.
Gebze’den bir kadın işçi
ANI
Hakkını Ara!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Kıdem Tazminatı Hakkımız Egemenlerin Ağzını Sulandırıyor
- “Olmaz Öyle Şey”
- Sendika Biziz!
- Engel Olduk, Yine Olabiliriz!
- Su Uyur Düşman Uyumaz
- Kötü Gün Dostu Kıdem
- Patronların Oyununa Kanmamak İçin UİD-DER’e
- Kıdem Tazminatı Bize Mirastır
- Sağlıklı ve Güvenli Çalışma İçin Kıdem Tazminatına Sahip Çık
- Kıdemden Elinizi Çekin!
- Kıdem Tazminatı Sınıfımızın Bize Mirasıdır
- Kıdem Tazminatımızın Patronların Cebine Girmesine İzin Vermeyeceğiz!
- Gebze Sendikalar Birliği: Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!
- Kıdem Tazminatı Maliyet Değil Haktır!
- İçimiz Isınır mı?
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyelim
- Burjuva Medyanın Dezenformasyonlarına Kanmayalım!
- Kıdem Tazminatı: Yalanlar ve Gerçekler!
Son Eklenenler
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...
- Adnan Yücel, Yeryüzü Aşkın Yüzü Oluncaya Dek şiirinde “saraylar, saltanatlar çöker, kan susar bir gün, zulüm biter” der. Yeryüzünde “aşkın” yani özgürlüğün, barışın, mutluluğun hâkim olacağı günler için ve o günlere kadar mücadelenin devam edeceğini...
- Bugün dünyanın pek çok yerinde savaş naraları yankılanıyor. Filistin, Ukrayna, Suriye, Lübnan, Yemen ve daha birçok ülkede emperyalist savaşların getirdiği yıkımlara, acılara, ölümlere tanık oluyoruz. Şimdilik televizyon ekranlarında, gazetelerde...
- Portekizli yazar Jose Saramago “Körlük” romanında toplumsal körlüğü, bu kitabın devamı olan “Görmek” romanında ise ezilenler gerçekleri görmeye başladıklarında neler olduğunu anlatır. “Körlük” romanı 1933-1974 yılları arasında Portekiz’de hüküm...