Buradasınız
İçimiz Isınır mı?
Bağcılar’dan bir işçi
Kıdem tazminatına devlet güvencesi geliyor! Bir gün çalışan işçi dahi kıdem tazminatı alacak! Kıdem tazminatında devrim! Gündemdeki yerini işte bu “müjdelerle” aldı kıdem tazminatıyla ilgili yeni tasarı. Biz işçiler de epey zamandır bu müjdeli haberi bekliyorduk. Bu korona denen “illet” milyonlarca işçiyi işsiz bırakırken patronlara milyarları akıtarak kıyak geçen hükümet, şimdi sıra işçilerde diyerek herhalde biz işçilere kıyak yapmak istiyor. Korona korkutmacısının hâlâ devam ettiği şu günlere kıdem tazminatı reformunun denk getirilmesinin biz işçiler açısından, ne kadar önemli olduğunu söylememe gerek yok! Kıdem tazminatının biz işçiler lehine nasıl reforme edildiğine bir daha bakalım. Belki de içimiz ısınır!
Genel olarak konuşulan tasarıya göre, 30 gün olan kıdem tazminatının 11 günü hükümetin oluşturduğu fona aktarılacak. Geri kalan 19 günlük kısım ise aynen devam edecek. Böylece kıdem tazminatımızın 11 günü devlet garantisi altına girecek. Geri kalan kısmı ise güvencesiz olarak devam edecek. Peki, güvenceye kavuşan kısmını işçiler olarak ne zaman ve nasıl alacağız? Emekli olunca yüzde 25’ini alacağız. Tabi bunu da öyle kolayına alamayacağız. Bunun için birkaç ufak koşul var. Birinci koşul ölmemek. Yani ölmez de sağ kalırsan alırsın. İkinci koşul varsayalım ki ölmedin ev veya araba almak gibi bir mazeretin varsa bunu da ancak öyle alabilirsin. Fonda kalan kısmını da hükümetimiz bakın ne güzel düşünmüş. Kıdem tazminatımız, toplu olarak alıp çarçur etmeyelim diye emekli aylıklarına eklenerek ödenecek. İşte bunun adına da “tamamlayıcı emeklilik sistemi” diyorlar. Yani düşük olan emekli maaşlarımızın üstünü tamamlıyor. Zaten bizim olan parayla tamamlıyor ama olsun!
Yalnız 19 günlük kıdem tazminatımız güvencesiz tarafta kaldı. Onun da bir çaresine bakarlar herhalde. “Şu 11 güne bir devlet güvencesi getirelim, geri kalanını da tez zamanda güvence altına alırız” diye düşünüyorlar herhalde. Bu işler bir anda olmaz zaten. Gıdım gıdım, parça parça olur.
Şimdi içimiz ısınsın diye konuşulan kıdem tazminatı yasasına bir daha baktığımda kendi kendime şu soruyu sordum: Bu yasa geçerse ömrümüz boyunca kıdem tazminatı alabilecek miyiz? Hayır. Yalanlarla süsleyerek ballandıra ballandıra anlattıkları bu yasa aslında işçilerin kıdem tazminatını tamamen ortadan kaldırıyor. Mevcut sistemde milyonlarca işçi tazminat alamıyor ve bu yüzden böyle bir düzenleme yapıyoruz diyenler, tazminatsız işçi atan patronlara hiçbir yaptırım uygulamıyor. Dava açarak hakkını arayan işçilerse yıllarca mahkemelerde süründürülüyor. Yasa geçerse kıdem tazminatı alabilenler de artık alamayacak. Dertleri bütün işçilerin kıdem tazminatı almasını sağlamak değil, tersine bütün işçileri tazminatsız bırakmaktır.
Kardeşler, kıdem tazminatı gaspına karşı çıkmayalım, hep birlikte ses çıkarmayalım diye, eski işçi yeni işçi, sendikalı sendikasız, kamu sektörü özel sektör diye bizi bölmeye, gücümüzü zayıflatmaya çalışıyorlar. Patronların bu yalanlarına kanmadan hep birlikte kıdem tazminatımızın elimizden alınmasına karşı çıkalım ve hayır diyelim. Unutmayalım ki, kıdem tazminatı bizim ve çocuklarımızın geleceğidir. Çocuklarımızın gelecekteki hakları bugün vereceğimiz mücadeleye bağlıdır. Kıdem tazminatı hakkını anne babalarımız nasıl mücadele ederek kazanıp, koruyup bize emanet etmişlerse şimdi bu hakkımızı koruma sırası bizdedir. İşçi birlik olursa onun önünde hiçbir güç duramaz.
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Kıdem Tazminatı Hakkımız Egemenlerin Ağzını Sulandırıyor
- “Olmaz Öyle Şey”
- Sendika Biziz!
- Engel Olduk, Yine Olabiliriz!
- Su Uyur Düşman Uyumaz
- Kötü Gün Dostu Kıdem
- Patronların Oyununa Kanmamak İçin UİD-DER’e
- Kıdem Tazminatı Bize Mirastır
- Sağlıklı ve Güvenli Çalışma İçin Kıdem Tazminatına Sahip Çık
- Kıdemden Elinizi Çekin!
- Kıdem Tazminatı Sınıfımızın Bize Mirasıdır
- Kıdem Tazminatımızın Patronların Cebine Girmesine İzin Vermeyeceğiz!
- Gebze Sendikalar Birliği: Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!
- Kıdem Tazminatı Maliyet Değil Haktır!
- İçimiz Isınır mı?
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyelim
- Burjuva Medyanın Dezenformasyonlarına Kanmayalım!
- Kıdem Tazminatı: Yalanlar ve Gerçekler!
Son Eklenenler
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı yasa kural tanımadan işçilerin haklarını gasp ediyor. Bu saldırılara işçilerin cevabı ise mücadele etmek, boyun eğmemek oluyor. 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta Manisa Turgutlu’da yürüyüş ve basın...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER’in, “Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” şiarıyla düzenlediği etkinlikler dizisi İstanbul Avrupa Yakası ve Mersin’deki etkinliklerle son buldu.
- Kocaeli İSİG Meclisi ve Eğitim-Sen 1 No’lu Şube, MESEM aracılığıyla öğrencilerin sermaye için çocuk işçi yapılmasına karşı 16 Martta basın açıklaması düzenledi.
- Patronlar iş barışını “patronla işçi arasında uyum, saygı ve güven ortamı” olarak tanımlıyorlar. Peki, patronun işçiyi sömürmesi üzerine kurulu bir sistemde saygıdan, barıştan söz edebilir miyiz? İş barışı söylemini dillerinden düşürmeyen patronlar...
- Malum, Şubat ayını geride bırakıp baharın gelişini müjdeleyen Mart ayına girdik. Fakat içimiz bahar sevinciyle dolmak bir yana daha da kararıyor. Ama bunun tek nedeni hava değil. Atalarımız “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” demişler....
- Ücretlerimizin yükseltilmesini talep ettiğimiz her dönemde, biz işçilere “açgözlü”, “nankör” yaftası yapıştırılır. İktidar sahiplerinden tutun da, daha fazla kâr etmek için hayatlarımızı cehenneme çeviren patronlara kadar sermaye sınıfının zihniyeti...
- İşçilerin pek çok sektörde hak gasplarına karşı verdikleri mücadeleler sürüyor. Antep’te bulunan Sayın Tekstil fabrikasında 200’ü aşkın işçinin ek zam talebiyle 9 Martta başlattığı iş bırakma eylemi devam ediyor. 14 Martta sendikaları BİRTEK-SEN’le...
- Toplumun ezenler ve ezilenler olarak ikiye bölündüğü bir sistemde gerçek adalet ve barış olamaz. Ama gerçek adaleti ve barışı isteyenler olur ve onlar ezilen sınıflardır, kadın erkek işçiler ve emekçilerdir. Dünden bugüne Fransa’dan Türkiye’ye...
- Hepimizin bildiği üzere kısa bir süre önce 2023-2025 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi grev aşamasında son buldu. Birden çok fabrikada MESS’e bağlı olsun veya olmasın hareketli süreçler yaşandı. Çünkü alınacak ücret başka fabrikadaki işçilerin alacağı...
- Pek çok işçi kardeşimiz grev ve direnişlerde “biz ekmeğimizin peşindeyiz” derler. Bununla ekmeklerini korumak dışında bir amaçları olmadığını anlatmaya çalışırlar. Fakat kısa zamanda ekmeklerini koruyabilmek için sendikaya üye olma, grev, gösteri,...
- TÜİK’e göre Türkiye’de göreli yoksullaşma da azalıyormuş! Ülkedeki ortalama gelirin yüzde 50’si yoksulluk sınırı olarak kabul edildiğinde 2013 yılında göreli yoksulluk oranı yüzde 15 iken 2023 yılında yüzde 13,9’a düşmüş. Pek çok uzman Cumhuriyet...
- Erzincan İliç’te bulunan siyanürlü altın madeninde meydana gelen faciada 9 madenci kardeşimiz hâlâ göçük altında. Siyanürlü liç yığınının çökmesinin ardından siyanürün yanı sıra çeşitli ağır metaller de suya ve toprağa karıştı. Madenin sahibi yerli-...
- Çalıştığım işyerinde Tuncay isimli bir arkadaşımız var. Tuncay eşinden ayrılmış, çok şeker bir oğlu var, hayatta belki de tek tutunacağı dal o kalmış. Gözlerinde “şişe dibi” diye tabir edilen bir gözlük, ayağının biri topal, iki kulağında da işitme...