Buradasınız
Dünya İşçi Sınıfı Sömürüye, Baskı ve Yoksulluğa Karşı Meydanlarda!
İran’da emekçilerin zalim molla rejimine karşı başlattığı direniş altıncı haftasına girdi. İngiltere işçi sınıfı hayat pahalılığına, büyüyen eşitsizliğe, kitlesel işten atma tehditlerine karşı “Artık Yeter!” diyor. Almanya’da on binlerce kişi yükselen enerji fiyatlarını ve hayat pahalılığını protesto etmek için meydanlara çıktı. Fransa'da Genel İşçi Konfederasyonu CGT üyesi rafineri işçilerinin haftalardır süren mücadelesini yasaklarla engellemek isteyen Macron hükümetine tepkiler artıyor.
İran’da emekçi isyanı içeride grevlerle dışarıda dayanışmayla büyüyor
İran’da emekçilerin zalim molla rejimine karşı başlattığı direniş altıncı haftasına girdi. Emekçilerin isyanı pek çok şehirde eylemlerle, işçi grevleriyle, ön saflarda yer alan emekçi kadınların ve öğrencilerin direnişiyle devam ediyor. Çeşitli ülkelerde de İranlı emekçilerle dayanışma eylemleri düzenleniyor. İran’dan göç etmiş olanlar eylemlere kitlesel olarak katılıyor ve molla rejiminin zorbalığını protesto ediyorlar. 22 Ekimde, Avrupa’nın diğer ülkelerinden ve Almanya’nın çeşitli kentlerinden emekçilerin katılımıyla Berlin’de gerçekleşen 100 bin kişilik protesto, şu ana kadar yapılan en kitlesel dayanışma eylemlerinden biri oldu. Berlin Zafer Sütunu önünde başlayan yürüyüşte “Kadın, Yaşam, Özgürlük” sloganı yankılandı. Aynı gün Washington’da, Los Angeles’ta, Kanada kenti Toronto’da ve birçok şehirde binlerce insan bir araya gelerek İranlı emekçilerle dayanışma eylemleri gerçekleştirdi.
12 binden fazla insanın gözaltına alındığı, yaklaşık 250 kişinin katledildiği İran’daki eylemlerde emekçi kadınlar, erkekler, genç işçiler ve öğrenciler zalim molla rejimine meydan okumaya devam ediyor. Ülkenin her köşesinde isyan bayrağını dalgalandıran İranlı emekçiler, doğrudan rejimi hedef alan eylem ve taleplerle mücadelelerini büyütüyorlar. Üniversite ve liselerde öğrenciler dersleri boykot edip okullarını direniş alanına çevirirken pek çok şehirde esnaf dükkânlarını kapatarak rejim karşıtı eylemlerde yerini alıyor. Petrokimyadan metale birçok sektörde işçiler iş durdurarak, fabrika önlerinde protestolar düzenliyor, genel grev çağrılarını yükselterek İran’daki isyanı bir adım öteye taşıyorlar.
İran ekonomisinin kalbi konumundaki petrokimya sektöründe başlayan grevleri, işçi mücadelesinin güçlü merkezlerinden biri olan Haft Tapeh şeker fabrikası işçilerinin grevi takip etmişti. İsyan halkasını her geçen gün farklı sektörlerden yeni fabrikaların katılımıyla genişleten İran işçi sınıfı, korku duvarlarını yıkarak İranlı egemenlerin uykularını kaçırıyor. Protestoların ivme kazandığı 22 Ekimde Tebriz’de bulunan Aidin çikolata fabrikasındaki işçiler de greve çıkarak fabrika önünde kitlesel bir gösteri düzenlediler. Grev hareketine kamyon şoförleri ve ardından öğretmenler de katıldı, öğretmenler 23-25 Ekimde greve çıktı.
İşçi grevleri büyüdükçe, İran’ın cesur emekçi kadınlarının ve gençlerinin başını çektiği protestolar yayıldıkça korkusu artan molla rejimi baskıyı ve şiddeti arttırıyor; katliamlarla, gözaltılarla grevleri ve isyanı bastırmaya çalışıyor. Ancak rejimin baskı ve zulmü karşısında İranlı emekçilerin mücadelesi içeride grev ve direnişlerle, dışarıda uluslararası dayanışma ve destekle büyüyor.
İngiltere
İngiltere’de resmi enflasyon yüzde 10,1 ile çift hanelere çıkarak 40 yılın rekorunu tazeledi. Enflasyonun bile altında kalan zam teklifleri işçilerin öfkesini arttırıyor, yaz aylarından bu yana süren grev dalgası büyüyor. Hayat pahalılığına, büyüyen eşitsizliğe, kitlesel işten atma tehditlerine karşı “Artık Yeter!” diyen İngiltere işçi sınıfı, grev yazını grev kışına çeviriyor.
Demiryolu şirketi Network Rail ile görüşmelerini sürdüren RMT sendikası enflasyonun altında kalan yüzde 8’lik zam teklifine karşı Kasım ayında yeniden greve gideceklerini duyurdu. On binlerce demiryolu işçisi yaz ayları boyunca gerçekleştirdikleri tarihi grevlerle İngiltere’de işçi sınıfı hareketinin yükselişinde başı çekmiş, farklı sektörlerden işçilere de cesaret ve ilham vermişti. Demiryolu işçileri Kasım ayında yeniden greve çıkacaklar, haksızlıklara karşı mücadeleden vazgeçmeyeceklerini bir kez daha gösterecekler.
Yaz ayları boyunca aralıklarla iş durduran on binlerce iletişim işçisi de 24 Ekimde greve gitti. Britanya Telekom ve Openreach şirketlerinde çalışan, İletişim İşçileri Sendikası CWU’da örgütlü 40 binin üzerinde işçi kötüleşen çalışma koşullarına, işçi haklarına yönelik saldırılara ve düşük ücretlere karşı mücadele etmeye devam ediyor. İngiltere genelinde yaklaşık 320 bin sağlık işçisi ve 70 binin üzerinde eğitim emekçisi de greve hazırlanıyor. Çeşitli sendikalarda örgütlü sağlık işçileri, yüzde 4’lük zam dayatmasına karşı harekete geçiyorlar.
İngiltere’de işyerleri grev alanı olurken sokaklar da direniş alanına dönüyor. Hayat pahalılığına ve işçi sınıfının büyüyen sorunlarına karşı Halklar Meclisinin (the People’s Assembly) çağrısıyla işçiler, sendikalar ve çeşitli kitle örgütleri 5 Kasımda düzenlenecek büyük bir yürüyüşe hazırlanıyorlar. Çağrı sloganı “Grev, Protesto, Direniş” olan protestonun taleplerine başbakan Liz Truss’un istifasının ardından “Genel Seçim Şimdi” talebi de eklendi. İşçi haklarına yönelik saldırı planlarıyla, militan sendikacılığı bitirme vaadiyle başbakanlık koltuğuna oturan Truss, İngiltere tarihinde en kısa süre görevde kalan başbakan oldu. Görevde olduğu süre boyunca işçi ve emekçi düşmanı politikaları hayata geçirmeye çalışmasıyla emekçi kitlelerin tepkisini topladı. Muhafazakâr Parti hükümeti siyasi bir krizle sarsılırken, işçi ve emekçiler kaderlerini patronlar sınıfının eline bırakmak niyetinde değil! İngiltere işçi sınıfı, grev dalgasıyla, işyerlerinde yükselttiği mücadeleyle, kitlesel protestolarla kendi yolunu çiziyor.
Almanya
Almanya’da on binlerce kişi yükselen enerji fiyatlarını ve hayat pahalılığını protesto etmek için meydanlara çıktı. 22 Ekimde Almanya’nın 6 şehrinde bir araya gelen on binler enflasyona, hayat pahalılığına ve haksız savaşlara “Artık Yeter” dedi. Birleşik Hizmet Sendikası Ver.di ve Eğitim ve Bilim Sendikası GEW sendikalarının yanı sıra çeşitli emek ve çevre örgütleri de eylemlerde yerini aldı.
Berlin, Duesseldorf, Hannover, Stuttgart, Dresden ve Frankfurt’ta bir araya gelen kitleler “Fiyatlar Düşürülsün, Ücretler Arttırılsın”, “Krize Karşı Dayanışma” sloganlarını haykırdı. Yüzde 10,9 ile son 25 yılın en yüksek enflasyon oranına ulaşan Almanya’da işçi ve emekçiler hükümetin açıkladığı “yardım paketine” tepki gösterdi. Şirketlerin yükünü hafifleten paketlerle krizin yükünü işçilerin sırtına yıkan hükümetin ekonomi politikalarını protesto eden sendikalar, kiraların dondurulmasını, enerji fiyatlarına üst sınır getirilmesini, zenginlerden daha fazla vergi alınmasını, askeri harcamalara ayrılan milyarlarca avroluk fonların iptal edilmesini talep etti. Önümüzdeki haftalarda da eylemlere devam edilecek.
Fransa
Tüm dünyada artan hayat pahalılığı Fransa’da da kendini daha fazla hissettiriyor. Genel İşçi Konfederasyonu CGT üyesi rafineri işçilerinin haftalardır süren mücadelesini yasaklarla engellemek isteyen Macron hükümetine tepkiler artıyor. Pek çok sektörden işçi, grev yasaklarına karşı başta Paris olmak üzere birçok kentte kitlesel eylemlerle dayanışmayı ve mücadeleyi büyütüyor.
16 Ekimde Paris’te 140 bini aşkın işçi ve emekçi meydanlarda buluştu. Macron hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı bir araya gelen işçiler “Rafineri İşçilerine Tam Destek”, “Biz de TotalEnergies’in CEO’su Gibi Yüzde 52 Maaş Artışı İstiyoruz” yazılı pankartlar taşıdı. 18 Ekimde rafineri ve nükleer santral işçilerinin yanı sıra sağlık, ulaşım ve eğitim işçileri de bir günlük greve çıktı. Meydanlar yine on binlerce işçinin sloganlarıyla yankılandı. Yapılan konuşmalarda patronların devasa kârlar elde etmelerine rağmen, kriz bahanesiyle işçilerin taleplerini kabul etmemelerine tepki gösterildi. Ücretlerin en az enflasyon oranında arttırılması ve grev hakkının güvence altına alınması talep edildi. CGT, 27 Ekim ve 10 Kasım için ülke genelinde bir kez daha genel grev çağrısı yaptı. İşçiler hayat pahalılığına karşı haklarını korumakta kararlı olduklarını dile getirerek mücadeleyi sürdüreceklerini belirtiyorlar.
Ayrıca İspanya, Yunanistan, Belçika, İtalya, Macaristan, Arjantin gibi sayısız ülkedeişçiler sıklaşan aralıklarla meydanlara iniyor. Kabaran faturalara, artan hayat pahalılığına, eriyen ücretlere, kötü çalışma koşullarına karşı taleplerini haykırmaya devam ediyorlar. Hükümetlerin yoksullaştırma politikalarına öfke duyan emekçiler, önümüzdeki aylarda kent meydanlarını daha fazla eylem alanına dönüştürmeye hazırlanıyor!
- Güney Kore’de Devlet Başkanı Görevinden Uzaklaştırıldı, Mücadele Devam Ediyor
- Güney Kore’de Devlet Başkanına Karşı Protestolar Devam Ediyor
- Almanya’da Volkswagen İşçileri Grevde
- Dünya İşçi Sınıfı İşyerlerinde, Meydanlarda Mücadeleyi Büyütüyor!
- İngiltere’de İşçi ve Öğrenci ‘Filistin için İşyeri Eylem Günü’nde Birleşti
- İspanya’da On Binlerce Emekçi Artan Kira Fiyatlarını Protesto Etti
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Yunanistan’da Kitlesel Genel Grev
- Fransa’da Demiryolu İşçileri İş Bıraktı
- Gürcistan’da Binlerce Maden İşçisi İşsiz Bırakıldı
- İspanya’da Emekçiler: Bizim Üzerimizde Çamur, Sizin Elinizde Kan Var!
- İngiltere’de On Binler Filistin Halkı İçin Yeniden Meydanlara Çıktı
- İspanya’da Sel Felaketinde Can Kaybı Yükseliyor
- Dünya İşçi Sınıfının Yoksulluğa, Hak Gasplarına ve Emperyalist Savaşa Karşı Mücadelesi Devam Ediyor!
- Yunanistan Liman İşçileri İsrail’e Silah Sevkiyatını Engelledi
- İtalya’da Ulaşım, Liman ve Otomotiv İşçileri Grev Yaptı
- İspanya’da Emekçiler Yüksek Kiralara Karşı Meydanlara Çıktı
- Avrupa İşçi Sınıfı Emperyalist Savaşı Protestoya Devam Ediyor
- Savaşın Birinci Yılında Dünya İşçi Sınıfı “Emperyalist Savaşa Hayır’ Diyor
- ABD’de Liman İşçilerinden Kitlesel Grev
- Zeytinyağı, Margarin, Süt Tozu
- Toplumsal Sorunların Bireysel Çözümü Mümkün mü?
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
- Her Şeyi Paraya Bağlayanlar Kim?
- Devlet Bütçesi Kimin Bütçesi?
- İşçilerin Tek Çıkış Yolu Birlik, Dayanışma ve Mücadeledir!
- İşçi Dayanışması 200. Sayı Çıktı!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Kapatılan Ocakların Susmayan Bandosu
- Umut Sende Bende Bizde...
- “Ne Olacak Bu Memleketin Hali?”
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Ülkeyi Şirket Gibi Yönetmek…
- İşçilerin Birliği ve Dayanışması Güçlendikçe Umut da Büyür!
- İşçi Dayanışması 199. Sayı Çıktı!
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Özgür Olmak Demek…
- Hangisi Daha Zor?
- Olur Kardeşim Olur!
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...