Buradasınız
Ev Kiraları Yüzünden Okumak İşkence Oldu
Karabük’ten işçi-öğrenciler
Selam dostlar. Üniversite kayıtlarının yapıldığı, yeni eğitim-öğretim yılının başladığı bir dönemde sizlere üniversite okumaya çalışan işçi çocuklarının kiralarla olan problemini anlatmak istiyoruz. Bizler Karabük’te üniversite okumaya çalışan işçi-öğrencileriz. “Okumaya çalışan” diyoruz çünkü artık okumak her babayiğidin harcı değil. Biz kendimize işçi-öğrenci diyoruz, çünkü işçi sınıfının evlatları olduğumuzu biliyoruz.
Karabük Üniversitesi son birkaç yıldır öğrenci sayısı hızla artan bir üniversite. Geçen yıl 25 bin civarı öğrencisi olan üniversiteye bu yıl 12 bin yeni öğrenci alındı. Şehrin altyapısı en temel ihtiyaçlardan biri olan barınma ihtiyacının karşılanmasına yetmiyor. Öğrencileri sadece para olarak gören devlet yetkilileri ve mülk sahipleri, ceplerini doldurmaya odaklanmış durumdalar. Onlar için öğrenci demek, yurt, pansiyon, kiralık ev, oda müşterisi demek. Taksi, şehirlerarası otobüs, şehir hatlarında çalışan dolmuş veya özel belediye otobüsü yolcusu demek. Market, pazar, çarşı, AVM, kırtasiye mağazalarının müşterisi demek. Harç parası, öğrenim kredisi, kredi kartı faizi demek.
Sonuç olarak bizler devlet üniversitesine giden öğrencileriz. Özel üniversiteye altımızda pahalı arabalarla giden, baştan aşağı lüks markalarla donanan, gelecek kaygısı gütmeyen, okusam da olur okumasam da diye rahat yaşayan insanlar değiliz. Evden her ay düzenli para gelmediği için inşaatlarda, restoranlarda, kafelerde üç kuruş paraya çalışan öğrencileriz. Alacağımız diplomanın en azından iş bulabilmemizde işe yarayabileceğini düşündüğümüz için çırpınıyoruz. Böyle bir durumda Karabük gibi bir şehirde bütçemize göre kiralık ev bulabilmek bizim için samanlıkta iğne aramaya dönmüş durumda. Çünkü ev fiyatları okula yakın yerlerde son birkaç yılda %200 artmış durumda. Bu durum çok ufak bir şehir olan Karabük’ün neredeyse her yeri için geçerli olmaya başladı. İşte bu şartlar altında okumak işkenceye döndü.
Bu sorunlar sadece bizim başımızın belâsı değil. Bunların diğer şehirlerde üniversite okuyan işçi-öğrencilerin de sorunları olduğunu biliyoruz. Çünkü yaşadığımız sistem her şeyi alınıp satılabilir bir metaya çevirmiş durumda. İnsan ihtiyaçları gözetilmeden sadece kâr ve daha fazla kâr elde etmeye odaklanmış burjuvaların bizlere reva gördüğü bir dünya bu. Buradan okuyan öğrenci arkadaşlara seslenmek istiyoruz: “Elimizden ne gelir?” diye düşünmeyin. Eğer birlik olup örgütlenirsek, parasız eğitim, parasız sağlık, parasız ulaşım gibi en temel insan ihtiyaçları olan haklarımızı söke söke alabiliriz. Örgütlü mücadelenin saflarını sıklaştırıp, insanca yaşayacağımız bir dünya kurmak için gelin beraberce mücadele edelim.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...