Buradasınız
Gece İşten Gelip Sabah Okula Gitmek
Tuzla’dan bir öğretmen
İşçilerin yoğunluklu yaşadığı bir bölgede çalışıyorum. Babaları tersanede, inşaatta, deride, tekstilde, çeşitli fabrikalarda işçi olup kendileri de çalışan öğrencilerim var. Bazen derste uykulu gözler, yorgun yüzler gördüğümde “acaba bu öğrencim okuldan sonra çalışıyor mu” diye önce kendi kendime sorup sonra öğrencime yöneltiyorum sorumu ve sıklıkla “evet” cevabı alıyorum. Bazı öğrencilerim okuldan sonra kafelerde, tekstil atölyelerinde, pazarda çalışıyor. Geçen gün nöbet tuttuğum katta yorgun görünen bir öğrencime takıldım: “Gençsin oğlum, niye Bezgin Bekir gibi dolanıyorsun? Biraz enerji!” dedim. Dedim ama bir dokundum bin ah işittim. Bu öğrencim okul çıkışı bir kafede çalışıyormuş. Bütün gün servis yetiştirebilmek için sürekli ayakta kalıyormuş. Oturmaları yasak, sürekli ayakta bir işle uğraşmak zorundaymış. Müşteri olmasa da ayakta kendini meşgul edecek bir işle uğraşmalıymış. Gece bire kadar iş devam ediyormuş, kafe müşterilere kapandıktan sonra eve varışı saat ikiyi buluyormuş: “Gelince yorgunluktan hemen yatamıyorum, ayaklarım sızlıyor hocam. Uyumak için zorluyorum kendimi ama bir türlü olmuyor, bazen sabaha doğru uyuyabiliyorum.” Oysa sabah 08.30’da okulda olması gerekiyor. Dolayısıyla gecenin yorgunluğuyla başlıyor yeni güne. “Nasıl dinç olayım hocam? Genciz ama gençliğimiz mi kalmış? Adamlar genç menç dinlemiyor, pestilimizi çıkarıyorlar. Ben de çalışmak zorundayım. Babamın asgari ücreti yetmiyor, okulun masraflarını çıkarmak için bile çalışmak zorundayım” diyor.
Bu cümleleri birçok öğrencimden duydum. Gece yarılarına kadar çalışıp ertesi gün okulda sızıp kalan öğrencilerime kızamıyorum. Eve ekmek götürme derdi tüm enerjilerini bitiriyor. Patron çocukları da belki geceliyordur ama eğlence için! Güya herkesin eğitim hakkı var, gece boyunca çalışmaktan heba olmuş bir genç ertesi gün hangi enerjiyle dersi dinleyebilir?
Genç yaşlı demeden hepimizi çarkının kölesi haline getirmiş bu sermaye düzenine karşı mücadele yürütmek herkes için bir görev. Bu görevden kaçtıkça beşikteki bebek bile artık sermaye düzeninin üretiminde yerini alacak. Bu gidişatı durdurmak için, birlik içinde mücadeleyi örmek gerekiyor. Çocukların küçük yaşta iş koşullarının altında ezilmediği, ana babaların çocuklarını çalıştırmak zorunda kalmadan ailelerinin ihtiyaçlarını karşılayabildikleri koşullar ancak mücadeleyle elde edilir. Bu acımasız sömürü düzenini yıkmak için, yan yana durarak, el ele vererek, UİD-DER’de örgütlenerek bu mücadeleyi daha fazla büyütmeliyiz.
Barış
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
- Her Şeyin Bizim Ellerimizde Olması İçin!
- “Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir”
- “Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir”
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
- Ümitsizlik Fareleri Öldürür, Peki Ya İnsanları?
- Haksızlığı Görüyorsan Harekete Geç ve Örgütlen!
- “Keşke Sendikayı Getiren Arkadaşları Dinleseydik”
- Okuyan Bir İşçi Soruyor
- Uyanmak İstiyoruz Güzel Bir Sabaha
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Fırtınalar Yaratan Kelebekler!
- Sömürü Çarklarında Kaybolan Genç Yaşamlar
- MESEM: “Genç Eller” Üretiyor, Patronlar Sömürüyor!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- “Aman Çocuğum Sağa Sola Bulaşma” mı?
- “Enflasyon Canavarı”nı Üzerimize Salan Kim?
- Bir İlmek de MESEM Çıraklarından
- KYK Yurtlarında Ölmek İstemiyoruz!
- Bu Düzeni Yıkmak Boynumuzun Borcu
- Arel Üniversitesi Öğrencileri Servis Ücretine Neden İtiraz Ediyor?
- Aileler İstemese de Gençler Sorunları Görüyor
- Bizim Onlara İhtiyacımız Yok!
- “Bütün Suç Masadakilerin!”
- “Bizim Hayatımızda Şakaya Yer Var mı?”
- UİD-DER’de Bilinçlenelim, Haksızlığa Karşı Birleşelim
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...