Buradasınız
Gençlik de HAYIR Diyor!
Üniversiteli öğrenciler

Bugünden geçmişe bir zaman yolculuğu yaptığımızda, tarihin bitmeyen kavgalarla dolu olduğunu görürüz. Bir tarafta insanlığın başına musallat olan zebaniler, öte yanda daha iyi bir dünya mümkün deyip cehennemi cennete dönüştürmek isteyenler… Bugün de tarihin tozlu sayfalarının tozunu kaldıran zalimler, insanlığı bir dar boğaza sürüklemekte. Saltanatlarını sonsuza dek sürdürmek isteyenler çıkışsız kaldıklarında tarihi tekerrür ettirircesine, geçmişin despotlarına ve onların yöntemlerine başvurmaktan çekinmemektedirler.
Bugün işçilerin ve emekçilerin dünyasını başlarına dar edenler, biz işçi sınıfının gençlerini ise karanlık bir geleceğe sürüklüyorlar. Yarattıkları korku atmosferiyle seslerini çıkaramaz, haklarını arayamaz hale gelen, okullarında söz hakkı olmayan öğrenci gençliğe umutsuzluk aşılanıyor. Fabrikalarda, işyerlerinde erken yaşta yaşam kavgası vermeye başlamış işçi gençler, bir iş, bir ev, bir araba hayalinden öte düşlere dalamıyor. Sokakta, kirli düzenin kirli oyunlarıyla büyüyen gençliğin bedeni ve bilinci, uyuşturucuyla, milliyetçilik zehriyle çürüyor. OHAL ile birlikte baskıların alabildiğine arttığı okullarda, fabrikalarda, sokaklarda çaresizliğe itilen gençlik, geleceklerini belirleyecek olan bir soruyla karşı karşıya.
Yetkilerin tek elde toplandığı tek adam rejimini getiren anayasa değişikliği oylaması ile uçurumun kıyısında duran bizlere, sorunun cevabı beklenmeksizin uçurumun dibi gösteriliyor. Baskılarla ve yasaklarla seçeneksiz bırakılan işçi sınıfı ve onun gençliğinin de soruyu beklemeksizin vereceği bir cevabı olmalıdır. Gemi azıya alıp yaşamı var edenleri yok edenlere söyleyecek sözümüz olmalıdır! Cevabımız maden ocaklarında yerin derinliklerinden gelen seslerle, katledilen kadınların çığlığı ile, Aladağ’da minik bedeniyle can veren kardeşlerimizin haykırışı ile, cansız bedeni günlerce buzdolabında bekletilen Cemile’nin anasının yakarışı ile, iş cinayetlerinde can veren binlerce işçinin ardından ailelerinin döktükleri gözyaşları ile birleşmelidir. Tek adam rejimi, bizlere yaşadığımız bu acılardan daha azını veremez. Aksine “benden sonrası tufan” diyerek doyasıya gülemediğimiz, sevemediğimiz, düşler kuramadığımız yaşamlarımızı felakete çevirmek istemekteler. Gençliğin, yaşamımızı alt üst eden zihniyetin karşısına dikilip işçi sınıfının saflarında mücadele etmekten başka bir seçeneği yoktur. Bu yaşam bizim, bu gelecek bizim! Bizleri karanlığa sürükleyenlere geçit vermeyelim. Bizleri geleceksizleştirenlere, HAYIR diyelim!
“Tek Adam Rejimini” Kabul Etmiyorum
Yargıtay’dan “Fazla Mesai” Kararı
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Üniversite Hayalleri ve Hayatın Gerçekleri...
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- “Babamıza Bile Güvenemeyecek miyiz?”
- Reklam Deyip Geçmeyelim!
- Yalnızlık ve Korku Duvarını Hep Birlikte Yıkalım!
- Mücadelenin Gençlerinden Sokak, Slogan ve Meydan
- Örgütlüysek Her Şeyiz!
- Arenalardan TikTok’a Uyuşturma Araçları
- Hüsrevlerin Değil Ferhatların Destanıdır Hatırlanan
- “Kafasını Telefona Gömen Gençlerden Değiliz!”
- Onlar “Kazanalım” Dedikçe Biz Kaybediyoruz
- Yalnız Taştan Duvar Olmaz
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Özgür Olmak Demek…
- Asıl Sorumlular Kim? Emekliler mi? Egemenler mi?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Milletvekili Maaşları Seni de Kızdırıyor mu?
- Biz Yeni Bir Dünya Kuracağız!
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/