Buradasınız
Hükümetin ve Patronların Eli İşsizlik Fonunda!
İşsiz bir matbaa işçisi
Hükümet ve patronların krizin faturasını işçi sınıfına yükleme saldırıları sürüyor. Çalışma Bakanı Faruk Çelik, AKP hükümetinin, krize karşı yeni bir istihdam paketi üzerinde çalıştığını ve krizden etkilenen patronlara yardım edileceğini söyledi. Çelik, hükümetin işsizliğe karşı B planının hazır olduğunu, fakat henüz işsizliğin ortaya çıkmadığını iddia etti. Tam bir yalan. Bakanın açıklamalarının mürekkebi kurumadan, Ekim ayı içerisinde tam 28 bin kişinin işsizlik sigortası fonundan yararlanmak için başvurduğu açıklandı. Yani 28 bin işçi Ekim ayı içerisinde işinden atılmış bulunuyor ve bunlar sadece kayıtlı olan işçiler. Bir de sigortalı olmayan ya da işsizlik sigortasından yararlanma koşullarını yerine getiremediği için başvuramayanlar var ki, bunların toplamı birkaç 28 bin etmektedir. Nitekim İş Bulma Kurumu, Ekim ayı içerisinde “bana iş bul” talebiyle kuruma başvuranların sayısının 100 binin üzerinde olduğunu açıklamış bulunuyor. Bu rakamlar bile her şeyi ortaya koymaya yetmektedir.
Çalışma Bakanı, AKP hükümetinin patronseverliğine uygun bir şekilde, krize düşen patronların işyerlerinde, 15 günlük işçi ücretlerinin devlet tarafından ödeneceğini açıkladı. Devlet tarafından ödeneceği söylenen ücretler, işsizlik fonundan karşılanacak. Üstüne üstlük, gözü doymaz patronlar, kıdem tazminatının da işsizlik fonundan ödenmesini talep ediyorlar. Yani devlet, işçilerin biriken paralarını işçiler için değil, patronlar için yardım paketi olarak kullanıp, onları krizden kurtaracak. Böylece işsizlik fonu, milyonlarca işsize ödenmesi gerekirken, zulalarında trilyonlar olan sermaye sınıfına ödenmiş olacak.
Sömürü düzeni sürdükçe ne patronların dayatmaları bitecek ne de onların bir dediğini iki etmeyen hükümetlerin “istihdam” ve kurtarma paketleri… İşsizlik fonunda biriken 37 katrilyon lira işçi sınıfınındır. İşçi sınıfı, çalışanıyla işsiziyle bir bütün olarak, hükümetin ve patronların fonu yağmalamalarına izin vermemelidir. Fon, işsiz işçilere ödeme yapmak dışında başka bir amaçla kullanılmamalıdır. Krizin nedeni sermaye sınıfıdır, sonuçlarına da sermaye sınıfı katlanmalıdır.
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
Son Eklenenler
- Yıllık ücretli izinler çalıştığımız her bir yılın karşılığında biz işçilere tanınmış yasal bir haktır. Bu hakkı bütün bir yılın yorgunluğunu atmak için genelde yaz aylarında kullanmayı tercih ederiz. Kimimiz köyüne gider ailesine yardımcı olmak için...
- Fernas Madencilik işçileri direnişin 30. gününde Ankara’ya yürüyüş başlattı. Madenciler TBMM açıldığında Ankara’da haklı taleplerini bir kez daha duyurmayı planlıyorlar. CHP yönetimindeki Ankara Çankaya Belediyesi Çankaya Evleri’nde taşeron şirket...
- Siyasi iktidar, sefalete mahkûm ettiği emeklilerin kamu bütçesine çok büyük bir yük olduğunu iddia ediyor, zam taleplerini görmezden geliyor. Örneğin AKP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekçi “EYT demek geleceğin kaynaklarını bugünden tüketmek...
- Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Türkiye’de iş kazası ve meslek hastalıklarına ilişkin 2023 yılı istatistiklerini 4 Eylülde açıkladı. SGK’nın açıkladığı veriler ilk kez, İSİG Meclisi’nin açıkladığı iş cinayeti sayısını aştı. İSİG Meclisi verilerine göre...
- Sevgili işçi kardeşlerim ve işçi çocukları, söyleyeceklerimi bizim mahalledeki çocukların kendi ifadeleriyle yani olduğu gibi anlatacağım. Bu çocuklar yani benim onlara seslenişimle gençlerin istek ve taleplerini aşağıda okuyacaksınız. Gençlerle...
- Farklı sektörlerde çalışan bir grup genç UİD-DER’li işçi “İşçi Sınıfının Yönetmeni Ken Loach: HANGİ TARAFTASINIZ?” adıyla bir mini belgesel hazırlamış, belgesel UİD-DER Web TV’de yayınlamıştı. UİD-DER, filmleri belgesele konu olan işçi sınıfının...
- DİSK’in “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet!” şiarıyla düzenlediği eylemler devam ediyor. 25 Eylülde İstanbul Saraçhane Parkında gerçekleşen işçi buluşmasına DİSK’e bağlı sendikalarda örgütlü işçiler, DİSK yönetim kurulu...
- Türkiye’de işçi mücadelelerine yenileri eklenirken kazanımla sonuçlanan grev ve direnişler de oluyor. Bursa Kemalpaşa’da Eker Süt Ürünleri fabrikasında Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan 3 işçi 23 Eylülde fabrika önünde direnişe...
- Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, reel ücretlerin düşmesi neticesinde yoksulluğun pençesindeki işçi ve emekçilerin öfkesi büyüyor. Sermaye sınıfı ve siyasi iktidar Orta Vadeli Programlarla işçi ve emekçilerin üzerindeki sömürüyü arttırıyor....
- DİSK Uluslararası İlişkiler Dairesi Müdürü Kıvanç Eliaçık tarafından kaleme alınan “Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” kitabı geçtiğimiz aylarda NotaBene yayınlarından çıkmıştı. Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki Arap ülkelerine odaklanan, işçi...
- İran’ın Tabas kentinde bulunan bir kömür madeninde 21 Eylülde gaz sıkışması sonucu patlama gerçekleşti. Patlamada en az 51 işçi yaşamını yitirdi, 20’den fazla işçi yaralandı. Göçük altından henüz çıkarılamayan işçiler var. Başkent Tahran’ın 540...
- Son haftalarda ekranlarda ve sosyal medyada 21 Ağustosta kaybolan ve cansız bedeni çuvalla bir dereye atılmış halde bulunan Narin’le ilgili pek çok haber görüyoruz. Özellikle ilk günlerde Narin’in ağlayan annesine dair görüntüler durmaksızın...
- Gençlik yılları insanın kimlik edindiği, ayakları üzerinde durmaya başladığı yıllardır. Genç insan heyecan, enerji, coşku, duyarlılık ve değişim arzusuyla, geleceğe dair umutlarla doludur. Yaşanan her bir olay, edinilen her bir deneyim en canlı ve...