Buradasınız
Hastane Çalışanlarının Sorunları
İstanbul’dan bir sağlık işçisi
Merhaba arkadaşlar, özel hastanede çalışan bir kadın işçiyim. Çalıştığım hastanede, diğer işçiler gibi birçok sorun yaşıyorum. Günde 10 saat çalıştığım bu hastanede dinlenme molası ile yemek molası toplam 40 dakika. Bu 40 dakikanın 30 dakikası öğle yemeği molası olarak belirlenmiş, geriye kalan 10 dakikası ise beşerli olarak ikiye ayrılıyor. 5 dakika kahvaltı, 5 dakika çay molası. Evet, yanlış okumadınız, 5 dakikada kahvaltı yapmamızı istiyorlar kalan 5 dakikada da boğazımız yana yana çayı fondip yapmamız isteniyor. Diğer sorunlarımızdan biri ise her sabah inşaat işçilerinin duvarlara yaptığı sıva gibi yüzümüze sıva yapmamız isteniyor. Yani makyaj yapmak zorunlu! Oturma şeklimize, elimizi nereye koyacağımıza, neredeyse nefes almamıza bile karışıyorlar. Mobbing artık günlük hayatımızın bir parçası haline geldi. Her an tehdit ve aşağılanmaya maruz kalıyoruz. Hastalandığımızda sabah 08.00 ile 16.00 arasında muayene olmak yasak. Komik değil mi? Hastanede çalışıyoruz ama hasta olduğumuzda mesai saatinin büyük bölümünde muayene olmak yasak. Bitti mi? Biter mi hiç! Bayramlarda ya da resmi tatillerde yaptığımız mesai ücretlerini alamıyoruz. İzin olarak ödeneceği söyleniyor. Ama o izni henüz kullanamadık. Bizim yaşadığımız sorunlar bunlarla sınırlı olmasa da şimdilik bu kadarını iletmek istedim.
Fakat şunu öğrendik ki; bu sorunları sadece biz yaşamıyoruz. Neredeyse her sektörde işçi kardeşlerimize de benzer sorunlar dayatılıyor. Ama bunlara katlanmak zorunda değiliz. Bunun en iyi örneğini, UİD-DER’le beraber ziyarete gittiğimiz Avcılar Belediyesi’nde haksızlıklara karşı mücadele eden direnişçi işçilerde gördüm. Direniş alanında konuştuğum bir ağabeyin dediği gibi, birlik olmadan güçlü olamayız. Biz bu mücadele ruhunu ancak örgütlülüğümüzden alabiliriz. Yaşasın İşçilerin Birliği!
OHAL Bahanesiyle İşten Atıldım
Belediye İşçiyi Ölüme Mahkûm Ediyor!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Genel-İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 4 No’lu Şube ile Kartal Belediyesi yönetimini temsil eden SODEMSEN arasında yürüyen görüşmelerden olumlu bir sonuç alınamaması üzerine Kartal Belediyesi işçileri 30 Ekimde greve çıkmıştı. Belediye...
- Sendikaya üye olan işçilerin önüne çok çeşitli engeller çıkartılıyor. Sendikanın örgütlendiği işyerinde toplu sözleşme yapma yetkisi alması için hem işkolu hem de işletme barajlarını aşması ve Çalışma Bakanlığından çoğunluğu sağladığına dair yetki...
- Tarkett işçileri 18 Eylülden bu yana grevlerini sürdürüyorlar. Taleplerini, mücadelelerinin nasıl başladığını, grevlerini şöyle anlatıyorlar:
- Ücretlerini arttırmak, sendikalaşmak, ücret gaspına dur demek için çeşitli sektörlerden işçiler grev ve direnişlerini sürdürürken her geçen gün bunlara yenileri ekleniyor. Kartal Belediyesi işçileri Toplu İş Sözleşmesi (TİS) masasında anlaşma...
- Dünya İşçi Sınıfının Yoksulluğa, Hak Gasplarına ve Emperyalist Savaşa Karşı Mücadelesi Devam Ediyor!Dünyanın dört bir yanında farklı sektörlerden on binlerce işçi ve emekçi artan yoksullaşmaya, hak gasplarına ve emperyalist savaşlara karşı mücadeleyi büyütmeye devam ediyor. Baskı ve tehditlere boyun eğmeyen işçiler, grevlerle, kitlesel eylemlerle...
- İşçi Dayanışması’nda her vesileyle vurguladığımız gibi kapitalizmde iki temel sınıf var. Yaşam biçimi, düşünme tarzı, çıkarları, hayattan beklentileri farklı olan iki sınıf: İşçi sınıfı ve sermaye sınıfı. Bu nedenle her kavram hangi sınıftan...
- 28 Ekim 2014’te Ermenek’te 18 madenci katledildi. Ermenek katliamı, ekmek kavgası uğruna yerin yüzlerce metre altına inen sarı baretlilerin yaşamdan koparıldığı ne ilk katliamdı ne de son olacaktı. Aynı yıl 13 Mayısta Türkiye tarihinin en büyük...
- Son günlerde de Polonez işçisi kadınların direnişlerini hayranlıkla ve umutla takip ediyorum. Uzun zamandır “grevlerde kadınlar nasıl tepki veriyor” diye kadın ağırlıklı grevleri dikkatle izliyorum. Sizlere de bu merakımdan dolayı karşıma tesadüfen...
- Bu sistemde kâğıt üzerinde herkesin özgür olduğu söylenir, herkesin eşit özgürlükleri varmış gibi sunulur. Ancak gerçeklik başkadır. Gerçeği algılamak için uyanık ve sınıf bilinçli olmak, “hangi sınıfın özgürlüğü?”, “ne çeşit bir özgürlük?” gibi...
- Adana’da SASA-PTA Üretim Tesisi Şantiyesinde çalışan işçilerin Yapı Yol-İş Sendikasıyla birlikte ücret gaspına karşı başlattıkları direniş kazanımla sonuçlandı. Karşıyaka Belediyesi Kent AŞ işçileri, belediye önünde eylem yaparak ücretlerinin...
- Her gün yeni bir vahşet, felaket, savaş haberi alıyoruz. Çünkü içinde yaşadığımız ekonomik ve toplumsal düzen vahşet, felaket, savaş üretiyor. Her gün bir önceki güne göre daha kötü bir dünya ve yaşama açıyoruz gözlerimizi. Beraber çalıştığım bir...
- Çoğu işçi kardeşimiz birlikte hareket etmenin, hak mücadelesi vermenin zor olduğuna inanıyor. Gerçekten de hak mücadelesinde kolay bir yol yok. Peki ama kölelik koşullarında çalışmak, sefalete boyun eğmek kolay mı? Bireysel çabalarla hayat...
- Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyesi sağlık emekçileri 24 Ekimde pek çok ilde basın açıklamaları gerçekleştirerek devletin sağlık politikalarını, sağlık emekçilerinin maruz kaldığı sömürüyü ve tüm bunların bir sonucu olan bebek...