Buradasınız
İşyerimiz Kapalı, Arayan Soran Yok
Adana'dan bir tekstil işçisi

Konuya nereden başlayacağımı bilemiyorum. İşyerimiz yaklaşık iki aydır kapalı, ne arayan var ne soran. Patronun umurunda mı? Değil elbette. Ben yirmi yedi yaşındayım ve daha okula başlamamışken bile çalışıyordum. Okula başladım yine çalıyordum, hep çalıştım. Peki, nerde bu emeğimin karşılığı? Ben bugün utanarak annemden para almak zorunda kaldım ve çok rahatsız oldum bu durumdan.
Ben nerde hata yaptım? Aslında ben değil sadece, hepimiz birlikte yaptık bu hatayı. Düşünmedik, birlik olmadık, haklarımızı istemedik. Bu ülkede vatandaş olarak yıllardır enayi yerine konulmaktan çok rahatsız oluyorum. Güya bize hizmet etmek için seçilen insanlara köle olmuşuz, farkında değiliz.
İktidardakiler bizim daha iyi yaşamamız için her şeyi yaptıklarını söylüyorlar ama sonra da asgari ücret yeterli diyorlar. Asgari ücret yetiyorsa, neden hepimiz kötü şarlarda bu insanlar ise villalarda, saraylarda en iyi şartlarda yaşıyorlar. Asgari ücret yetiyorsa milletvekilleri, bakanlar, cumhurbaşkanı asgari ücret alsın o halde… Madem amaçları bize hizmet etmek, yapsınlar o zaman… Yirmi yıldır çalışıyorum ve sadece üç günlük sigortam var. Sekiz kişilik bir aileyiz ve bekârım, evli olduğumu düşünemiyorum bile. Ben sigorta talebinde bulunduğumda, maaşımdan altı yüz, yedi yüz lira kesiyor sevgili patronum ve mecbur kalıp sigortasız çalışıyorum. Aksi takdirde kötü olan şartlarda iyice yaşanmaz bir durumun içerisine düşerim ve bu yüzden sigortasız çalışmayı kabul ediyorum. İçerisin de olduğum duruma bakar mısınız? Sadece büyük bir öfke ve çaresizlik… Şu an yaşayarak tanık olduğumuz krizi görmemek için kör olmak lazım.
Ama bir de krizden etkilenmeyen patronlar, vekiller bakanlar, başkanlar nice makamlar var... Hatta bırakın etkilenmeyi, şartlarını yüzde 36 altı gibi yüksek bir düzeyde iyileştiriyorlar. Aldıkları zamlar bizim maaşımızın yirmi yirmi beş katı daha fazla. Bizi bugüne kadar sömürdükleri yetmiyormuş gibi krizin faturasını da bize ödetiyorlar...
Eve yılda bir defa et götürememekten bahsetmedim bile. İşte durum bu kadar vahimken, çıkıp vatandaşın refah seviyesi yüksek, çok fazla et tüketiyoruz o yüzden et fiyatları bu kadar yüksek diyebiliyorlar. Bunlarla mücadele etmeliyiz. Aksi halde, etkiye tepki vermedikçe bu böyle devam edecektir.
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...