Buradasınız
Kadın İşçilerin Kurtuluşunun Tek Yolu Mücadele Etmek
Tuzla’dan bir kadın işçi
Kadın işçiler hem işyerinde hem de evde çalışmak zorunda. İşçi aileleri düşük ücretler karşısında hayatını idame ettiremeyince kadınlar çocuklarını evde bırakıp fabrikanın yolunu tutmak zorunda kalıyorlar. Bütün gün işyerinde durmak bilmeden yorucu bir tempoyla çalışan işçi kadının aklı bir yandan da geride bıraktığı çocuklarında oluyor. Çocuklarını yalnız bırakıp işe gitmek zorunda olan bir kadın işçi şöyle diyor: “İşyerindeyken aklım sürekli çocuklarımda kalıyor. Sık sık tuvalete gitmek istiyorum, tuvalette evi arayıp çocukların durumunu soruyorum. Evde yalnız kalıyorlar ve insan korkuyor.” Kadın işçiler bir yandan sürekli daha fazla iş için baskıya maruz kalırken, bir yandan da geride bıraktığı çocuklarının endişesinin basıncı altında eziliyorlar. Kadın işçiler işyerinde on, on iki saat çalıştıktan sonra evin kapısından içeri girer girmez ev işlerine girişmek zorunda kalıyorlar. Çocuk bakımı, temizlik, yemek, bir ömür boyunca kadının sırtında taşıması gereken sorumluluklar.
Tüm bunları yaşayan kadın bir yandan da kadın olmaktan kaynaklı birçok sorun yaşıyor. Kadınlar işyerinde, sokakta, evde sürekli korkarak yaşıyor. Evde eşinden şiddet görüyor. Dışarıda tacize, tecavüze maruz kalıyor. Bir kadının bir erkek tarafından tacize uğraması için kadın olması yetiyor. Düzen “kadının da suçu vardır, yoksa başına neden bir şey gelsin?” algısı yaratmış durumda. Kapitalizmde tacize, tecavüze, cinayete maruz kalan kadın, suçlu olan yine kadın. Çünkü kapitalizmin yasaları erkek egemen bir zihniyeti temsil ediyor. Kapitalizmde kadın her zaman erkeğin yanında ikinci sınıf insan muamelesine maruz kalıyor.
Kapitalizm bir yandan da kadını filmlerde, reklâmlarda cinsel bir meta olarak kullanıyor. Kadının sürekli cinsel kimliğini ön plana çıkararak bedenini bir meta haline getiriyor. Ülkenin Cumhurbaşkanı işçi sınıfının kadınını sürekli aşağılıyor. Kadınlara evinde oturarak sermeye sınıfının çıkarlarına hizmet edecek itaatkâr işçi kuşakları yetiştirmesini öğütlüyor. Çünkü, haksızlıklara sesini çıkarmayacak, patronların düzeninin sorunsuzca işlemesi için kendisine verilene razı olacak işçilere ihtiyacı var sermaye sınıfının. Ortadoğu’da yürüyen paylaşım savaşında cepheye sürüldüğünde sesini çıkarmayacak işçi çocuklarına ihtiyacı var sermaye sınıfının. Savaşlarda egemenlerin çıkarları uğruna ölecek işçi çocuklarına ihtiyacı var sermaye sınıfının. Bu yüzden de işçi sınıfının kadının en asli görevi bu kılınmak istenmektedir.
Bu toplumda tüm kadınlar bu sorunları yaşamıyor. İşçi sınıfının kadını tüm bu sorunlarla boğuşurken, patronlar sınıfının kadınları erkekleriyle birlikte işçi sınıfını kadınıyla erkeğiyle sömürüp sırtımızdan bolluk içinde yaşıyorlar. Patronlar sınıfının kadınlarının ev işinden çocuk bakımına, yemeğinden temizliğine kadar tüm işlerini işçi sınıfının kadınları yapıyor. Fabrikada işçi kadınlar, kadın patronlar tarafından sömürülüyor, haksızlığa, baskıya, aşağılanmaya maruz kalıyor. Bu nedenle de işçi sınıfının kadınları ile patronlar sınıfının kadınlarının sorunları asla aynı değildir.
Bugün işçi kadınların kadın olmaktan kaynaklı yaşadığı tüm sorunları çözebilmesinin yolu mücadele etmektir. Kadınlar mücadeleye atılmadıkça işyerinde, evde, dışarıda kadın olmaktan kaynaklı yaşadığı hiçbir sorunun üstesinden gelemez. İşçi kadınlar, sınıfını bilmeli. Erkek işçilerle omuz omuza mücadele etmeli. Çünkü, işçi sınıfının kadınları kapitalizme karşı mücadele etmedikçe kapitalizmin biz kadın işçileri içine sürüklediği bu çürümüşlükten kurtulamayız.
Kadın İşçiler Mücadelede Bir Adım Öne!
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Clara Zetkin ve Ölümsüz Mirası
- Değişen Dünyam ve Dünyayı Değiştirme İsteğim
- Acımız Öfkeye, Öfkemiz Mücadeleye Dönüşsün!
- Emekçi Kadın Mücadeleyle Güzelleşir
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
Son Eklenenler
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...
- İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi...
- Baskılara, yasaklara rağmen direnişlerini sürdüren Polonez işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı. Metal işçilerinin kararlı duruşu kazanım getirdi. Hitachi Energy grevi 24 Aralıkta, Schneider Elektrik grevi 6 Ocakta, Arıtaş Krijojenik grevi 10...
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, 19 Ocakta Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde eylem yaparak Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerinde çalışan öğretmenlerin ve terapistlerin sorunlarına değindi.
- İngiliz egemenleri, sömürge döneminde ticaret gemilerini, donanmalarını korumak için vahşi bir yöntem geliştirmişler. “Yamyam fare yöntemi” olarak adlandırılan bu yöntem şöyle: Açık denizdeki gemilerde fareler çoğalınca önce bir fare yakalanır, boş...
- Asgari ücret pek çok işçinin beklediğinin tersine 23 bin lirayı bile bulmadı. Utanmadan “işçiyi enflasyona ezdirmedik” dediler, gözlerimizin içine baka baka bizimle dalga geçtiler. Hiçbirimiz bu yalana inanmıyoruz. Çünkü yoksulluğu biz yaşıyoruz,...