Buradasınız
Katledilişinin 33. Yılında Kemal Türkler

Mücadeleci işçi önderi Kemal Türkler, 22 Temmuz 1980’de kurşunlanarak katledildi. Kemal Türkler yaşamını işçi sınıfının örgütlenmesine ve hakları için mücadele etmesine adamıştı. Patronlar sınıfı onun varlığından, mücadelesinden, gözüpekliğinden hep korkmuştu. Bu nedenle, devlet destekli faşistler tarafından katledildi. Aradan 33 yıl geçmesine rağmen katillerden hesap sorulabilmiş değil, AKP hükümeti çıkardığı bir yasayla katilleri akladı.
1926’da doğan Kemal Türkler, 1947’de sendika üyesi olduğunda 21 yaşındaydı. Türkiye’de sendikaların resmi olarak kuruluşu da aynı yıl gerçekleşti. Fakat o yıllarda sendikalar grev hakkından yoksundu. Grev hakkı 1963 yılında patlak veren Kavel Direnişiyle kazanıldı. Kemal Türkler’in başkanı olduğu Türkiye Maden-İş tarafından örgütlenen direnişle grev hakkı, ilk kez yasalara girmiş oldu.
O dönem hükümetin ve patronların desteği ile kurulmuş tek konfederasyon Türk-İş’ti. Türk-İş devletin ve patronların koyduğu sınırları aşmayan, işçileri sermaye sınıfı ile işbirliğine zorlayan bir anlayışa sahipti. Kemal Türkler ve arkadaşları Türk-İş’in bu uzlaşmacı sendikal anlayışına başkaldırdılar. Mücadeleci bir anlayış istemeyen Türk-İş bürokratları Maden-İş’in de aralarında bulunduğu 7 sendikayı ihraç etti. Bunun üzerine, Kemal Türkler ve arkadaşları 1967’de DİSK’i kurdular. O zamanki DİSK, sınıf ve kitle sendikacılığının ilkelerine sahip çıkarak Türk-İş’in uzlaşmacı çizgisine büyük darbe indirdi. Örgütlediği onlarca fabrikada, sendikaların işçilerin mücadele örgütleri olduğunu ve mücadele edilerek hakların kazanılacağını gösterdi.
Dönemin hükümeti 1970 yılında, DİSK gibi mücadeleci sendikaları fiilen kapatacak bir yasa çıkarmıştı. Bu yasaya karşı çıkan işçiler, 15-16 Haziran 1970’te on binler halinde sokaklara döküldüler, sendikalarına sahip çıktılar. İki gün boyunca süren işçi eyleminden korkan patronlar, İstanbul’dan kaçmak zorunda kalmışlardı.Her biri zengin deneyimler, fedakârlıklar ve işçilerin kahramanlıklarıyla dolu grevler ve direnişlerde yine Maden-İş, yine DİSK, yine Kemal Türkler vardı. Sungurlar, Demirdöküm, Derby, Profilo ve daha nice mücadelede işçiler ve sendika yönetimi birlikte hareket etti. Kimi zaman işten atmalara karşı, kimi zaman sendikasızlaştırmaya karşı, kimi zaman ücret artışları için mücadele başladı. Bu mücadelelerde sendikacıların ve işçilerin payına tehdit edilmek, tutuklanmak ve saldırılar sonrasında bedel ödemek düşüyordu. Her şeye rağmen işçiler mücadele ediyordu çünkü işçilere güven, cesaret ve moral veren bir sendikal anlayış, mücadeleci bir işçi önderi vardı yanlarında.
İşçi sınıfına bağlı, örgütlü mücadeleye inanan, patronlara boyun eğmeyen Kemal Türkler döneminde, ilki 1976’da olmak üzere, kitlesel 1 Mayıs kutlamaları başladı. Unutturulmak istenen 1 Mayıs geleneği fabrikalarda, işçi mahallelerinde yapılan zahmetli çalışmalar sonucunda diriltildi. Demokratik haklara sahip çıkan DİSK öncülüğünde yüz binlerce işçi-emekçi üretimi durdurarak birçok kez ihtar eylemleri yaptılar. Kemal Türkler’in başında bulunduğu Maden-İş, metal patronlarının örgütü MESS’e karşı çok büyük mücadeleler verdi.
Kemal Türkler önderliğindeki Maden-İş, gerçek anlamda işçilerin sendikasıydı, adeta işçilerin evi gibiydi. İşçiler sendikalarında tartışıyor, taleplerini belirliyor, hazırlık yapıyor ve patronlara karşı hep birlikte kararlıca eylemlere çıkıyorlardı. “Tabanın söz ve karar sahibi olması” ilkesinden hareket eden Maden-İş üyesi binlerce işçi, kendi fabrikalarında her düzeyde örgütlenmeye girişmişlerdi. Sendika temsilciliğinin yanı sıra, işyerlerinde her bölümü örgütlü gücün bir parçası yapmak için “ünite temsilcilikleri” örgütlediler. Maden-İş’e hâkim olan mücadeleci sendikacılık anlayışından hareketle, toplu sözleşme teklifinin hazırlanmasından sözleşmenin bağıtlanmasına kadar geçen tüm aşamalarda işçilerin aktif katılımını sağlamak üzere Toplu Sözleşme Komiteleri kuruldu. Metal patronlarının örgütü MESS’e sunulan toplu sözleşme önerileri bu komitelerle birlikte hazırlamış ve greve çıkma kararı birlikte alınmıştı. MESS’e karşı yürütülen mücadelede işçiler sürecin aktif bir parçası haline gelmiş ve böylece aylarca süren grevler örgütlenebilmiş ve patronların dayatmalarına boyun eğilmemişti.
Tehditler, baskı ve yıldırmalar Kemal Türkler’i sınıf mücadelesi yolundan ayıramadı. İşçilere önderlik ettiği bu mücadelelerle birlikte düzenin, sermayenin ve faşist güçlerin nefretini daha çok üstüne çekti. Sermaye sınıfının saldırılarına boyun eğmeyen Kemal Türkler, böylece işçi kuşaklarının haklı olarak sevgi ve saygısını kazanan bir işçi önderi oldu.
Kemal Türkler’in başında bulunduğu Maden-İş’te tabanın söz ve karar sahibi olması ilkesi savunuluyordu. Kemal Türkler, günümüz sendikacılarından farklı olarak, alın terini işçilerle birlikte mücadele içine akıttığı için Kemal Türkler oldu. Sermaye düzeni kadar sendika bürokrasisi de Kemal Türkler’den korkmaktadır. Bugün her şeye rağmen Kemal Türkler’i unutmayanlar da var sınıf mücadelesi içinde. UİD-DER’li işçiler, sendikaları mücadeleci birer işçi örgütü haline getirmek, Maden-İş’in mücadeleci sendikacılık geleneğini yaşatmak için de çalışıyorlar. Kemal Türkler’i unutmayacağız ve unutturmayacağız!
Koşan Atı Koştururlar!
İşçi Aileleriyle Yemekte Buluştuk
- Netaş Grevi İlham Vermeye Devam Ediyor
- Derby’den Özak’a Sendikalı Olma, Sendika Seçme Hakkı
- Dünya İşçilerinin Jones Ana’sı
- Kemal Türkler’in Mücadelesi ve Bugüne Mirası
- Kemal Türkler ve Mücadeleci Sınıf Sendikacılığı
- MESS Grevlerinin 45. Yılında Metal İşçilerinin Mücadelesini Hatırlamak
- 30. Yıldönümünde Zonguldak Madencilerinin Uzun Yürüyüşü
- Tütüne Emek Veren Kadın İşçiler Anlatıyor
- Netaş: Yasaklara Rağmen Başarıya Ulaşan Grev!
- Eylül 1976: İşçilerin DGM Direnişi
- Bir Devir ve Bir İşçi Lideri: Kemal Türkler
- İki Farklı Dönem, İki Sözleşme ve İki Bildiri
- Maden-İş MESS’in Oyunlarını Nasıl Boşa Çıkarttı?
- Kavel’den Bir Anı, Geçmişten Bir Miras
- Maden-İş’teki Gömleğin Sırrı Neydi?
- “Bölge’ye Gidince Annemle Barıştım”
- “Baba İşveren” İmajı İle Mücadele
- “Kadın İşçiler Zampik-İş’e Aldanmadı”
- Maden-İş Karşısında MESS’in İzlediği Yol
- Maden-İş İşçilerle Bağını Nasıl Geliştirip Güçlendirdi?
Son Eklenenler
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...