Buradasınız
KDV İndirimleri, Vergiler, Zamlar, Müjdeler ve Hayatımızın Gerçekleri
İstanbul/ Pendik’ten bir emekçi
Erdoğan, geçtiğimiz günlerde temel gıdalardaki yüzde 8’lik KDV’nin yüzde 1’e düşürüldüğü müjdesi verdi malumunuz. Ben de bir markete uğrayıp karşılığı ne olmuş diye bakayım dedim. Fiyatını uzun zamandır takip ettiğim bir ürün olan “yağ” üzerinden size durumu anlatayım:
5 litre ayçiçeği yağı, doların 18 liradan 13 liraya düştüğü gün 136 liraydı ve kurdaki düşüşe rağmen fiyatı sabit kaldı. Zincir marketlerin birinde ise KDV indirimi öncesi 139 lira idi. Şimdi vergi indirimi ile 130 lira oldu. “Kur düştü müjde”, “KDV indirimi oldu müjde” dedikten sonra yağdaki indirim sadece 9 lira. Aslında bir yıl önce fiyatı 70 lira olan 5 litre ayçiçek yağının fiyatı 130 liraya çıkmış oldu. Siz düşünün artık bu “müjdenin” anlamını! Üstelik KDV indiriminin ertesi günü ilaç fiyatlarına %30’dan fazla zam yapıldı.
Hatırlayacak olursak 2020’de verilen bir başka “müjde” de doğalgaz bulunduğuna dairdi. İktidar trollerinin “Açın pencereleri kapıları, yaz bile olsa yakın ocakları kombileri! Gaz bulduk, gaz!’’ diyerek topluma gaz vererek duyurdukları “müjdeden” sonra ne mi oldu? Bol bol zam! Pencere, kapı açmak bir yana bizim evde bu kışı tek odaya kapanarak, üstümüzde bir battaniye ile geçiriyoruz. Kombi açık ama en düşük ayarda ve bizi ısıtmıyor. Evimde bakıma muhtaç bir hastam var ve bir emekli maaşı ile kirada yaşamaya çalışıyoruz. Yapılabilecek her şeyden tasarruf yaparak hem de. Raporlu olmasına ve SGK katkısına rağmen hastama iki ayda bir aldığım hasta bezi 800 lira tutuyor.
Asgari ücret artışı da iktidarın son müjdelerinden biriydi. Tüm zamanların en büyük ücret zammı diye müjdelenmişti. Ama dolaylı vergilerle, temel ihtiyaç ürünlerine, doğalgaz ve elektriğe yapılan zamlarla asgari ücret zammı fazlasıyla geri alındı. Hanelere, dükkânlara ve işyerlerine gelen faturalardan emekçiler ve küçük esnaf illallah etmiş durumda.
“Müjdeler” halkta kara haber etkisi yapınca iktidar mensupları bu sefer de tasarruf tavsiyelerine başladılar. Kendileri itibardan tasarruf yapmazken bize “az yakın kombileri, gerekirse soğan ekmek yiyin” deme cüretini bile gösterdiler. Ama görmezden geldikleri bir gerçek var ki; biz zaten bunları yaptığımız halde zar zor yaşıyoruz.
Tüm bunlar gösteriyor ki “iktidarın müjdeleri” hayatımızı daha beter hale getirdi. Böyle olduğu için işyerlerinde işçiler düşük ücret zamları için eylem yapıyor, birçok şehirde insanlar zamlara ve faturalara karşı yürüyüşler yapıyor ve her yandan hoşnutsuzluk sesleri geliyor. İktidarın ve sermayenin korkulu rüyası olan bu eylemleri büyütmek, sesleri daha da duyulur hale getirmek bizim en önemli görevlerimizden biridir artık. Çünkü kurtuluşumuz ancak bu birlikten gelir.
Enflasyon, Döviz ve TÜİK
Mutluluk ve İnsanlığın Büyük Davası
- “İstanbul’da Mezar Yeri Alamayız”
- Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
- Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- Hani Bu Topluma Güven Olmazdı!
- Sabancı’nın Mutlu Yaşam Sırları
- Rahat Yaşamın Sırrı
- Kent Ekmek Kuyruğu: “Ben Öyle İstediğim İçin”
- Sistem Ne Ölümüze, Ne de Dirimize Saygı Duyuyor!
- “7 Kitap, 7 Defter, 1 Litre Su, Yarım Ekmek”
- Siz Kimi Taşıyorsunuz Sırtınızda?
- Yalanlara Değil Birleşmeye İhtiyacımız Var
- Kupona ve Kuraya Bağlanan Umutlarımız
- “Artık Kiracı Kalmaz”, TOKİ’ye Hücum!
- Yoksulluk Utanılacak Bir Şey Değil!
- İşçi Aileleri ve Kreş Çilesi
- Yaz Tatilinde Kriz Var!
- “Yok mu Arttıran?”
- Bakan Nebati’den “Işıl Işıl” Yorumlar ve Uçurumlar
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
Son Eklenenler
- Bugün milyarlarca insan kapitalizmin yarattığı pek çok sorunla cebelleşiyor. İşsizlik, yoksulluk, iklim krizi, göç krizi, emperyalist savaşlar… Dünya üzerinde yaklaşık 300 milyon göçmen var. Türkiye’de Amerika’da, İspanya’da İngiltere’de ve daha...
- Geçtiğimiz günlerde Asya’nın en zengin ailesi olan Ambaniler’in Martta başlayan 4 aylık düğün maratonunda 250 milyon dolar harcadıklarına dair bir haber okudum. Mukesh Ambani’nin oğlu Anant’ın evlendirildiği şatafatlı düğüne dünyanın her yerinden...
- İstanbul 112 Ambulans çalışanları ve SES İstanbul Şubeleri, 26 Temmuz Cuma günü Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimliği binası önünde, yaşanan sorunlara çözüm bulunması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasına 112...
- Otoriter, faşist rejimlerin iktidarda olduğu dönemlerde toplumsal değerler aşındırılır, insanlar yalnızlaştırılır, bencillik ve bireycilik daha fazla öne çıkar. Zulme ve haksızlığa karşı çıkmak aptalca, kişisel çıkarları ön planda tutmak, bunun için...
- Kemal Türkler anılırken yaşadığı dönemle ve mücadele arkadaşlarıyla, sınıf mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarla anılıyor. Bize öyle önemli bir miras bırakmış ki katledilişinin 44. senesinde bizler onu hâlâ aramızda ve kavgamızda hissediyoruz....
- İstanbul Çatalca’da bulunan, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş et ürünleri üretimi yapılan Polonez’de baskılar ve hukuksuzluklar artıyor, işçiler de sendikal haklarına sahip çıkmaya devam ediyor. Tekgıda-İş Sendikasının yeterli çoğunluğu sağlayarak...
- Siyasi iktidar Türkiye’nin dört bir yanını maden şirketlerine peşkeş çekmeye devam ediyor. Son olarak Emsa Enerji ve Madencilik şirketi Tokat’ta 30’dan fazla köyün yaylası ve su havzası olan Sorhun Obasında altın aramak için sondaj çalışmalarına...
- Sermaye sınıfının sendika düşmanlığına ve ücret gasplarına karşı işçilerin ve emekçilerin mücadeleleri sürüyor. İstanbul Çatalca’da Polonez işçileri patronun sendika düşmanlığına karşı direnişe geçti. Şişli Belediyesi işçileri ücretlerinin eksiksiz...
- “Fabrikadaki çoğu kadın 600-700 işçiye haklarının ellerinden gideceğini anlattığımızda protestoya katılmayı tereddütsüz kabul ettiler. Fabrikada sendikasız işçi yoktu. Kadınlar erkeklerden daha bilinçliydi. Sınıfsal olarak da meseleyi biliyorlardı....
- Başka dilde bir şarkı söylendiğinde sözlerini anlamayız. Yine de şarkıda akan hisler yüreğimize kolaylıkla işler. Elbette müziğin gücü ve evrenselliğidir bu. Ancak esas güç, egemenlerin ne yaparlarsa yapsınlar önüne geçemeyecekleri duygudaşlık...
- DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in Genel Başkanı, Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi Kemal Türkler, katledilişinin 44’üncü yılında Topkapı Mezarlığındaki mezarı başında anıldı. 22 Temmuzda gerçekleştirilen anmaya DİSK’e bağlı sendikaların üye ve...
- Türkiye işçi hareketinin yükselişe geçtiği 1960-1980 arası dönemi düşündüğümüzde bu yükselişe büyük katkısı olan Maden-İş geleneğini ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler’i anmamak olmaz. Kemal Türkler, bu dönemin sembolü haline gelmiş isimlerden...
- Kemal Türkler… DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in unutulmaz önderi… Dürüst, namuslu ve yüreği işçi sınıfından yana atan bir sendikacı… Katledilişinin 44. yıldönümünde büyük işçi önderi Kemal Türkler'i saygıyla anıyoruz.