Buradasınız
Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
Ankara’dan genç bir depo işçisi

Bir gün oturduğumuz apartmana girdiğimde, komşumuz Yıldız abla posta kutularındaki doğalgaz faturalarını inceliyordu. Beni görünce “bu ay fatura size çok gelmiş, üç petek mi yaktınız” diye sordu. Kendisi bu ay doğalgaz kullanmamaya dikkat etmiş. “Abla havalar soğuktu, o soğuklarda ne yaptın” diye sorunca övünerek “battaniyeme sarılıp oturdum” dedi. İkimiz de önümüzdeki günlerde battaniyenin yetersiz geleceğini biliyorduk. “Ya bir petek yakarım ya da size misafirliğe gelirim olmaz mı” dedi. Ben de “gel ablacığım, gel de doğalgaz evimizi ısıtmazken faturasının cebimizi nasıl yaktığını konuşalım” dedim.
Kış ayları geldiğinde, havaların soğuma derecesiyle doğru orantılı olarak “doğalgazı nasıl kullanmalı ki fatura daha düşük olsun” haberleri görmeye başladım. “Uzmanlar” televizyona çıkıp faturaları düşük tutmanın, tasarruf etmenin yolunu anlatıyorlar. İşçiler, emekçiler “bir petek mi yoksa üç petek mi yakmalıyım, az kullanılan odayı kapatmalı mıyım” diye soruyorlar kendilerine. Kısık derecede sürekli mi yoksa sadece gündüzleri normal ayarda mı yakmalıyım vs. Biz bu hesabı yaparken, faturalar kabarmaya devam ediyor. Yaptığımız hesap da çarşıya umuyor. Elimizdeki para giderlerimizi karşılamazken bizlere bir de tasarruf yapın deniliyor. Geçinmeye çalışırken artık hangi ihtiyacımızdan kısacağımızı şaşırdık. Mutfak masrafları, kira, faturalar derken elimizdeki para eriyip yok oluyor. Mevsimlere göre farklı farklı sorunlarla başa çıkmaya çalışıyoruz. Komşum mesela bir peteği yakıyormuş. Ama söylediğine göre, tek petek yakmak da kombileri bozuyormuş. Kombi bozulursa da bir de başına kombi masrafı çıkmış olacak. Bir yanda bu korku, diğer yanda istediğimiz gibi her odayı yakalım da evimiz ısınsın derken cebimizin yanması korkusu…
Biz bu korkularla bireysel olarak başa çıkmaya çalışırken kapitalizm hep galip geliyor. Patronlar bir yerden değil her yerden saldırı halinde. En temel ihtiyacımızı karşılarken bile kırk kez düşünüyor, çıkış yolu bulamıyoruz. Bu durumda bile bizden fedakârlık ve sabır isteniyor. Emeğimizin karşılığını alamadığımız bu düzende yaşam hakkımıza da dizginsizce saldırılıyor. Kriz var deyip bizim üstümüzden kazanmaya ve sömürmeye devam ediyorlar. Krizi yaratan tepedekiler, faturasını ödeyen biz işçi sınıfı! Ama bardak çoktan taştı. Evet, çok fazla yükümüz ve sorunlarımız var. Bunlarla tek başımıza başa çıkamayız. Hakkımız olanı vermelerini beklemek yerine, sınıf örgütlerimizde örgütlenip hakkımız olanı almalıyız. Komşum Yıldız ablaya söylediğim gibi, tek başına battaniyelere sarılmak yerine birbirimize sarılıp bu gidişata dur demeliyiz!
- TPI Compozit Grevcilerinin Anlattıkları
- İşçiler Grevi Nasıl Yürütmeli?
- Yönetmen ve Senarist Ali Özgentürk’e Veda
- Sırrı Abi, Beynelmilel ve İşçi Sınıfının Enternasyonali
- Yaşasın Sınıf Dayanışması
- Soma Katliamının 11. Yılında 301 Madenci İçin Eylemler Yapıldı
- Erol Eğrekler Katlediliyor, Holdingler İşçilerin Kanıyla Büyüyor!
- Benim Onurlu ve Dirençli Devrimci Hasan Dayım
- ERLAU Direnişinde İşçinin Gücü
- Koca Yürekli İnsan, Güle Güle…
- “Gerçek Enflasyonun Altındaki Zammı Kabul Etmiyoruz!”
- “Deprem Siyaset Üstüdür” Yalanına Kanmamak İçin Örgütlü Mücadeleye
- On Binler Sırrı Süreyya Önder’i Sonsuzluğa Uğurladı
- Sırrı Süreyya Önder’i Kaybettik, İşçi Sınıfı Anısını Yaşatacak
- 1 Mayıs 1977’de Yaşamını Yitirenler Anıldı
- İSİG Meclisi ve İTO’dan Ortak Açıklama: “Çocuk İşçiliğiyle Mücadeleye!”
- Sırrı Süreyya Önder’in Kalbi ve İşçilerin Mücadelesi
- Bursa’da “Hak, Hukuk, Özgürlük” Yürüyüşü
- TTL Grevcisi Kadınlar: “Birimiz Hepimiz, Hepimiz Birimizdik”
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB 1 Mayıs’ta Kadıköy’e Çağırdı
- Onlar Zevk-ü Sefa İçinde, İşçiye Gelince?
- “İstanbul’da Mezar Yeri Alamayız”
- Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
- Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- Hani Bu Topluma Güven Olmazdı!
- Sabancı’nın Mutlu Yaşam Sırları
- Rahat Yaşamın Sırrı
- Kent Ekmek Kuyruğu: “Ben Öyle İstediğim İçin”
- Sistem Ne Ölümüze, Ne de Dirimize Saygı Duyuyor!
- “7 Kitap, 7 Defter, 1 Litre Su, Yarım Ekmek”
- Siz Kimi Taşıyorsunuz Sırtınızda?
- Yalanlara Değil Birleşmeye İhtiyacımız Var
- Kupona ve Kuraya Bağlanan Umutlarımız
- “Artık Kiracı Kalmaz”, TOKİ’ye Hücum!
- Yoksulluk Utanılacak Bir Şey Değil!
- İşçi Aileleri ve Kreş Çilesi
- Yaz Tatilinde Kriz Var!
- “Yok mu Arttıran?”
- Bakan Nebati’den “Işıl Işıl” Yorumlar ve Uçurumlar
Son Eklenenler
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde Petrol-İş Sendikasında örgütlü 213 işçi, 21 Mayıs sabahı greve çıktı. UİD-DER’li işçiler olarak grevin 5. gününde Mersin’deki fabrikanın önünde grevci işçilere dayanışma ziyaretinde...
- Nakba’nın 77. yılında dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler, Filistin halkına yapılan zulmü protesto ediyor, şehir meydanlarında kitlesel gösteriler düzenliyor. Dünya genelinde yüzbinlerce işçi ve emekçi, 77 sene önce Filistin halkının...