Buradasınız
Kıdem Tazminatımıza Dokundurtmayacağız!
Ankara’dan bir öğretmen
Merhaba dostlar,
Son yıllarda hükümet tarafından kıdem tazminatına yönelik çeşitli şekillerde ve olmadık bahanelerle saldırılar gerçekleşiyor. Bugünlerde yeniden gündemde olan ve milyonlarca emekçiyi yakından ilgilendiren düzenlemeler yapılmak isteniyor. Sözüm ona bu düzenlemelerle tüm işçiler kıdem tazminatından eskisinden daha iyi faydalanabilecek. Ancak gerçek hiç de öyle değil!
Kıdem tazminatı hakkı 1930’lu yıllardan başlamak üzere çeşitli kazanımlar elde edilerek bugünlere geldi. Türkiye işçi ve emekçilerinin birlik, dayanışma anlamında en iyi olduğu dönemlerde, 1970’li yıllarda, mevcut halini aldı. Bu, kıdem tazminatı hakkında bugüne kadar elde edilen en kapsamlı kazanımdı.
Peki, bu kazanımı kimler elde etti?
Kıdem tazminatı hakkı işçi ve emekçilerin birlik, mücadele ve dayanışmasıyla elde edilen bir haktır. Tabir yerindeyse gökten zembille inmedi. Hele ki hükümetin bugün anlattığı gibi işçilere sundukları bir lütuf hiç değil. İşçiler bu hakkı çetin mücadeleler vererek ve ağır bedeller ödeyerek kazandılar. İşçi sınıfının verdiği bu onurlu mücadeleyi bilen ve buna sahip çıkma kararlılığında olan biz UİD-DER’li işçiler, 2012 yılındaki saldırılara direndik. Yağmur çamur demeden gerek alanlarda, gerekse kapı kapı dolaşıp ev ziyaretleri yaparak on binlerce imzanın toplanmasını sağladık. İşçilerin gerçek iradesi olan bu imzaları işçilerin protestosu olarak Meclis’e sunduk. Sonuç olarak kıdem tazminatıyla ilgili o günkü düzenlemeler rafa kalktı. İşte o gün bizlerin ve sendikaların verdiği mücadelelerle rafa kalkan bu düzenlemeler, patronların önünü daha da açabilmek ve sömürüyü daha da artırmak için yeniden gündeme alındı.
Biz, işçiler olarak bunlar karşısında, “kıdem tazminatına dokunmasınlar” mı diyeceğiz, yoksa karşılarına çıkıp “kıdem tazminatıma dokundurtmam” mı diyeceğiz?
Dostlar, kıdem tazminatı bizimdir ve anamızın ak sütü gibi helâldir. Patronların hizmetindeki hükümet, “bizim olana”, sizce ne kadar sahip çıkabilir? Bugüne kadar çeşitli bahanelerle işinden edilen ve beş parasız ortada bırakılan işçilere ne zaman sahip çıktılar? Binlerce işçi iş cinayetlerinde yitti, yitiyor. Hangi birini gerçekten dert edinip sahip çıktılar? Bu düzen, işçi ve emekçilerin bitmek tükenmek bilmeyen sorunlarına karşı ancak bitmeyen, tükenmeyen saldırılar yapmakla meşgul.
Gün, bir olup, beraber olup haykırma günüdür: “Kıdem tazminatımıza dokundurtmayacağız” deme günüdür.
Yaşasın işçilerin uluslararası mücadele birliği!
Elleri Var Özgürlüğün
Tek Kurtuluş Örgütlü Olmakta
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Kıdem Tazminatı Hakkımız Egemenlerin Ağzını Sulandırıyor
- “Olmaz Öyle Şey”
- Sendika Biziz!
- Engel Olduk, Yine Olabiliriz!
- Su Uyur Düşman Uyumaz
- Kötü Gün Dostu Kıdem
- Patronların Oyununa Kanmamak İçin UİD-DER’e
- Kıdem Tazminatı Bize Mirastır
- Sağlıklı ve Güvenli Çalışma İçin Kıdem Tazminatına Sahip Çık
- Kıdemden Elinizi Çekin!
- Kıdem Tazminatı Sınıfımızın Bize Mirasıdır
- Kıdem Tazminatımızın Patronların Cebine Girmesine İzin Vermeyeceğiz!
- Gebze Sendikalar Birliği: Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!
- Kıdem Tazminatı Maliyet Değil Haktır!
- İçimiz Isınır mı?
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyelim
- Burjuva Medyanın Dezenformasyonlarına Kanmayalım!
- Kıdem Tazminatı: Yalanlar ve Gerçekler!
Son Eklenenler
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...