Buradasınız
Kim Geberecek?
Kartal’dan bir işçi

Devlet bürokrasisi içinden bir memur çıktı ve yardım isteyen alt sınıftan bir kadına cevap olarak “geber” dedi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı İstanbul İl Müdür Yardımcısı Nail Noğay’dı bu zat. Bu korona günlerinde, devletin tüm uyarılarına rağmen aç olduğu için sokağa çıktığını söyleyen kadına yönelik sözleri haklı olarak tepki çekti. Medya vatandaşa karşı işlenen bu kabahati, densizliği haber yaptı. Böylece artan tepkiler üzerine bürokrat görevden alındı. Yandaş medya devletin yardım isteyenlerin yanında olacağını haber yaptı.
Aslında bu olay devletlûların öteden beri alışık olduğu bir üsluptu. İçlerinden birinin alenen bu lafı etmesi diğerlerinin farklı fikirde olduğu anlamına gelmiyor. Fakat onlar biliyorlar ki gösterilen tepki karşısında o kişiyle aralarına mesafe koymuş görünmek ve içlerinden atmak zorundalar. Egemenler halkı sürü kendilerini de çoban olarak görüyorlar. Osmanlı’dan bugüne devlet anlayışında halk sopa ile güdülecek, emirlerle yönetilecek sürüdür. Paşalar, beyler, ağalar, efendiler, reisler hep aynı kafada, hep aynı fikirdedir. Demokrasiden bahsederler ama “demokrasi bizim istediğimiz sınırlar içinde kalsın, demokrasi yalnız bize olsun” derler. Ezilen halkın söz hakkı olmasını istemezler, konuşmasına, itiraz etmesine, haklarını istemesine tahammül edemezler.
Geçmişten günümüzde bolca örnekleri olan bu anlayışın temsilcilerinden biri de Erdoğan’dır. Yardım isteyen halka, iş isteyen işçilere, tedavi olmak isteyen hastalara, barış isteyen analara, soru soran muhabirlere, muhalif politikacılara nasıl hitap ettiği biliniyor… 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak isteyen işçilere “ayaklar baş olmaz” diyerek efendilik taslamıştı. Soma maden katliamında “bu işin fıtratında var” diyerek kitlesel ölümleri normalleştirmişti.
Asyatik geçmişten günümüze gelen bu anlayış, kutsal devleti ve onun memurlarını eleştirilemez, sual sorulamaz bir dereceye yükseltmiştir. Devletler ve hükümetler, ellerinde tuttukları yasa yapma, yargılama, yönetme yetkisini halkın tepesinde boza pişirme aracına dönüştürmüşlerdir. Fakat köprülerin altından çok sular aktı ve halkın tepesinden çokları gelip geçti. Günümüzde yaşanan derin kriz, ezilen kesimlerin her türlü baskı ve yasağa rağmen sokaklara çıkıp taleplerini haykırmasının önünü açacak. Gelecek günler nice altüst oluşlara gebedir.
Korkma, Birlikten Sağlık Doğar
“Kaç O Virüslünün Yanından!”
- Gevrek “Susamlı Tavuk”
- Koronavirüs Sınıf Ayrımı Yapmıyor mu?
- Salgında İşçi Sağlığı Hiçe Sayılıyor!
- Patrondan Covid-19 Önlemleri
- Koronavirüsle Geçirdiğimiz 9 Ayın Bilançosu
- Maskeye Emanet Edilmiş İşçi Sağlığı ve İşten Atmaların Yeni Bahanesi Maske
- Patronlar Koronavirüsü Tepe Tepe Kullanırken Asıl Faturayı Biz İşçiler Ödüyoruz
- Şantiyede Sözde Korona Önlemleri
- Hayat Eve Sığar mı?
- İşçi Sınıfıdır Bizim Asıl Ailemiz
- Bakan’a mı İnanalım Yaşadıklarımıza mı?
- Adımız Koronalıya Çıktı!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Sözde Pandemi Önlemleri ve Küresel Açlık
- “Hijyene Dikkat Edin Ama Fazla Su, Sabun, Peçete Harcamayın”
- “Yeni Normal” Koşullarında Öğrencilerin Sınav Maratonu
- Gebzeli İşçiler Koronavirüsün İşçiler Üzerindeki Etkilerini Anlatıyor
- Gebzeli İşçiler Yeni Normali Değerlendiriyor
- Koronavirüsle Yaşamayı Öğrenmeli miyiz?
- Yağlı Ekmekleri Ballandı!
Son Eklenenler
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...