Buradasınız
Midye Çıkaranların Çilesi
Maltepe’den bir UİD-DER’li
Maltepe-Bostancı sahilinde yaptığım bir yürüyüş esnasında midye toplayıcılarının nasıl çalıştıklarına şahit oldum. Sokaklarda ve lokantalarda gördüğümüz midyelerin hangi şartlar içinde toplandıkları çok ilgimi çekti.
Sonradan Mardinli olduklarını öğrendiğim bir aile, sahil kenarında midye topluyordu. Yanlarına yaklaştığımda kayaların arasından denizin içine daldırdıkları dev bir çatalı andıran bir aletle midye çıkarttıklarını gördüm. Bu işi yapmak için denizin içine girmeleri gerekiyormuş. Bu Aralık ayında deniz buz gibi olmuştur diye düşündüm.
Suların çekildiği şu sıralar midye daha kolay çıkartılıyormuş. Normalde denizin içine yani daha derinlere gitmek gerektiğini söyledi midye toplayanlar. Böylesi durumlarda dalgıç kıyafeti giyerek suya giriyorlarmış, ama eminim kötü maddi imkânlarıyla alıp denize girdikleri o kıyafet profesyonel bir kıyafet değildir.
Midye toplayan arkadaşın anlatımına bakılırsa “otuz kuruşa” satılan bu midyeler oldukça zahmetli bir süreçten geçiyor. Üstündeki beyaz lekeler gitsin diye bıçakla iyice temizleniyormuş. Tek tek temizlenmesi, içine pilav konması vs. Toplanmadan önce olduğu gibi sonrasında da zahmetli bir el emeği gerekiyor.
Sahilde dikkatimi çeken bir diğer şey de, kimi insanların kedilere, köpeklere verdiği değer oldu. Evet, hayvanları sevmeliyiz, onları korumalıyız. İthal “Whiskas” marka mama taşıyan, kayalıkların arasına kediler soğuktan etkilenmesin diye yuvalar yerleştiren insanlar, bu Mardinli midye toplayıcı ve satıcısı aileyi hiç görmüyorlardı. Bu durumu anlamak çok ama çok güç. Bu görmezden gelmenin sebebi bu işleri yapanların yoksul ve Kürt kökenli kişiler olmaları mı diye düşünmeden edemiyor insan! İnsanların kafasına enjekte edilen milliyetçi zehir her yerde kendini gösteriyor.
En kötü, en sağlıksız, en tehlikeli işlerde genelde Kürt kökenli insanların çalışması devletin uyguladığı göç ettirme politikalarının bir sonucudur. Büyük şehirlere göç eden veya etmek zorunda bırakılan Kürtler buralarda düşük ücretlerle en olumsuz şartlarda çalışıyorlar; örneğin kot taşlama, inşaat, tersane, yol yapımı vb. işlerde.
Bizler yükselttiğimiz örgütlü mücadeleyle, yeni, özgür, insani bir dünyayı bütün ülkelerin işçileri ve halkları için inşa edeceğiz.
Her yerde hazır ve nazır
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...