Buradasınız
Tema İstanbul’un “Ayağa Kalkan” İşçileri Anlatıyor
Bize kendinizden, işyerinizde yaşadığınız sorunlardan bahseder misiniz?
İ.E: Yaklaşık bir aydır yemeklerden kaynaklı hastalıklar yaşıyoruz. Sağlık koşullarımız çok kötü. İşyerinde uzun süredir salgın hastalık var. Bu, yemeklerden ve çevrenin kirli olmasından kaynaklanıyor. Yaşadığımız sorunlar sadece yemeklerle ilgili değil tabii ki. Uzun iş saatleri ve düşük ücretler de en büyük sorunlarımızı oluşturuyor.
A.A: Arkadaşın dediği gibi sorun sadece yemeklerle sınırlı değil. Bazı sosyal haklarımızın kısıtlanması sorunu da var. Meselâ ben asgari ücretle çalışıyorum resmi olarak. Fakat patron bankaya yatırdığı paranın bir kısmını elden geri istiyor, yani kesiyor.
M.K: Kantin fiyatları da çok pahalı. Dışarıda 3 liraya aldığın şey içerde 5 lira. Neredeyse aldığımız ücretin yarısını kantine bırakıyoruz.
Peki, bugün neler yaşandı Tema İstanbul’da?
M.K: Çalışma koşullarımız çok kötü olduğu için bugün bir protesto yaptık. Protestomuzun amacı yaşam koşullarımızın iyileştirilmesi. Bugün yemeğin içinden yabancı atıklar çıktı. Bu yüzden işçiler tepkisini gösterdi. Daha önce de benim yemeğimin içinden yabancı bir madde çıkmıştı. Ben de kimseye göstermeden yemeğimi çöpe boşaltmıştım. Arkadaşlarımın midesi bulanmasın, rahatça yemeklerini yesinler diye. Ama bugün gördük ki bu hata hâlâ devam ediyor. Benim yaşadığım olay, bugün de başka bir arkadaşın başına geldi. Her şey bir yere kadar, her şeyin bir sınırı vardır! Bugün sinir küpünü aştık o yüzden buna karşı çıktık.
İ.E: Tema İstanbul’da işçilerin yaşadığı birçok sorun var. Bu sorunları dile getirmek için bugün işçi arkadaşlarla tepkimizi ortaya koyduk. Bugün yaşadığımız olay yemekhanede başladı. Bir arkadaşımızın yemeğinin içinden kurt çıktı. Sağlıksız yemekler veriyorlar. Bu yemeğin parası zaten bizden kesiliyor. Belki bugün yaşadığımız olay yemekle başladı fakat yemek bu işin bir parçasıydı, taşeron sisteminin yarattığı sorunlar da var. Tema İstanbul’da 25 tane taşeron şirket var. Bu taşeron şirketlerin her birinin 3-4 tane alt taşeronu var. Yani taşeronun taşeronu var. Bugün yemekten kurt çıkmasıyla bu gibi diğer sorunlarımızı da dile getirmiş olduk. Bugün yemekhanede başlayan eylemimiz yol kesme eylemiyle devam etti. Sorunlarımız devam ederse farklı eylemler de yapabiliriz.
A.A: Daha önceden yaşanan sorunlar bugünkü kadar yayılmamıştı. Yemeğin içinden kurt çıktığı zaman yemekhanenin içinde başladı olay, bir kargaşa çıktı. Oradan kamp alanına sıçradı ve yavaş yavaş yola taştı. Daha önce de yemeklerden sık sık şikâyetler oluyordu. Biz iş güvenliği elemanı olduğumuz için işçi arkadaşlar bize soruyorlardı; “bu yemeklerin düzelmesi konusunda ne yapabilirsiniz?” diye. Biz de bildiriyorduk yetkililere ama kimse kulak asmıyordu. Bu mesele pimi çekilmiş bomba gibi patlamaya hazırdı zaten. Bugün de patladı.
Sizler Tema İstanbul inşaatında çalışırken bir yandan da iş güvenliğinden sorumlu bulunuyorsunuz. İş kazaları, iş cinayetleri işçilerin en yakıcı sorunlarından birisi. Her ay yüzlerce işçi ölüyor. Geçtiğimiz gün Torunlar İnşaat’ta 10 işçi kardeşimiz hayatını kaybetti. İş cinayetlerinde ölen işçilerin büyük bir kısmını inşaat işçileri oluşturuyor. Bu iş cinayetleri sizleri nasıl etkiledi?
İ.E: Soma ve Torunlar İnşaat’ta meydana gelen iş kazaları tabii ki bizi çok olumsuz etkiledi. Sonuçta oralarda ölen işçi kardeşlerimizin başına gelen şeyler, yarın bir gün bizim de başımıza gelecektir. İş güvenliği önlemleri kâğıt üzerinde var ama uygulamada çok az. Bu iş cinayetlerinin en büyük nedeni de bu. Bir işçiye iş güvenliği eğitimi verilmesi yerine cezalar veriliyor. Avrupa’nın en büyük konutları Tema İstanbul’da, 4 bin işçinin içinde saysan 50 tane iş güvenliğinden sorumlu işçi yok. Bu 50 işçi ne yapabilir? Resmi olarak da iş güvenliği işçisi değiliz, sadece prosedür olarak kağıtlara imza atıyoruz. Eğitim dahi almadık. Sadece 20 metrekarelik bir odada, bir uzman 15-20 dakikalık bir konuşma yaptı esprili bir dille ve gitti. Biz de yarım saat içinde iş güvenliği çalışanı olarak sahaya çıktık. İş güvenliği uzmanları var. Bu uzmanların kontrolünde iş güvenliği formenleri var. Bu formenlerin farkı sadece 3-5 ay deneyim kazanmış işçilerden oluşması. İSG uzmanları bu formenleri sahaya sürüyor, önlemleri bu formenlerin almasını istiyor. Hâlbuki kendisinin işyerini denetlemesi gerekiyor, bu gibi yaşanan sorunlardan dolayı iş kazaları önlenemiyor.
M.K: İşyerimizde İSG elemanı olarak çalıştığımızdan beri bu meselelere daha çok dikkat etmeye başladık. Şu an çalıştığımız firmada biz İSG elemanıyız fakat resmi değil. Kartımızda işçi olarak yazıyor. Çalışırken başımıza bir felâket gelse yarın bir gün söyleyecekleri şey “İSG elemanı değildi, onun görevi olmadan, ona söylenmeden bu işe verilmiş. Hata bizde değil, onda” diyebilirler. İnsanlar öldükten sonra bir şeyler yapıyorlar. İnsanlar ölmeden bir şeyler yapılmalı ki bir işe yarasın.
UİD-DER olarak, işçilerin en can yakıcı sorunlarından biri olan iş kazalarına karşı bir imza kampanyası yürüttük. “İş Kazaları Kader Değildir, İşçi Ölümlerini Durduralım!” adıyla yürüttüğümüz kampanyamızla 100 binden fazla imza topladık ve emekten yana milletvekilleri aracılığıyla Meclis’e teslim ettik. İşçi ve emekçilerin duyarlılıklarını arttırmayı amaçladık. Bu kampanyayı duymuş muydunuz?
İ.E: Tabii ki toplanan ve Meclis’e sunulan imzalardan haberimiz var. Bunu UİD-DER’den öğrendik. UİD-DER’in bu tür çalışmalarının olduğunu da biliyoruz. İşçiler için çok güzel çalışmalar yapıyorsunuz. Bu yüzden biz bugün olay yaşandığında direkt olarak UİD-DER’e geldik ve UİD-DER’li işçi arkadaşlarla sorunlarımızı paylaştık.
A.A: UİD-DER’e gelmeden önce haberim yoktu. 100 bin imza toplanmasından, Meclis’e sunulmasından haberim yoktu. UİD-DER’li arkadaşlarla tanıştıktan sonra sadece bu değil pek çok hakkımı öğrenmeye başladım.İşçi Dayanışması gazetesini okuyarak bunları öğrendim. Bu çok güzel bir şey. Bu yüzden teşekkür ederim.
Biz de bugün derneğimizi ziyaret ettiğiniz için sizlere teşekkür ederiz. Son olarakİşçi Dayanışması aracılığıyla işçilere nasıl seslenmek istersiniz?
İ.E: Ben son olarak bir şey söylemek istiyorum: Biz işçiler olarak bulunduğumuz her ortamda işçi arkadaşlarımızla bir araya gelmeliyiz. Toplantılar, eğitimler yapmalıyız. Örgütlenmeliyiz! Henüz geç değil. Sorunlarla karşılaşmamak için bulunduğumuz her işyerinde örgütlü olmamız gerekiyor. Biz işçiyiz, biz istedikten sonra her türlü hakkımızı alabiliriz. Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği!
Somalı Madencilerin Anısına
Sermaye Düzeni Can Almaya Devam Ediyor
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Malatyalı Kadın Tekstil İşçisi İle Deprem ve Kadın İşçiler Üzerine Söyleşi
- Nilgün Soydan ile Kemal Türkler Söyleşisi
- Genel-İş İzmir 8 No’lu Şube Başkanı Gümüştekin ile Söyleşi
- İş Güvenliğimiz İçin 1 Mayıs’ta Sınıfımızın Saflarındayız
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- Bir Afgan Göçmen İşçiyle Söyleşi: “Ölmek ya da Özgürce Yaşamak”
- Ekmekçioğulları İşçileri ve Anadolu Şube Başkanı Deniz Ilgan’la Direniş Üzerine
- Söz Hakları İçin Direnen Ekmekçioğulları İşçilerinde
- Trelleborg İşçileriyle Grev Üzerine Söyleşi
- Cargill İşçileriyle Sohbet
- Patronlar Saldırıyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Patronun Grev Kırıcılığına ve Jandarma Saldırısına Rağmen Lezita Grevi Sürüyor
- Durak Tekstil İşçileriyle Dayanışma Etkinliği
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Perfetti’de Baskılar da Direniş de Devam Ediyor!
- Akkuyu Nükleer Santrali Şantiyesi İşçileri İş Bıraktı
- Hakları İçin Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- Ücret Gasplarına, İşten Atmalara ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Gates Endüstriyel Metal Kauçuk’ta Grev Başladı
- Ekol Ofset ve Aunde Teknik’te Sendika Düşmanlığı
- Patiswiss’de Sendika Düşmanlığı Protesto Edildi
- Durak Tekstil İşçilerine UİD-DER’den Dayanışma Ziyareti
- Erciyas Grevini Ziyaret Ettik
- Esitaş İşçileri Sendikalı Olma Hakkını Mücadeleyle Kazandı
- Antep’te Düşük Ücret Dayatmasına Karşı İş Bırakma Eylemleri
- İşçiler Patronların Düşük Ücret Dayatmasına Boyun Eğmiyor
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
- Daha Yüksek Ücret İçin İşçi Eylemleri
- Erciyas Çelik Boru İşçileri Grevde
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...