Buradasınız
“Sizi Çok İhmal Ettik”
Gebze’den bir kadın petrokimya işçisi

Ben bir otomotiv yan sanayi işçisiyim. Çalıştığım işyeri yaklaşık 4 yıldır faaliyette ve dünya çapında firmaların iç aksesuar parçalarını üretiyoruz. Fabrikada iki buçuk senedir çalışıyorum. Fabrika geliştikçe, biz daha çok ürettikçe ücretlerimiz azalıyor.
Geçtiğimiz hafta işyerimizde bazı vardiyalarda tepkiler büyüdü. Düşük ücretler nedeniyle topluca iş bırakmak istiyorduk. Ancak bunun önünde bazı engeller vardı. Enjeksiyon bölümündeki arkadaşlarımız montaj bölümündeki arkadaşlarımıza kötülenmiş, patron temsilcileri enjeksiyoncular için “onlar ne çalışıyor ki, siz daha önemli işler yapıyorsunuz” demişti. Bunun nedeni sevkiyata hızlı mal yetiştirmeleri için montajdakileri ikna etmekti.
İşveren vekillerinin kendi çıkarları için aramıza nifak tohumları ekmelerine izin vermemek için soyunma odalarında ve yemek molalarında vardiyamızdakilerle konuştuk. “Madem hepimiz ücretlerimizden şikâyetçiyiz, neden topluca bunun düzeltilmesini istemiyoruz ki?” diye sorduk. Bir toplantı yapmamız gerektiğini anlattık. Arkadaşlarımız “iyi de kimse gelmez ki” dediler. Biz de “sen geliyor musun, sen konuşacak mısın?” dedik. Birçok arkadaş “tamam ben konuşurum ama herkes konuşsun” dedi. Böylelikle 2 gün içerisinde vardiyalarla toplantılar yapıldı ve ilk toplantıda ne kadar kararlı olduğumuz anlaşıldı.
Toplantıyı oldubittiye getirmeye çalışan insan kaynakları ve üretim şefi tepkilerin ciddiyetini görünce söze bizi çok ihmal ettiklerini ama bundan sonra bizimle daha sık ilgileneceklerini söyleyerek başladılar. Lafı uzattıkça uzattıkları, uzun cümleler kurdukları için lafın arasına zorla girdik. Bizi oyalayıp, haklı öfkemizi yatıştırmak isteseler de biz zorla söze girip şikâyetlerimizi sıraladık:
Mutfak işçisi ile tuvalet ve genel temizlik işçisinin ayrı olmasını istiyoruz.
Ucuz ve bozuk yemekler yediğimiz için birçok işçi arkadaşımız açlıktan bayılıyor. Bu durumdan dolayı yemeklerin ya da yemek şirketinin değişmesini istiyoruz.
Gece vardiyalarında her gün bir işçi idari baskılara ve strese dayanamayıp bayılıyor. Bize karşı her birinin davranışlarını düzeltmesini istiyoruz. Çünkü biz işçiyiz saygıyı hak ediyoruz.
Acil sağlık sorunları ve iş kazası vakalarına karşı fabrikada bir aracın hazır bulunmasını istiyoruz.
Şikâyetlerimiz üzerine patron vekilleri “servisler bekliyor” bahanesi ile toplantıyı kısa kesmek istediler. Artık toplantıların sık sık yapılacağını ve yılbaşında güzel bir zam yapacaklarını söylediler. Bunun üzerine bir arkadaşımız “ben neredeyse iki yıldır çalışıyorum, yeni gelen elemanla aynı maaşa çalışıyorum, neden kıdem farkımı vermiyorsunuz?” dedi. İşveren vekili bozularak “bu buranın konusu mu sence? Gel yukarıda konuşalım bu meseleyi” dedi. İşveren vekilleri köşeye sıkışacaklarını anlayınca apar topar servisi bahane ederek kaçtılar. Toplantı yarım saat sürdü. Oysa bize her gün 8 saat, 12 saat işkence ediyorlar. Biz onların kahrını uzun saatler çekmiştik. Geri çekilmedik çünkü onurumuza dokunmuştu şimdiye kadar biz işçilere yaşattıkları.
Biz şu günlerde güzel bir dayanışmanın kıpırtılarını hissettik. Birçok arkadaşımız söz alamadıkları için öfkeli ve yeniden toplantı istiyoruz. Öyle yakın zaman değil haftanın ilk günü hemen istiyoruz. Her gün iş kazası yaşayıp hastaneye tedaviye bile götürülmüyoruz. Biz sorunlarımızı birkaç sene biriktirdik ama birbirimizi tanımıyorduk. Şimdi de çoğumuz birbirimizi tanımıyoruz ama birikenlerden bir ders aldık ve kaybedecek hiçbir şeyimiz yok. Kazanacağımız kocaman bir örgütlü gücümüz var. Yılbaşları gelip geçiyor, vaatler önümüzde yol olup uzuyor, yine her şey biz işçilerde bitiyor.
Toygun Eraslan’ı Kaybettik
Büyüyor
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- İzmir Çiğli Belediyesine bağlı Çibel’de çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Nisanda greve çıktı. İzmir Narlıdere Belediyesine bağlı Narbel’de de Genel-İş İzmir 4 No’lu Şube ile SODEMSEN arasında...
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...