Buradasınız
Sanayinin Can Damarı Gebze’de İşçi Olmak
Gebze’den bir kadın işçi
Gebze, onlarca organize sanayi bölgesi tarafından çevrelenmiş, otomotiv, plastik, makine, metal, kimya, ambalaj ve lojistik devlerinin faaliyet gösterdiği bir sanayi kenti. Limanlara, havalimanlarına, demiryollarına, E-5 ve TEM karayollarına çok yakın bir alanda kurulmuş olması patronların iştahını kabartarak bu bölgede yoğunlaşmalarına olanak sağlamış. Türkiye sanayisinin %15’inin Gebze’de üretildiği düşünülürse, Gebze için sanayinin can damarı, üretimin merkezi demek yanlış olmaz.
Sanayinin gelişimine bağlı olarak iş olanaklarının da artması, yıllar içinde Türkiye’nin dört bir yanından Gebze’ye işçi ailelerinin göç etmesini beraberinde getirmiş. Bugün yüz binlerce sanayi işçisinin çalıştığı Gebze’ye, her gün Kocaeli’nden İstanbul’a, Yalova’dan Bursa’ya binlerce işçi çalışmaya geliyor. Daha iyi bir iş, daha iyi çalışma koşulları ve daha fazla aş umuduyla Gebze’ye gelen işçi ailelerinin umutları, patronların sömürü dişlilerinde takılıp kalıyor.
Bugün pek çok işçinin asgari ücretle çalıştırıldığı Gebze’de, çalışma saatleri pek çok fabrikada 10-12 saate çıkmış durumda. Her geçen gün çalışma koşulları daha da ağırlaşıyor, işçiler taşeron firmalarda güvencesiz çalıştırılıyor, iş güvenliği önlemleri alınmadığı için uzuvlarını yitiriyor, hayatlarını kaybediyorlar. Gebze’nin meydanında yürüyen işçilere daha yakından bir baktığımızda kimisinin elleri sargı bezlerinin içinde saklı, kimisinin saracak bir parmağı bile kalmamış. Kimisinin yüzünde kimyasalların bıraktığı derin izler, kimisinde meslek hastalıkları. İşçiler tüm bunlara çocuklarına daha iyi bir yaşam olanağı sağlamak için, evlerini geçindirebilmek için katlanıyorlar. Geçindirebiliyorlarsa ne mutlu! Çünkü Gebze’de ev kiraları öylesine yüksek ki, maaşı bankadan çektiğimizde eve gidene kadar bir şey kalmıyor. Gıda fiyatları almış başını gidiyor. Üstelik aldığımız meyveye-sebzeye o kadar para ödememize rağmen, resmen zehir yiyoruz. Yanı başımızda Dilovası. Buranın Kanser Ovası olduğu artık su götürmez bir gerçek. Burada sanayinin çevreye verdiği zarar yıllar içinde öyle boyutlara ulaşmış ki, yeni doğan bebeklerde bile kanser belirtileri ortaya çıkıyor.
Ford, Arçelik, Siemens, Bilim İlaç, Anadolu Cam, Trakya Cam, Polisan Boya, Yücel Boru, Autoliv, Kent Gıda, Ülker… Gebze’deki sanayi devlerini saymakla bitmez. Bu devler Gebze’yi adeta ucuz işçi cennetine, bir sömürü havzasına dönüştürmüş durumda. Sermayelerinin gelişimini ve geleceğini her şeyin üstünde tutan patronlar, Türkiye’nin en büyük meslek liselerini bu bölgede açtırmış. İhtiyaç duydukları nitelikte işçileri bu okullarda yetiştirirken, geleceğin işçilerinin zihinlerini çarpıtmaktan, kendilerine itaatkâr işçiler yetiştirmekten geri durmuyorlar. Bir de madalyonun diğer yüzü var. Sanayi sitelerindeki atölyelerde çalıştırılan, bedeni 15-16 yaşında ama erken yaşta çalışmaktan elleri-yüzleri çoktan işçileşmiş çocuk işçiler.
Patronlar için sömürünün ana merkezlerinden biri haline getirilen Gebze, biz işçiler için de çok büyük bir öneme sahip. İşçi sınıfının tarihine baktığımızda Gebze’de işçilerin kuşaktan kuşağa mücadeleyi yükselttiğini görüyoruz. 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi’nde fabrikalarda üretimi durdurup meydanlara akan işçilerin, metal grevlerini örgütleyen işçilerin mücadele yolu yolumuzu aydınlatmalıdır. İşçi sınıfının mücadele geleneğini içinde barındıran Gebze, bugün hâlâ sendikalılık oranlarının diğer sanayi havzalarına göre daha yüksek olduğu, işçilerin hak arama mücadelesinde giriştikleri grevlerin ve direnişlerin daha yoğun yaşandığı bir bölge. İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sınıf tarihimizi bizlere öğretmekte, direnişlerle grevlerle dayanışmayı yükseltmekte, işçilerin can yakıcı sorunlarına sahip çıkmakta, işçileri sınıf temelinde örgütlemekte. Biz işçilerin ihtiyacı tam da bu değil mi? Ya sömürü cennetine dönüştürülen sanayinin can damarı Gebze’de patronların özgürce sömürdükleri bir işçi olacağız. Ya da sanayinin can damarını örgütlü gücümüzle biz elimizde tutacağız.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...