Buradasınız
Zamların Kurbanları
Kocaeli’den bir kadın metal işçisi
Geçtiğimiz günlerde iki genç insan hayatlarının baharında hayat pahalılığına kurban gitti! İnsanın sinirleri tavan yapıyor böyle bir durum karşısında. Bu haberi duyduğumda içimden çok şey saydım. İstanbul Bağcılar’da askerden izne gelen iki amcaoğlu Orhan Özçelik ve Yunus Özçelik. Akrabalarının evinde kalıyorlardı. O ay doğalgaz faturası fazla geldiği için evde artık kömür sobası kullanılmaya başlanmıştı. İki gencecik insanı hayattan, sevdiklerinden, hayallerinden koparan yüksek doğalgaz faturası oldu. Biz işçilerin kaderi mi hep böyle zamansız ölmek? Patronların sömürü düzeni yüzünden ölmek kaderimiz mi?
Patronlar ve onları temsil eden hükümet yetkililerinin gözleri, yaptıkları vurgunlara rağmen yine de doymak bilmiyor. Meclisten patronların lehine her gün yeni torba yasalar geçiriliyor, o da yetmiyor vekiller kendileri için kıyak emeklilik, maaşlarına uçuk zamlar yapıveriyorlar. Hal böyleyken biz işçilere ise bunca talandan sonra sadece kırıntılar kalıyor.
Biz işçilere reva görülen hayat sadece 941 liralık. Bu nasıl bir vicdandır ki bile bile zenginlerin ekmeğine yağ sürmek için yoksulların kaşığındakini çalıyorlar. İnsanları yoksulluk yüzünden ölüme gönderiyorlar. Ödediğimiz onca vergi insanca yaşayabileceğimiz koşullar için kullanılmıyor. Her şeye zam gelir ama işçi ücretlerine kırıntıdan bile az bir zam yapılır. Yani tabir yerindeyse kardeşlerim, kendi yedikleri yemeğin tozu bile düşmüyor bizlere.
Elektriğe, suya, doğalgaza her ay adeta otomatiğe bağlanmışçasına zamlar yapılıyor. Hele ki kış aylarında en büyük sıkıntımız ısınma sorunu oluyor. Birçok aile yüksek doğalgaz faturalarından dolayı soba kullanmak zorunda kalıyor. Ve ne yazık ki bunun birçok aile için çok acı sonuçları olabiliyor. Hepimizin belini büken ve ay sonunu nasıl getireceğimizi kara kara düşündürten yüksek faturalar iki kardeşimizin canını aldı. Asgari ücretle yaşamaya çalışan bir işçi her ay 200-300 lira doğalgaz faturası ödediğinde zaten o ay aç kalmış oluyor. Biz işçiler böyle haksız nedenlerle erken yaşta hayatlarımızı kaybediyoruz. Her gün iş kazalarının acı haberleri içimizi kavururken bir de böylesine çektiğimiz acılar ekleniyor bunlara.
Başımıza gelenlerin nedenleri çok açık. Soba gazından zehirlenip ölen zengin var mı? Onların çocukları kıymetli de bizimkiler kıymetsiz mi? Daha fazla canımızın yanmasını beklemeyelim. Birlikten kuvvet doğar. Biz ezilen sömürülen işçi ve emekçileriz. Biz çözümü “bu sefer de buna oy verelim belki iyi olur” deyip bekleyenlerden olmayacağız. Bizler bu sorunların acısını çekenler olarak birlikte mücadele ederek bu acılara son vereceğiz.
Fıtratında Ölüm Olanlara
Sarıgazi’de 8 Mart Etkinliği
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...