Buradasınız
Tuzla’da İşçi Ölümleri Devam Ediyor
Tuzla tersanelerinde iş cinayetlerinin ardı arkası kesilmiyor. 14 Ocakta Onur Bayoğlu, 4 Şubatta Metin Turan, 12 Şubatta Cevat Toy ve tam iki gün sonra da Mikail Kavak patronlar kâr hırsının kurbanı oldu.
Kapitalistlerin kâr hırslarının neden olduğu iş cinayetlerinin artık son bulması ve bu cinayetlerin sorumlularının yargılanması için tersane işçileri Dearsan Tersanesi önüne kara tabutla yürüdü ve Limter-İş sendikası bir basın açıklaması yaptı. Basın metnini okuyan Cem Dinç, kazaların tesadüf olmadığını, artık vahşete dönüştüğünü belirtti. Patronların tersane işçilerine kapılarındaki kedi, köpek kadar dahi değer vermediğini söyleyen Dinç, “biz onların ne kedisi, ne de köpeğiyiz; biz insanız. İnsanca yaşamak istiyoruz” dedi. Tersanelerin adeta askeri bölgeye çevrildiğine dikkat çeken Dinç, tersanelerin neden basına kapatıldığını ve sendikanın tersaneleri inceleme ve izleme komisyonu kurulması ve ona denetleme yetkisi verilmesi talebinin neden kabul edilmediğini sordu ve bu sorunun yanıtını şöyle verdi: “Çünkü yasadışı ve kuralsız çalıştırıyorlar ve korkuyorlar.” Acilen, iş cinayetlerinin en büyük nedeni olan uzun çalışma süresinin yasal sınırlara çekilmesi, tersanelerde ağır ve tehlikeli işkolları yönetmeliğinin uygulanması talebinde bulunuldu.
Basın açıklaması sırasında “İşçiler birleşin ölümleri durdurun”, “İşçiler burada, hükümet nerede”, “Kaza değil, bu bir cinayet”, “Artık ölmek istemiyoruz” sloganları atıldı. Ayrıca “Faruk Çelik yedi ayda 15 ölü suçlu kim”, “İnsanca çalışmak insanca barınmak için mücadele edelim”, “Taşeron sistemine hayır” dövizleri taşındı. İşçileri ilgilendiren basın açıklamaları, grevler ve direnişlerde göremediğimiz burjuva medyası, ölümlerin arttığından olsa gerek bu kez basın açıklamasına gelmişti.
Basın açıklamasının yapıldığı Dearsan Tersanesinin girişi devletin kolluk kuvvetleriyle yoğun bir “güvenliğe” alınmıştı. Bu yetmezmiş gibi bir de içerideki özel güvenliklerin sayısı artırılmıştı. Tüm bunlar bizlere gösteriyor ki, bizleri her gün can güvenliğimiz olmadan, sabahın erken saatlerinden akşama kadar saatlerce çalıştıran, ölüme bile bile sürükleyen ve utanmadan tüm bunların nedeninin biz işçilerin cahilliğinden kaynaklandığını söyleyen bir avuç asalak tersane patronu, tersane işçilerinin sahip oldukları güçten korkuyorlar. Kapitalizmin o vahşi doğası her gün kendini bir kez daha gösterirken, ölümler bu kadar artarken, tersane işçilerinin “artık yeter” deyip işi durdurmalarından ve ayağa kalkacaklarından korkuyorlar. Unutmayalım ki işçiler bir kez ayağa kalktığında kimse durduramaz onları. Bizler yaşadığımız, çalıştığımız koşulları, ancak sahip olduğumuz güce güvenip örgütlenirsek değiştirebiliriz ve ölümleri durdurabiliriz. Kurbanlık koyunlar gibi korkarak ölümü beklememeliyiz! Bu vahşete artık dur demeliyiz!
2008’e Girerken…
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
Son Eklenenler
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...