Buradasınız
Morrison Şirketi ve Amerikalı Sendikacı John Thalmayer
Pendik’ten bir işçi

Can Şafak’ın kaleme almış olduğu “Morrison’un Yapı İşçileri” adlı kitapta sermaye sınıfının tıynetini anlatan çarpıcı örnekler yer almaktadır. Devletin tepesindekilerin kimlerden yana olduklarına, söylemlerindeki “sıkı” milliyetçiğe karşın, pratikte yabancı sermayeyle nasıl kol kola girdiklerine şahit oluyoruz. Verilen örnekler her ne kadar 1960-1965 yılları arasında Ereğli’de geçiyor olsa da bugün hâlâ güncelliğini korumaktadır.
Amerikalı John Thalmayer, 1962 yılında Türkiye’ye gelmiş ve Uluslararası Hür İşçi Sendikaları Konfederasyonu temsilcisi olarak aktif bir şekilde sendikal çalışmalara katılmıştır. Henüz nüve halinde olan sendikal çalışmaların ilerletilmesinde rol üstlenmiştir. İşçilere mücadele deneyimleri aktararak, birlikte daha güçlü hareket edebilmeleri için yol göstererek protesto eylemlerinin örgütlenmesinde aktif olarak görev almıştır. 3 Mayıs 1962’de Yapı-İş Federasyonunun örgütlediği ve Thalmayer’in de öncülük ettiği 5 binin üzerinde işçi, kısa süreli çalışmayı ve işsizliği protesto etmek üzere Meclise yürüdü. “Açlar Yürüyüşü” olarak tarihe geçen bu eylemde işçiler barikatları yararak Meclis’in kapısına dayanmıştı. Eylemin içinde yer alan İsmet Demir, içerdeki milletvekillerinin Meclis’in arka kapısından özel arabalarına altışar yedişer kişi binerek kaçtıklarını yazar.
Ekonomik taleplerle başlayan eylemde artık “İnönü istifa”, “Ecevit istifa” sloganları atılır olmuştur. Öfkeli kitlenin taleplerini dinlemek üzere Meclis ve Senato Başkanı 20 kişilik bir temsilci grubunu kabul etmek zorunda kalır. Olaylar basında; “Açlık Dün Meclis Kapısına Dayandı”, “İşsizler ‘Ekmek’ diye Bağırdı” manşetleriyle yer alır. Bundan birkaç ay sonra yapılacak olan “Büyük Ereğli Mitingi” hazırlık çalışmalarında da afişleri ve yazıları hazırlayan, aktif olarak görev alan yine John Thalmayer’di. Amerikan sermayesine ait olan Morrison şirketindeki sefalet koşullarını teşhir etmesiyle birlikte Thalmayer, dikkatleri daha da üzerine çekmiştir. Mitingden birkaç gün sonra, Ereğli’de yapı işçilerinin direnişi sürerken, hükümet John Thalmayer’in ikamet izin süresini uzatmayarak 24 saat içerisinde sınır dışı edileceğini bildirir ve Thalmayer sınır dışı edilir.
“Morrison mümtaz bir şirkettir” diyen dönemin Çalışma Bakanı Ecevit, işçi sınıfının safında yer alan ve emeğin kavgasını veren Thalmayer’i sınır dışı ederek menşei ne olursa olsun sermayenin çıkarlarına hizmet ettiğini kanıtlamıştır! Burjuvazi ve onun temsilcileri için asıl mesele mevcut düzenlerinin devam etmesini sağlamaktır. Temel gayeleri kârdır. Türkiyeli işçilerin çalıştığı ve Amerikan sermayesine ait olan Morrison’da, Amerikalı sendikacı John Thalmayer emeğin yanında yer almış ve o temelde çalışma yürütmüştür. Dolayısıyla bizi birleştiren milletimiz, dilimiz, hangi dine inandığımız değil hangi sınıfta yer aldığımızdır. Birlikteliğimizi oluşturan ve bizleri tüm farklılıklarımızın üzerine çıkartan işçi sınıfına mensup olmamız, işçi kimliğimizdir. O yüzden yapay ayrımları aşarak ve el ele vererek emeği özgürleştireceğimiz yarınlara birlikte yürüyelim.
- Netaş Grevi İlham Vermeye Devam Ediyor
- Derby’den Özak’a Sendikalı Olma, Sendika Seçme Hakkı
- Dünya İşçilerinin Jones Ana’sı
- Kemal Türkler’in Mücadelesi ve Bugüne Mirası
- Kemal Türkler ve Mücadeleci Sınıf Sendikacılığı
- MESS Grevlerinin 45. Yılında Metal İşçilerinin Mücadelesini Hatırlamak
- 30. Yıldönümünde Zonguldak Madencilerinin Uzun Yürüyüşü
- Tütüne Emek Veren Kadın İşçiler Anlatıyor
- Netaş: Yasaklara Rağmen Başarıya Ulaşan Grev!
- Eylül 1976: İşçilerin DGM Direnişi
- Bir Devir ve Bir İşçi Lideri: Kemal Türkler
- İki Farklı Dönem, İki Sözleşme ve İki Bildiri
- Maden-İş MESS’in Oyunlarını Nasıl Boşa Çıkarttı?
- Kavel’den Bir Anı, Geçmişten Bir Miras
- Maden-İş’teki Gömleğin Sırrı Neydi?
- “Bölge’ye Gidince Annemle Barıştım”
- “Baba İşveren” İmajı İle Mücadele
- “Kadın İşçiler Zampik-İş’e Aldanmadı”
- Maden-İş Karşısında MESS’in İzlediği Yol
- Maden-İş İşçilerle Bağını Nasıl Geliştirip Güçlendirdi?
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...