Buradasınız
Madenlerden Denizlere Sermayenin Kâr Hırsı Can Alıyor

Patronların kâr hırsıyla iş güvenliği önlemlerini almamaları yüzünden işçiler madenlerde, inşaatlarda, tersanelerde, fabrikalarda, yollarda canından oluyor. Siyasi iktidar maden patronlarına ekonomik teşvikler verip olur olmaz her yere maden açılmasını sağlayarak, iş güvenliği önlemlerinin alınmadığı, kaçak çalışan, sigortasız, göçmen işçi çalıştıran madenleri görmezden gelerek iş cinayetlerinin doğrudan sorumlusu oluyor. Sonuçta madenler ölüm kuyuları olmaya devam ediyor. 23 Kasımda Siirt’in Şirvan ilçesinin Maden köyünde Cengiz Holding’e ait Eti Bakır maden sahasında yaşanan göçükte 2 işçi yaralandı, 3 işçi hayatını kaybetti. Sermayenin işçinin canını hiçe sayan vurdumduymazlığı denizlerde de can alıyor. 19 Kasımda Kafkametler kuru yük gemisi Zonguldak Ereğli Limanı yakınında mendireğe çarparak 12 mürettebatı ile battı. Deniz İşçileri Platformu yaptığı açıklamada yaşananları “baştan sona hukuksuzluğun, rüşvetin, liyakatsizliğin, mobbingin, insan canını hiçe sayacak şekilde çalıştırmanın, kasıtlı insan öldürmenin sonucu” olarak ifade etti.
Şirvan Eti Bakır’da 2 işçi hayatını kaybetti
23 Kasımda Siirt’in Şirvan ilçesinin Maden köyünde Cengiz Holding’e ait Eti Bakır maden sahasında yaşanan göçükte 2 işçi yaralandı, 3 işçi hayatını kaybetti. 2016 yılında da o dönem Ciner Holding’e ait olan aynı maden sahasında heyelan meydana gelmiş, 16 işçi hayatını kaybetmişti. Bu katliam için açılan dava 17 Kasımda sonuçlanmış, çıkan raporda heyelanın önlenebileceği belirtilmişti.
Eti Bakır maden sahasında 2 işçinin ölümüne neden olan göçük sonrasında DİSK Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu, Yönetim Kurulu adına bir açıklama yaparak şu verileri paylaştı: “1940’lı yıllardan günümüze 3 binden fazla madenci cinayete maruz kalırken, 100 binden fazla madenci yaralanmış durumdadır. AKP’li yıllarda ölen madenci sayısı ise İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi verilerine göre en az 1989 olmuştur. 1940’lardan bugüne çalışırken ölen madencilerin 3’te 2’si son 21 yıllık dönemde hayatını kaybetmiştir.” Açıklamada madenlerde art arda meydana gelen cinayetlerin nedenleri şu şekilde sıralandı: “6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası çökmüş sistemi düzenleyebilecek durumda değildir. Taşeron üretim ve güvencesiz çalışmanın sermaye açısından temel birikim olarak ele alındığı, kayıt dışı ekonominin yaygın olarak üretim sürecinde varlığını sürdürdüğü koşullarda mevcut yasanın uygulama, denetim ve yaptırım süreçlerinin etkisi kâğıt üzerinde kalmaya mahkûmdur. Genel olarak madenlerde devletin denetimi ya bulunmamakta ya da dikkate alınmamaktadır. Daha fazla üretimin getirdiği üretim zorlaması ve verimlilik politikası sonucunda İSİG önlemlerinin göz ardı edilmesi madencilik sektörünün temel düsturu olmuş haldedir. Kamu madenciliğinde dahi bu güvenliksiz ve güvencesiz çalışma biçimleri yaygınlaşmış durumdayken, özel sektör madenciliğinde koşullar daha vahim ve ölümcüldür.”
Kafkametler faciası da kaza değil cinayet!
Rusya Temryuk’tan İzmir Aliağa Limanına giden Kafkametler gemisi 19 Kasımda fırtına nedeniyle Karadeniz Ereğli Limanına demirledikten bir müddet sonra buradan ayrıldı. Kötü hava koşullarına rağmen limandan ayrılmasına neden izin verildiği bilinmeyen gemiyle, iç limandan çıktıktan kısa süre sonra irtibat kesildi. Karadeniz Ereğli askeri mendireğine sürüklenerek mendireğe çarpan gemi 12 mürettebatıyla battı. Bugüne kadar 4 denizcinin cansız bedenine ulaşılabildi.
Deniz İşçileri Platformu faciaya ilişkin yayımladığı açıklamada yaşananın kaza olmadığını, facianın göz göre göre geldiğini şu sözlerle ifade etti: “M/V Kafkametler ile aynı tarihte Ereğli’de ikiye bölünerek karaya oturan M/V Pallada gemisi tıpkı Kafkametler gibi çok yaşlı bir gemi olup aynı şekilde denetimlerden geçirilmiştir. M/V Pallada gibi gemiler nehir gemisi olarak geçmektedir. Bu tarz gemiler şiddetli fırtınalarda ve dalga tepelerinde kolayca kırılıp batmaktadır. Şu an Karadeniz’de M/V Kafkametler ve M/V Pallada gibi çok fazla gemi bulunuyor. Bu tarz gemilerin açık denizde seyretmesine izin verildiği sürece denizci ölümleri de artacaktır.”
Açıklamada arama kurtarma çalışmalarının da zamanında ve yeterli düzeyde yapılmadığı vurgulandı: “Türkiye devleti tüm bu süreçte yanı başında kurtarılmayı bekleyen denizcileri kurtarmadı. Tıpkı daha önce tehlike çağrısı gönderen M/V Arvin gemisinin batışını izledikleri gibi M/V Kafkametler gemisinin batışını da öylece izlediler. Kafkametler gemisinde bulunan 12 denizcinin kaybolduğu haberi verildikten sonra dahi Arama ve Kurtarma Operasyonuna (SAR) başlanmadı. 1 gün sonra bir denizcinin cansız bedeni kıyıya vurana kadar SAR yapılmadı.”
Deniz İşçileri Platformu açıklamasını mücadele çağrısıyla sonlandırdı: “M/V Kafkametler için adalet sağlanana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Herkesi deniz mücadelesini sahiplenmeye, haklarımız için mücadeleye çağırıyoruz. Yıpranmıyoruz, ölüyoruz. Kaza değil, kader değil, bu bir katliam. Kafkametler için adalet herkes için adalet!”
Davut Abiyi Misafir Ettik
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- İş Cinayetinde Ölen İşçiler Kusurlu Sayıldı
- Oba Makarna, ZSR, Amasra, Kartalkaya… İş Cinayetleri, Denetimsizlik, Teşvikler
- “Emekliler Yılında” 512 Emekli İş Cinayetlerinde Katledildi
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Amasra Katliamının 10. Duruşması Görüldü
- İş Cinayetleri Artıyor, Hayatımız İçin Mücadele Etmeliyiz
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- Kocaeli’de Oba Makarna’daki İş Cinayeti Eylemle Protesto Edildi
- Oba Makarna’da İş Cinayeti
- Soma Katliamı Davası: “Parasına Göre mi İşliyor Bu Adalet?”
- Torunlar Center Katliamının 10. Yılında Kâr Hırsı Can Almaya Devam Ediyor
- İşçi Sınıfı Örgütlü Olursa İş Cinayetleri Son Bulur…
- Desan Tersanesinde İş Cinayeti Protesto Edildi
- İş Cinayetinde Ölen Zafer Açıkgözoğlu Anıldı
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Hendek Katliamının Dördüncü Yılında Ailelerin Adalet Arayışı da Yası da Sürüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
- 12 Haziran: Kapitalizmin Çocuk İşçi Sömürüsü Büyüyor
- Soma’nın 10. Yılı: Unutmadık, Unutmayacağız!
Son Eklenenler
- İzmir’de belediye işçileri birbiri ardına greve çıkıyor. Narlıdere Belediyesi işçileri 6 Mayısta grev başlattı, bir gün sonra talepleri kabul edildi. Konak Belediyesi işçileri ise 7 Mayısta greve çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan...
- Bu 1 Mayıs’a kızım, torunum ve oğlumla katıldım. 1 Mayıs alanında çocuklarımın da yanımda olmasının heyecanımı ve mutluluğumu arttırdığını belirtmek isterim. Ben her yıl 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılıyorum ve her zaman çok heyecanlanıyorum.
- TÜPRAŞ Rafineri'de kendilerine haber verilmeden taleplerinin çok altında zam oranlarına ve 3 yıllık sözleşmeye imza atılmasına tepki gösteren işçiler üretimi durdurarak, yürüyüş yaparak sözleşmeyi protesto etti.
- Hiçbir şey siyaset üstü değildir. Ekmekten suya, yediğimiz peynirin kalitesinden oturduğumuz evin sağlamlığına kadar her şey siyasetin içindedir. İş cinayetlerini “kader” diye yutturanlar, depremleri de “fıtrat” diye anlatıyorlar.
- Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinde olan belediyeler ile petrokimya sektöründeki fabrikalarda birer birer grev kararları alınıyor. İzmir’de Narlıdere Belediyesi işçileri grevin ilk gününde kazanım elde ederken Konak Belediyesinde 7 Mayısta grev...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü mücadelesi 1889’dan önce başlamıştı. Ancak 1 Mayıs 1889’da, 8 saat çalışma, 8 saat dinlenme ve 8 saat canımızın istediğini yapma talebiyle kitlesel olarak alanlara çıkıldı. 1 Mayıs bu başkaldırının ve daha adil bir...
- Genel-İş Sendikası İzmir 6 Nolu Şubenin örgütlü olduğu Narlıdere Belediyesine bağlı NARBEL’de çalışan işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 6 Mayısta greve çıktı. NARBEL işçileri bir müddettir ücretleri eksik ve...
- Bu mektubumda sizlere sınıf temelinde örgütlü olmanın ne demek olduğunu dilim döndüğünce anlatmak istiyorum. Önce kendi deneyimimden, ardından da 1980 öncesi işçi kuşaklarının örgütlü mücadelesinden örnekler vereceğim.
- 15 Nisanda geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle 18 gün yoğun bakımda kalan ve 3 Mayısta yaşamını yitiren Sırrı Süreyya Önder on binlerce insan tarafından sonsuzluğa uğurlandı. Siyasi parti yöneticileri, sanatçılar, gazeteciler, Barış Anneleri, Kürt...
- Sırrı Süreyya Önder’i, Sırrı Abimizi kaybettik. O, işçilerin birliği, halkların kardeşliği mücadelesine katkılarıyla hep yaşayacak, yüreğindeki umut ve direncin sembolü olan gülümsemesiyle hep saygı ve sevgiyle hatırlanacak.
- İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL’de işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanması üzerine 2 Mayısta tam gün iş bıraktı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir Çiğli Belediyesinde tasarruf bahanesiyle işten atılan ve verilen sözlere...
- Dünya işçi sınıfı bu sene de 1 Mayıs’ı baskıcı ve anti-demokratik uygulamaların, işçi sınıfına yönelik saldırıların katlanarak arttığı bir dönemde karşıladı. Öfkesini ve taleplerini tek ses, tek yumruk olup haykırmak isteyen işçi ve emekçiler ABD’...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, Türkiye genelinde kitlesel katılımla kutlandı. İstanbul başta olmak üzere birçok kentte alanlara çıkan yüz binlerce işçi ve emekçi, yaşadıkları ekonomik ve siyasal sorunlar...