Buradasınız
Aydınlı’da 8 Mart Şenliği
UİD-DER Tuzla temsilciliğimizde 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Gününü kadın-erkek işçiler olarak hep beraber kutladık. Şenliğe birçok sektörden işçi arkadaşlarımız geldi. İlk önce derneğimizi tanıtan bir sunum izledik. Ardından şarkılar ve şiirlerle içimiz ısındı. Daha sonra sınıf kürsüsü bölümü oluşturuldu. Kadın arkadaşlarımız işyerlerinde, mahallelerde ve fabrikalarda yaşadıkları sorunları anlattılar. Sohbet ettiğimiz kadın arkadaşlarımıza birkaç soru yönelttik ve onların sorunlarını dinledik.
Ev kadınlarının yaşadığı sorunlar nelerdir?
İşsiz deri işçisi: Kadın olarak çok zorluk yaşıyoruz. Evde bütün işleri ben yapmak zorunda kalıyorum. Temizlik, yemek, çamaşır ve daha birçok iş hepsi benim üzerimde. Bir de evin muhasebesini tutmak ayrı bir dert.
Ev kadını: Bütün gün ev işleriyle uğraşmaktan canım çıkıyor. Üç tane çocuğum var. Onlarla tek başıma ilgilenmekte zorlanıyorum. Bütün gün evde iş yapıp, akşama kadar eşimin gelmesini bekliyorum.
Derfakon Deri direnişçisi: Fabrikada çalıştığım zamanlar ev işleriyle de ilgileniyordum. O zamanlar hem işte hem de evde çalıştığımdan çok yoruluyordum. Şimdi de sıkıntılar bitmiyor ki, evin tüm yükü her zaman kadınlarda oluyor.
Ailenizi geçindirmede yaşadığınız sorunlar nelerdir?
İşsiz deri işçisi: Ben işsiz kaldıktan sonra geçim sıkıntısı daha da büyüdü. Çocukların okulu, faturalar ve daha birçok masraf var. Evde sadece eşim çalışıyor ve geçinmekte çok zorlanıyoruz.
Ev kadını: 3 çocuğum var. Her birinin de ayrı masrafları var. Eşim sadece 700 lira ücret alıyor. O kadar çok masraf var ki, bu parayı nereye kullanacağımı şaşırıyorum artık.
Derfakon Deri direnişçisi: Sadece eşim çalıştığından dolayı aybaşını zor getiriyoruz. Evin tüm muhasebesini her zaman biz kadınlar tutuyoruz. Fiziksel yorgunluğun yanında bunun getirdiği zihinsel yorgunluk da cabası.
Kriz aile ekonomisini nasıl etkiledi?
İşsiz deri işçisi: Senelerce emek verdiğimiz fabrikada, kriz nedeniyle patron gözümüzün yaşına bile bakmadan, en önce biz kadınları çıkardı. Çalıştığım süre zarfında en azından ayda bir gezmeye veya sinemaya giderdik. Ama şimdi bunları yapmayı bırakın karnımızı zor doyuruyoruz.
Ev kadını: Krizden en çok etkilenenler kadınlardır. Benim eşim 4 ay işsiz kaldı. Tersane işçisi ve ben onu her gün 700 lira için ölüme gönderiyorum. Başbakan üç çocuk doğurun diyor. Ben üç erkek çocuk annesiyim. Onları ne zor şartlarda nasıl büyüttüğümü bir ben bilirim. Bir karış toprağımın bile olmadığı bu vatan için oğullarımı askere göndermemi istiyorlar. Bir anne olarak vicdanım hiç rahat değil. Bu devlet kimin devleti sormak lazım. Tüm bu haksızlıklara karşı işçilerin sonuna kadar birlik olup başkaldırması lazım.
Derfakon Deri direnişçisi: Krizden en önce nasibini alanlar biz kadınlar olduk yine. En son çalıştığım işyerinde “nasılsa eşiniz çalışıyor” deyip bizi işten çıkardılar. Kadın olmanın zorlukları her yerde kendini gösteriyor.
Direnişte ailenizin desteğini nasıl kazandınız?
Derfakon Deri direnişçisi: Yaklaşık üç yıl önce 2 aylık bir direniş yaşadım. Kadın bir deri işçisi olarak direniş yapmak çok zor bir şeydi. İki ay boyunca ailem her zaman yanımda oldu. Ailemin desteği olmasaydı orada bir gün bile dayanamazdım ve direnişi bırakırdım. Direnişlerde ailelerin desteği çok önemlidir, onlar olmadan hiçbir şey yapamayız. Hakkımızı aradığımız için polis bizi gözaltına almaya çalıştı. Direnişi kırmak için patron birçok oyunlar çevirdi. En sonunda fabrika kapandı ve biz de haklarımız almak için dava açtık. Dava üç yıldır sürüyor. İşçi davalarını bilerek uzatan devletin tepesindekiler istedikleri zaman bir günde bile dava sonuçlandırabiliyorlar. Direniş bana kavga etmeyi öğretti. Kadınlar bu kavganın dışında kalmamalı ve en önde yürümelidir.
Yunanistan’da 24 Saatlik Genel Grev
- Grevci Tarkett İşçileri: “Birliğimizi Güç Haline Getirelim!
- Grevdeki MKB Rondo İşçileriyle Söyleşi
- Durak Tekstil İşçileriyle Söyleşi
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Malatyalı Kadın Tekstil İşçisi İle Deprem ve Kadın İşçiler Üzerine Söyleşi
- Nilgün Soydan ile Kemal Türkler Söyleşisi
- Genel-İş İzmir 8 No’lu Şube Başkanı Gümüştekin ile Söyleşi
- İş Güvenliğimiz İçin 1 Mayıs’ta Sınıfımızın Saflarındayız
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- Bir Afgan Göçmen İşçiyle Söyleşi: “Ölmek ya da Özgürce Yaşamak”
- Ekmekçioğulları İşçileri ve Anadolu Şube Başkanı Deniz Ilgan’la Direniş Üzerine
- Söz Hakları İçin Direnen Ekmekçioğulları İşçilerinde
- Trelleborg İşçileriyle Grev Üzerine Söyleşi
- Cargill İşçileriyle Sohbet
Son Eklenenler
- Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur,...
- Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen 16 Şubatta ikinci kez gözaltına alındıktan sonra 17 Şubatta savcılık tarafından ifadesi alınmadan, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı. Türkmen’...
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.