Buradasınız
Öğretmenlerin Gözünden Ekonomik Kriz
Sefaköy’den bir grup eğitim işçisi
Merhaba. Bizler kimi kamuda, kimi özel sektörde çalışan bir grup öğretmeniz. Bugün bizler açısından en yakıcı gündemlerden biri ekonomik krizdir. Ekonomik krizin tüm işçi ve emekçilerin ortak gündemi ve sorunu olduğunu biliyoruz. Ekonomik kriz hayat pahalılığı, işsizlik, çalışma koşullarının kötüleşmesi, sahip olduğumuz haklara saldırılar şeklinde hayatlarımıza etki ediyor. Bizler de yaşadıklarımızı sizinle paylaşmak istedik.
Birinci Öğretmen: Özel öğretim kursunda (dershane) çalışan bir coğrafya öğretmeniyim. Eşim ve ben ikimiz de çalışmamıza rağmen geçimimizi sağlamakta zorlanıyoruz. Her şeyden önce ev kirası gelirimizin üçte birini götürüyor. Bugünün koşullarında bir ailenin yaşayacağı ortalama bir evin kirası 1500-1600 lira. Bir yıl içerisinde temel ihtiyaç maddelerinin fiyatının iki katına çıktığına şahit oldum. Enflasyonun tek haneye düştüğüne inanmamız, yaşadığımız hayat gereği mümkün değildir. Dahası havaların soğumasıyla sebze-meyve fiyatları artacaktır. Yapılan son zamlarla birlikte doğalgaz ve elektrik faturaları şimdiden bizleri düşündürüyor.
İkinci Öğretmen: Meslek lisesinde çalışan bir öğretmenim. Bizim memur olarak en yakındığımız şey maaşlarımızdaki artışın çok komik rakamlarda kalmasıdır. Kamu emekçilerine bu yıl için yüzde 4+4 zam yapıldı! Açıklanan enflasyon rakamlarının temel ihtiyaç ürünlerinin enflasyonunu göstermeyip tenis topu, kayak malzemesi vb. ürünler kullanılarak elde edilen rakamlar olduğu kamuoyunca bilinmektedir. Bu veriler ışığında biz kamu çalışanlarıyla resmen dalga geçiliyor. Öbür taraftan üç dört ay sonra %20’lik vergi dilimine gireceğimizden, maaşlarımızda yapılan artış vergi olarak devlete geri dönecek. İkinci altı ay için yapılan %4’lük iyileştirme de cebimize ulaşmadan buharlaşmış olacak. Bu yılki maaşlarımız geçen yıla göre reel olarak azalmış ve bizler de yoksullaşmış olduk.
Üçüncü Öğretmen: Meslek lisesinde beden eğitimi öğretmeniyim. Son yapılan düşük zamlarla maaşlarımızdaki alım gücü asgari ücrete yaklaşmış oldu. Doğalgaz, elektrik, su, kırtasiye, ulaşım kalemlerinin her birine son bir yılda en az %30 zam gelmişken, biz kamu emekçilerine verilen %4+4’lük zam artan masraflarımızı karşılamaya yetmiyor. Yaşam koşullarımız her yıl önceki yıla göre biraz daha kötüleşiyor. Sürekli ihtiyaçlarımızdan kısmak zorunda kalıyoruz. Sosyal yaşamlarımız giderek çölleşiyor. Artık ne sinemaya ne de tiyatroya gidebiliyoruz. Kendimizi geliştirmek için kitap almakta zorlanıyoruz.
Dördüncü Öğretmen: Özel eğitim okulunda beden eğitimi öğretmeniyim. Çalıştığım okulda otizmli-down sendromlu özel çocuklarla ilgileniyoruz. Okul ücret karşılığı eğitim ve bakım hizmeti veriyor. Ekonomik kriz öncesi okulun öğrenci sayısı daha çoktu. Velilerimiz ekonomik kriz sebebiyle okulun masraflarını karşılayamıyorlar. Ya tüm eğitimden vazgeçiyorlar ya da eğitim gün sayısını azaltıyorlar. İhtiyaç duydukları eğitimi alabilecekken, ekonomik kriz sebebiyle eğitimi alamayan çocukların ve ailelerin yaşamları kötüleşiyor. Çözümü olan sorunların parasızlık, yoksulluk gibi nedenlerle çözülememesi biz öğretmenleri ve aileleri üzüyor.
Beşinci Öğretmen: Özel bir okulda matematik öğretmeniyim. Bu yıl yeni bir okulda çalışmaya başladım. Geçen yıla göre maaşım artmadı. Pek çok yerde de maaş artışı yok. Dahası pek çok arkadaş maaşlarını da alamadı. Sebebin ekonomik kriz olduğunu söylüyorlar. Çalıştığım yerde öğle yemeği verilmiyor, cebimizden karşılıyoruz. Yol parası yok onu da cebimizden karşılıyoruz. Dahası geçen yıllarda olmayan pek çok angarya iş bizlere yıkılmaya çalışılıyor. İşsizlik korkusuyla pek çok arkadaş istemese de bu işleri yapıyor. Mesailerimiz uzuyor. Fazla mesai ücreti de yok. Ekonomik kriz patronlar için tam bir fırsata dönüştü. Sınırsızca bizleri sömürmeye çalışıyorlar. Bize kalansa zar zor ay sonuna çıkmak. Hep bir telaş hep bir koşuşturma. İşyerinden pek çok arkadaş geleceğe dair umudunu yitirmiş durumda.
Bizler öğretmeniz ama ücretli çalışan insanlarız, yani işçiyiz. Bugünkü ekonomik krizi biz işçiler çıkarmadık. Ekonomik kriz, çarkı bozuk kapitalist sistemin sonucudur. Bu sistemin sahipleri olan bir avuç asalak patronun kâr hırsı bizi bugün yaşamakta olduğumuz zor günlere getirdi. Bireyler olarak tek başımıza bu zor günleri atlatmak mümkün değildir. Yaşam koşullarımızdaki kötüleşmenin çözümü örgütlenmekten ve mücadele etmekten geçmektedir. Biz haklarımıza sahip çıkmadığımız sürece patronlar istediklerini yaptırmaya çalışacaklardır. Yalnız değiliz, bu coğrafyada milyonlar, dünyada milyarlarız. Gücümüz birliğimizden ve örgütlü mücadelemizden gelir.
Geleceğimiz İçin!
Kapitalizmden Yansıyanlar
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...