Buradasınız
Ortaokul Öğrencilerinin Gözünden Yoksulluk…
Pendik’ten bir ortaokul öğrencisi

Yoksulluk nedir diye düşündüğümde bence yoksulluk bir nevi özgür olmamaktır. Çünkü biz gençliğimizin en güzel zamanlarındayken istediğimiz yere gidemiyor, istediğimiz meyveyi bile yiyemiyoruz. Sinemaya, tiyatroya gitmek ya da dışarıda bir kahve içmek lüks oldu.
Sınıftaki arkadaşıma “yoksulluk nedir, sence sen yoksul musun?” diye sordum. “Yoksulluk markete gidip hiç bir şey alamamaktır. Okula getirecek harçlığımızın olmamasıdır. Sosyal aktivitemizin olmamasıdır. Tabii ki yoksuluz. Ailemle çok uzun zamandır bir sinemaya bile gidemedik. Beğendiğim bir kıyafeti alamıyorum, parayı denkleştirene kadar fiyatı iki katına çıkıyor” diye cevap verdi. Arkadaşlarımızla bir yere gitmek için belki tüm hafta harçlıklarımızı biriktirmemiz gerekiyor. Okuldaki kantinden çoğumuz yiyecek alıp yiyemiyoruz. Çünkü kantindeki en ucuz yemeği aldığımızı düşündüğümüzde bile haftalık 50 liradan fazla tutuyor. Maalesef hiç birimiz yeterince özgür değiliz. Ben kendimden örnek vermek istiyorum. Güneşin en tepede olduğu bir gün okulun kapısından dışarı adımımı attığım anda kalabalığın arasında gözüme kıpkırmızı çilekler, taptaze muzlar ve mandalinalar çarptı. Bir manav arabası okulumuzun önüne gelmişti. O an heyecanla elimi cebimdeki 10 lira harçlığıma attım. Zaten paketlerin boyutu çok küçük, az da olsa alırım diye düşündüm ve manav arabasının yanına gittim. Evet, o küçücük kutudaki çileğin fiyatı 30 lira çıktı. Ben de içimde hayal kırıklığı ve cebimde 10 lira ile eve döndüm.
Yani biz gençler bu dönemlerimizde ailelerimizle beraber ay sonunu nasıl getireceğimizi düşünüyoruz. Kendimizden nasıl kısabiliriz diye düşünüyoruz. Ama aynı zamanda biz de bu yoksulluktan kurtulmak için mücadele ediyoruz. UİD-DER’in Artık Yeter, Şimdi Birlik ve Mücadele Zamanı kampanyasında yer alan talepleri arkadaşlarımıza da anlatıyoruz. Kiraların dondurulmasını, okullarda sağlıklı yemek verilmesini istiyoruz. Biz ay sonunu nasıl getireceğiz, kiramızı nasıl ödeyeceğiz, dolabımızı nasıl dolduracağınız diye düşünmek istemiyoruz.
- Kuru Ekmek
- Yoksulluğundan Utanmak!
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- Çocuklarımız İçin
- 3 İşçi Kadın, 3 Hayat, 3 Talep!
- Bu Düzen Değişmeli!
- Bir Yanımız Uzay Çağı Bir Yanımız Yoksulluk
- Emekçi Kadınlar: Mahalleyi UİD-DER’e, UİD-DER’i Mahallemize Taşıyoruz!
- Market Raflarından Sınıf Siyasetine
- Emekliyiz, Adana Arçelik İşçileriyle Dayanışma İçindeyiz
- Yüksek Kiralar, UİD-DER’in Kampanyası ve İşçi Dayanışması
- Çocuklar Bayılmasın Diye Kampanyamıza Sahip Çıkalım!
- UİD-DER’in Kampanyasının Eyüp’ten Yansımaları
- Yapılan Zamlar Geri Alınsın!
- Annelerimizin Ücretlerinin Yükseltilmesini, Çalışma Saatlerinin Kısaltılmasını İstiyoruz!
- Pazara mı Gitsek Ucuz Olur Markete mi?
- Israr Ettik ve Kazandık
- “Tost Günü” ya da “Birlik ve Mücadele Günü”
- Asgari Ücret: Kim Haklı, Meşru Olan Ne?
- Okul Öncesi Eğitimde Ücretsiz Yemek Hakkı Kazanıldı
Son Eklenenler
- ABD’nin her yıl “özgürlük ve bağımsızlık günü” olarak kutladığı 4 Temmuz, bu yıl resmi törenlerin ve barbekü partilerinin ötesine geçerek işçi ve emekçilerin öfkesine sahne oldu. “Amerika’ya Özgürlük” sloganıyla onlarca şehirde gerçekleşen...
- Şüphesiz ki koşullar insanın ruh halini belirlemede çok etkili olur. Aynı şekilde tersine, bilinçlenen, ruh halleri değişen insanlar koşulları belirlemekte ve değiştirmekte çok etkili olur. Örneğin yoğun bir kış mevsimin yarattığı ruh hali, öyle bir...
- “Kamu imkânlarını amacı dışında kullanmak, kamuya ait işleri yavaşlatmak ya da aksatmak, verilen görevleri layıkıyla yerine getirmemek hem vebal hem de günahtır. Kamu hizmetlerini sunarken insanlar arasında ayrım yapmak, tanıdığı kişilere öncelik...
- Petrol-İş Sendikasında örgütlü grevci TPI Kompozit ve Temel Conta işçileri ile grevlerini kazanımla sonuçlandıran DYO Boya işçileri ve sendika düşmanlığına, işten atma saldırılarına karşı direnen TEKSİF üyesi Digel Tekstil işçileri, İzmir Menemen...
- Yıllar önce çalışıp ayrıldığım işyerinden bir işçi arkadaşım anlattı. Patron ekonomik krizden dolayı iflas ettiğini, işyerini kapatacağını söylemiş işçilere. Sonra patronla birlikte oturup ağlaşmışlar; “ne güzel bir işyerimiz vardı, ne güzel bir...
- Başlıkta yer alan ifadeler, Hakkı Özkan’ın “Grevden Sonra” romanındaki öncü işçi Nuri’nin eşinin sözleridir. Nuri, grevde öncüdür; mayası sağlam, kararlı bir işçidir. Yazar Hakkı Özkan matbaa işçiliği yapmıştır, yaşadıklarını romana aktarmıştır. “...
- Gebze Sendikalar Birliği, İsrail devletinin Gazze’de yürüttüğü katliamı, emperyalist savaşı lanetlemek, Filistin halkının sesi olmak, işçilerin dayanışmasını büyütmek için Filistinli sendikacılarla birlikte Gebze Kent Meydanında bir eylem düzenledi...
- Kenya’da, geçtiğimiz sene Haziran ayında, IMF’nin dayattığı kemer sıkma politikaları doğrultusunda yeni vergi yasası hazırlanmıştı. Bu yasa tasarısı, işsizlik, yoksulluk ve artan hayat pahalılığıyla boğuşan işçilerin ve emekçi gençliğin öfkesini...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu, Kocaeli Dilovası ve İzmir Çiğli’de üretim yapan DYO Boya fabrikalarında, düşük zam dayatmasına karşı greve çıkan işçilerin mücadelesi 44. gününde kazanımla sonuçlandı. İlk yıl için yüzde 73...
- İşçi sınıfının tarihsel mücadele mirasını yaşatmak ve bu mirastan güç alarak işçilerin birliğini büyütmek için çalışan UİD-DER, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55. yılı vesilesiyle 29 Haziranda, “Gelenekten Geleceğe: Umut Örgütlü Mücadelede!”...
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kocaeli’nin Körfez ilçesinde faaliyet gösteren Gübretaş fabrikasında yüzde 30 sefalet dayatmasına karşı işçiler, 3 Temmuzda greve başladı. Devrimci Sağlık-İş Sendikasının, kamu işçilerine dayatılan sefalet...
- Geçtiğimiz hafta sonu, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55, UİD-DER’in kuruluşunun 19. yılı vesilesiyle Uğur Mumcu Kültür Merkezi’nde yüzlerce işçi arkadaşımızla yan yanaydık. Grevleri devam eden Petrol-İş üyesi DYO işçileri, DİSK’in kurucusu...
- Sivas katliamının 32. yılında Türkiye’nin birçok kentinde anma etkinlikleri ve eylemler düzenlendi. Katledilen 33 aydın ve sanatçı anıldı, katliam bir kez daha lanetlendi. Sivas katliamının unutulmadığının, tüm katliamların er ya da geç hesabının...