Buradasınız
Patronların Ücretlerimizi İki Parçaya Bölerek Vermelerine İzin Vermeyelim!
Bostancı’dan bir işçi
Patronlar emeğimizin karşılığını vermiyorlar. Emeğimizin karşılığını vermedikleri gibi kanun dışı uygulamalar yaparak aldığımız ücret üzerinden bile kâr elde ediyorlar. Çalıştığım işyerinde patron vergiden kaçmak için aldığımız ücreti ikiye bölerek veriyor. Asgari ücret kadar olan kısmını bankaya yatırıyor, kalanını ise elden veriyor. Onları şikâyet etmeyelim diye ücret bordomuzu da vermiyor. Ücretimiz elimize geçmeden bizlerden gelir vergisi kesilirken, patronlar bir yolunu bulup vergi ödemiyorlar. Patronların bu şekilde vergi kaçırmaları karşısında devlet de hiçbir şey yapmıyor ve patrondan yana tutum alıyor. Maliye denetçileri çoğu zaman patron tarafından yedirilip içirilip, hiçbir yasal yaptırım uygulanmadan geri gönderiliyor. İşçiler de hiçbir şey söylemesinler diye önceden tehdit ediliyor.
Ücretin asgari ücret kadarının bankaya yatırılması ve kalanının elden verilmesi, kuşkusuz sadece benim çalıştığım işyerinde yapılmıyor. Patronlar bunu gün geçtikçe yaygınlaştırıyorlar. Onlar işçilere ne kadar az masraf yaparsam o kadar çok kazanırımın derdindeler. Bilmemiz gereken şey ücretlerimizin bu şekilde yatırılması biz işçilerin aleyhine işleyen bir durum. Ve birçok hakkımızı da olumsuz etkiliyor. Çünkü işten atıldığımızda alacağımız kıdem, ihbar ve işsizlik ücreti gerçek ücretimiz üzerinden değil bankaya yatan asgari ücret üzerinden hesaplanacaktır. Ayrıca sigorta primlerimiz de bundan etkileneceğinden emekli maaşımız da düşecektir. Bu yüzden ücretlerimizin bölünerek değil tam verilmesini ve bordromuza da bu şekilde yansıtılmasını talep etmeliyiz.
Patronlar sinekten yağ çıkarırcasına biz işçilerin emeği üzerinden kâr elde ediyorlar. Onlar işlerine gelince kanun var diyorlar işlerine gelmeyince kanunları kendi çıkarlarına uyduruyorlar. Devlet bizim yanımızda değil patronların yanında yer alıyor. Her hakkımızı elimizden almak için fırsat kollayan patronlara karşı yapmamız gereken tek bir şey var, o da işyerlerimizde, fabrikalarımızda bir araya gelerek patrona karşı örgütlenmektir.
İş Güvenliği Eğitimle Sağlanır mı?
Umutsuzluğu Kırıp Mücadeleyi Büyütelim
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- İşsizlik Fonu Yine Patronların Hizmetinde
- Asgari Ücretin Vergi Dışı Bırakılması ve Asgari Geçim İndirimi (AGİ)
- Buzdağının Görünmeyen Kısmı: Meslek Hastalıkları Gerçeği
- Grev Kırıcılığı ve Grev Hakkı
- Kazı Bağırtmadan Yolma Meselesi: Vergi
- Patronun Keyfi Kısa Çalışma Uygulamasına Karşı Dava Açan İşçi Kazandı
- Şimdi de İstirahat Parasına Göz Diktiler!
- Kod 29 ve SGK’nın Algı Oyunları
- Kod 29 Mağduriyeti Ortadan Kalkıyor mu?
- Kölelik Düzeninin “Yeni Normali”: Uzaktan Çalışma
- Yasal Olan Meşru mudur?
- Tazminatsız İşten Atma Saldırısı: Kod 29
- Patronların Pandemi Saldırısı: Kod 29!
- Çalışma Yaşamında Orman Kanunları
- Sigorta Hakkımız Gasp Ediliyor
- Sermayenin Elindeki Kamçı: Pandemi
- Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, Kıdem Tazminatımızın Elimizden Alınmasıdır
- Sokağa Çıkma Yasaklarıyla Birlikte Telafi Çalışması Yaygınlaşıyor
- Kısa Çalışma Ödeneği ve Ücretsiz İzin Uygulaması
Son Eklenenler
- Kültür Radyo Televizyonu (KRT) çalışanları Mart ayından bu yana ödenmeyen ücret ve sosyal hakları için 4 Haziranda iş bıraktı. 5 Haziranda İstanbul Maslak’taki KRT binasının önünde “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız” diyerek toplanan kanal çalışanları,...
- İstanbul Tuzla’da bulunan ve Petrol-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Reckitt Benckiser fabrikasında 27 Mayısta başlayan grev kararlılıkla sürüyor. UİD-DER’li işçiler olarak, bayrama mücadeleyle giren grevci işçileri grevlerinin...
- ABD ve İngiltere gibi emperyalist devletlerin desteğini arkasına alan İsrail’in Filistin halkına yönelik katliamları kadın, bebek, çocuk, genç, yaşlı on binlerce masum insanın yaşamını aldı, almaya devam ediyor. Egemenler, kendi çıkarları uğruna...
- Toplumda gelecekle ilgili düşünceler ve planlar genellikle maddiyat üzerinden oluşuyor. İyi bir eğitim, iyi bir iş, iyi bir kariyer… Bunları yerine getirince ekonomik ve sosyal açıdan rahat yaşamak mümkünmüş gibi düşünülüyor. Ama sömürü düzeni olan...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...