Buradasınız
Pazara Gitmek Moralimi Bozuyor!
Kocaeli/Darıca’dan kadın petrokimya işçisi
Yakın zamanda dolmuşa binip pazara gitmeye niyetlendim. Tesadüfen dolmuşta eski komşumla karşılaştım. Çok sevindim, selamlaştık, birbirimize hâl hatır sorduktan sonra nereye gittiğimi sordu. Ben de pazara gittiğimi söyledim. Gülerek “pazardan bir şey alabilecek misin bari?” diye sordu. Ben de “gerçekten, her şey çok pahalı, param neye yeterse o kadarını alacağım artık” dedim. Komşum yine acı bir gerçeği espri yaparak hatırlattı. “Bırak ihtiyaçları almayı eve dönecek yol paran kalsa bari” dedi. Gerçekten de çok haklıydı. Artık pazara gitmek bile lüks olmaya başladı. Çünkü paramızın neye yetip neye yetmeyeceğini bilemez olduk. Her gün her şeye zam geliyor, fiyatlar fahiş hale geliyor.
Pazara giderken aklımdan sebze ve meyvelerin tezgâhları geçiyor. Şöyle bir dalıp gidiyorum o rengârenk tezgâhların arasına ama sonra çabucak kendime geliyorum. O güzelim tezgâhlardan öyle her istediğini almak yok diyorum kendime. Çünkü zaten her istediğini almak imkânsız. Sınırlı bir bütçem var ve haftalık ihtiyaçları almak zorundayım. Bir de hasta düşmemek için ucuzlayan meyve-sebze hangisiyse onu alabilirim ama ucuzlayan da yok ki. İnsan çalıştığı halde ihtiyaçlarını tam anlamıyla karşılayamayınca, mesela sevdiği meyveleri bile alamayınca zoruna gidiyor. Bir evin en temel gıdası soğan, patates, domates, biber. Bunların bile bu kadar zamlanması insanı düşündürüyor. Her şey nasıl da pahalı öyle. Bu daha ne kadar devam edecek böyle? Mahalle pazarları biraz daha ucuz olurdu, artık pazara gitmek moralimi bozuyor. Bu pahalılıkta bir gün alabildiğini ertesi gün alamaz hale geliyorsun.
Ekonomik kriz ve yıkım, artan baskılar, biz işçilerin hayatının üzerinden adeta bir silindir gibi eze eze geçiyor! Milyonlarca işçi ve emekçi gelecekten endişeli. En temel ihtiyacımız olan gıda ürünleri en fazla zamlanan ürünler. Bizler örgütlü olamadığımız, hakkımızı güçlü bir şekilde soramadığımız için patronlar sınıfı her istediğini rahatlıkla hayata geçirebiliyor. Ekonomik yıkımın bedelini bize ödetip zenginleşmeye devam ediyor. Biz yoksullaşmışız, aç kalmışız, umursamıyor. Bizlerin temel gıdaya olduğu kadar acilen birliğe, örgütlülüğe ve dayanışmaya da ihtiyacımız var.
Bu Ziller Zamlara Alamet
- İyi ki Varsın UİD-DER
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- Çocuklar Öldürülmesin Şeker de Yiyebilsinler
- Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
- İlk Adımlarını Direnişte Atan, “Eylem” Adını Alan Çocuklarımız
- “Kim Uğraşacak Şimdi” Deme, Aradığın Çözüm Sende…
- “Hayal Vergisi” de İster misin?
- Bu Akşam Yemekte Tağşişli Gıda Var!
- “Bir Yemeklik Bamya”
- Kim Viral Olmalı?
- Sınıfına Ters Düşme!
- Asıl Hırsız Kim?
- Ruhumuzu Esir Alan Korkuyu Çıkarıp Atalım
- Konserve Yapmak Çözüm mü?
- “Çocuklarınız Zekiyse Bile İş Bulamaz!”
- Avrupa Bizi Kıskanırken Market Raflarına Ne Oldu?
- Biri Yıllık İzin mi Dedi!
- Annelerin Acıları Bize Ne Anlatıyor?
- Borsa’da Sadece Para mı Kaybedilir?
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- EYT’liler Emeklilik Haklarını Mücadeleyle Kazandılar
- Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
- İlk Adımlarını Direnişte Atan, “Eylem” Adını Alan Çocuklarımız
- “Hayal Vergisi” de İster misin?
- Türkiye’de Asgari Ücret Düşük Değilmiş!
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- Yine, Tekrar, Bir Daha Şahlanıyoruz!
- Ucuz Bir Hayatı Neden Bu Kadar Pahalıya Yaşıyoruz?
- “Hiçbir Faydası Yoksa Neden Vergi Ödüyorum?”
- “Başımıza Ne Geliyorsa Nüfus Artışından” mı?
- Aman Bize Müjde Vermesinler!
- Onca Şeye Rağmen Gündemlerinde Yer Alamıyoruz
- Patronun Havucu İşçinin Onuru
- Asgari Ücret: Geçinmek mi Açlıktan Ölmemek mi?
- “Fedakârlık” Neden Hep Bize Düşer?
- Bir Değil, İki Değil, Üç Değil!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- Derinleşen Yoksulluk ve Artan Eğitim Maliyetleri
Son Eklenenler
- İspanya’nın Barcelona kentinde on binlerce emekçinin katılımıyla 23 Kasımda yüksek kira fiyatlarına karşı bir protesto gösterisi düzenlendi. Konut kiralarının düşürülmesi ve daha iyi yaşam koşulları talepleriyle bir araya gelen işçi ve emekçiler,...
- 25 Kasım Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında 23 ve 25 Kasımda dünyanın dört bir yanında emekçi kadınlar meydanlara çıkarak öfkelerini haykırdı. Kapitalizm altında çifte ezilmişliğe maruz kalan emekçi kadınlar, kadına şiddetin...
- Bizim mahallenin gençlerinin her birine okuyacakları kitaplar almak için Konak’tan Kemeraltı’na girdim. Kitabın adı Küçük Kara Balık, yazarı Samed Behrengi. Kitap her yaştan işçilere ve işçi çocuklarına dereden çaya, çaydan ırmağa, ırmaklardan...
- Yıllar önce çok sevdiğim, dertlerimizi, sevinçlerimizi paylaştığımız ama hayata dair fikirlerimiz ayrı olan bir arkadaşımla aynı dönemde hamile kaldık. Onu hamile olduğu için işten çıkardılar ve buna karşı çok fazla direnemedi. Patron bana da,...
- DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan ile Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı ve DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi Kemal Göksoy’un 26 Kasımda sabaha karşı bir ev baskınıyla gözaltına alınmaları üzerine DİSK...
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...