Buradasınız
Sehven Zamlar, Tanzim ve Seçim!
Halkalı’dan bir sağlık işçisi
Krizle birlikte neredeyse bütün kalemlerde zam yağmuru yaşandı. Gerçek enflasyon yüzde 30’lara dayanmış bulunuyor. Bunun anlamı patronlar sınıfının krizin faturasını işçi sınıfının üzerine yıkma çabasından başka bir şey değildir! Hatırlanacağı üzere resmi olarak bile gıda enflasyonu yüzde 31 çıkmıştı. Çarşı pazarda fiyatlar ateş pahası oldu.
Ekonomik kriz etkilerini her geçen gün daha fazla hissettirdikçe toplumsal olarak konumlanmış sınıfların da ayrı ayrı refleks göstermesi kaçınılmaz oluyor. Ringde gerçekleşen dövüş misali her bir raundu örgütlü olan sınıf kazanır. Türkiye’de yaşanan ağır krizin kazananı olma yolunda büyük bir pervasızlık örneği sergileyen patronlar sınıfı, medyası, siyasetçisi ve devleti ile kendi içinde oldukça örgütlü bir sınıf. Buna mukabil sınıfsal çıkar ve bilincinden yoksun milyonlarca işçi ise ne yazık ki örgütsüzlüğünün ceremesini çekiyor.
Krizle birlikte neredeyse bütün kalemlerde zam yağmuru yaşandı. Gerçek enflasyon yüzde 30’lara dayanmış bulunuyor. Bunun anlamı patronlar sınıfının krizin faturasını işçi sınıfının üzerine yıkma çabasından başka bir şey değildir! Hatırlanacağı üzere resmi olarak bile gıda enflasyonu yüzde 31 çıkmıştı. Çarşı pazarda fiyatlar ateş pahası oldu, milyonlarca yoksul insan mutfağına en basitinden patates, soğan, patlıcan, biber bile alamaz oldu. Örgütsüz kitlelerden homurtu yükselmesi üzerine, gündeminde “patronların yükünü nasıl hafifletebilirim” ve “31 Mart yerel seçimlerini kazasız belasız nasıl atlatabilirim” olan hükümetin “babacanlığı” tuttu ve tanzim satış noktalarını açarak halkın tepkisini yatıştırmaya girişti. Yağmurda karda, kışın ayazında, saatlerce beklenen kuyruklar, bereketten ya da varlıktan değil, açıkça milyonlarca insanın sefalet içinde olmasındandır. Milyonlarca insan sosyal yardıma muhtaç hale getiriliyor. Bu da yetmezmiş gibi insanlar kuyruk çilesine mahkûm ediliyor. Üstelik gerçekler çarpıtılıyor ve bu projeler yoksulların sorunlarının çözümü olarak parlatılıyor. Böylece insanların iktidarı desteklemesi sağlanıyor.
Enflasyon oranını manipüle edenler, asgari ücret zammını düşük tutanlar, zamların şiddetini arttırarak kaşıkla verdiklerini kepçeyle geri aldılar. Köprü ve otoyolların geçiş ücretlerine fahiş zamlar yapıldı. Örneğin Osmangazi Köprüsü geçiş ücreti birinci sınıf araçlar için 71 liradan 103 liraya çıktı. Emekçilerin tepkisini çeken bir başka olay ise 3. köprü yapıldıktan sonra hafif ticari araçların yani aks aralığı 3,2 metre üzerinde olan araçların FSM köprüsünden geçişinin yasaklandığını evlerine gelen on binlerce lira tutarındaki ceza tebligatlarıyla öğrenmeleriydi. Uygulamadan haberleri olmadığını, buna dair ne uyarı ne de bilgilendirme yapıldığını söyleyen vatandaşlar eylemlerle tepkilerini göstererek cezaların silinmesini sağladılar. Yine benzer şekilde Ulaştırma Bakanlığının Avrasya Tüneli geçişlerine yüzde 38 zam yapması kamuoyunda epeyce tartışıldı. Tepkilerin yükseldiğini gören Bakanlık yine yerel seçimlerin kaderini düşünmüş olmalı ki zammın “sehven” yapıldığını söyledi. Ulaştırma Bakanlığı resmi internet sitesinden zammın yapılmadığını duyurdu. “Yeni ücret tablosu siteye sehven konulmuş olup kısa sürede kaldırılmıştır” dedi.
Hükümet en ufak bir hak talebine bile tahammül edemiyor. Bu cüreti gösteren kişileri nankörlük etmekle, türedi olmakla ya da provokatörlük yapmakla suçluyor, kürsülerden azarlıyor. Egemenlerin en çok korktukları şeydir işçilerin haklarını talep etmeleri. Ama bilmeliler ki sefalete itilen milyonlar birleşerek ayağa kalkmasını er ya da geç öğrenecekler! Ulufelerinizi değil hakkımız olanı, bizlerden aldıklarınızı almaya geleceğiz!
Kale Kayış’ta Sendika Düşmanlığı
İran: Öğretmenlerden Ülke Genelinde Grev
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Türkiye’de onlarca kentte yapılan eylemlerde İsrail devletinin Filistin halkına uyguladığı soykırım ve emperyalist devletlerin İsrail’e verdiği destek protesto edildi. Yapılan açıklamalarda emperyalist savaşın alevlerinin...
- Bugün 1 Eylül, bugün Dünya Barış Günü… Bugün sadece Türkiye’de veya yaşadığımız coğrafyada değil, dünyanın dört bucağında ezilenlerin yüreği barış özlemiyle atıyor. Emekçiler, ölümlerin son bulduğu, acı ve gözyaşının dindiği, yaraların sarıldığı bir...
- Manisa’nın Soma ilçesinde AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait olan Fernas Madencilik’te Bağımsız Maden-İş Sendikasında örgütlenen işçilerden altısı işten atıldı. Bunun üzerine işten atılan işçilerin işe iadesi, sendikal hakların...
- Yıllarca çalışarak emeklilik primlerini ödedikleri halde emeklilik hakları gasp edilen EYT’li emekçiler, ancak örgütlenip mücadele ederek, meydanlara çıkarak haklarını geri alabildiler. Ne var ki bu sefer de emekli maaşlarının sefalet maaşı olması...
- İzmir Kemalpaşa Belediyesi işçilerinin 5 Ağustostan bu yana devam eden direnişi kısmi kazanımla sonuçlandı. Hak-İş’e bağlı Öz Büro-İş Sendikasında örgütlü Sarar işçileri, Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinde ücret konusunda anlaşma sağlanamaması...
- Dünya işçi sınıfının, emekçilerin, gençlerin, emekçi kadınların sorunları her geçen gün derinleşiyor. Egemenler sömürüyü derinleştirmeye, iktidarları bâki kalsın diye yasaları değiştirmeye, baskıyı, adaletsizliği, emperyalist savaşları büyütmeye,...
- Zihnimde, yaşadığım mahalleden, kentten, ülkeden ve dünyadan milyarlarca yoksul insanın sesli, sessiz çığlıkları yankılanıyordu. Bunun nedeni Jack London’un “Uçurum İnsanları” adlı eseriydi. London, sömürü düzenini ve bu düzenin İngiltere’nin...
- CarrefourSA Esenyurt depo işçilerinin direnişi kazanımla sonuçlandı. İstanbul Arnavutköy’de Getir deposunda çalışan Dinçer Lojistik işçilerinin ücretlerine zam yapılması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebiyle 26 Ağustosta başlattıkları iş...
- Desan Tersanesinde kadrolu işçi Serkan Çiçek, 27 Ağustosta panoya kablo bağlarken akıma kapılarak hayatını kaybetti. DİSK’e bağlı Limter-İş Sendikası, Serkan Çiçek’in ölümünü ve tersanelerde alınmayan önlemler nedeniyle yaşanan tüm iş cinayetlerini...
- İşçi Dayanışması bültenin 195. sayısındaki “Kendimiz İçin Yürüdük” yazısı beni çok etkiledi. Yazıda emekçi kadınların daha iyi bir yaşam için mücadele etmesi gerektiği anlatılıyor. Bir de mücadele eden kadın işçilerin önüne çıkarılan engellere ve bu...
- Merhaba işçi kardeşlerim, sporun her çeşidinin insanın beden ve ruh sağlığı açısından ne denli önemli olduğu tartışmasızdır. Ancak günümüzde her türlü spor dalı kapitalist endüstrinin bacasız fabrikası gibi. Futbol aracılığıyla sömürücü düzeninin...
- Patronların düşük ücret ve ağır çalışma koşulları dayatması karşısında sendikal örgütlenme yolunu seçen işçilerin sayısı her geçen gün artıyor. İşçilerin kölelik koşullarına sessiz kalmasını isteyen, işçi düşmanı siyasi iktidarın desteğini arkasına...
- Manisa’nın Soma ilçesinde Fernas Madencilikte çalışan maden işçileri sendikaya üye oldukları için işten atıldı. Madenciler ücret düşüklüğü ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için Bağımsız Maden-İş Sendikasına üye olmuşlardı. İşten atılan...