Buradasınız
Soma’yı Unutmadık, Unutturmayacağız!

İşçiler, emekçiler, kardeşler!
13 Mayıs 2014’te Soma’da 301 madenci kardeşimizi katlettiler. Annelerin, babaların, eşlerin, çocukların gözü hâlâ yaşlı… Somalı kadınlar ve işçi aileleri “içimiz yanıyor” diye haykırıyorlar, seslerini duymamızı istiyorlar.
İstiyorlar ki eşlerini, çocuklarını, babalarını ölüme gönderenlerden hesap sorulsun! İstiyorlar ki katiller af edilmesin, ödüllendirilmesin!
Peki, kim Somalı madencilerin katilleri?
Bizler katilleri tanıyoruz ve asla peşlerini bırakmayacağız. Sizler de katilleri tanıyorsunuz kardeşler. 301 madencinin katili Soma Holding patronları ve yöneticileri, AKP hükümeti ve insanı hiçe sayan kâr düzeni kapitalizmdir.
301 kardeşimizin canını alan facia gerçekleşmeden bir süre önce Soma Holding patronu, ton başına kömür maliyetini 140 dolardan 20-25 dolara indirmekle övünüyordu. Devletten kiraladıkları işletmelerde bir mucize yarattıklarını anlatıyordu işçilerin canına kıyan bu adam! Bu mucizenin kaynağı nedir? Nasıl aşağı çekilmiştir maliyetler?
İş güvenliği önlemlerini almayarak, gerekli bakım ve onarımı yaptırmayarak, işçiler için verilmesi gereken koruyucu malzemeleri vermeyerek, işçilerin ücretlerini düşük tutup iş saatlerini uzatarak!
İşte size mucize! Egemenlerin ve sömürücülerin mucize dediği, işçilerin emeğidir, alın teridir, canı ve kanıdır.
İşçilerin canını zerre kadar umursamayan Soma Holding patronu, işçilerin sırtından elde ettiği parayla İstanbul Levent’te 50 katlı bir gökdelen dikmiştir. Egemenler böyledir işte! Onlar için işçilerin canı değil, kâr, sermaye ve ihtişamlı yaşamları önemlidir.
Kardeşler!
301 madenci kardeşimizin ölümünden sorumlu olan aynı zamanda AKP hükümetidir. Çünkü hükümet, iş güvenliği önlemlerinin alınması için ciddi hiçbir denetim yapmamıştır, yapmamaktadır. Faciadan sonra, katliamın göz göre göre geldiği ortaya çıkmıştır.
AKP hükümeti, Soma Holding’in baş destekçisidir. AKP’nin seçim dönemlerinde oy toplamak için dağıttığı kömürlerin bir kaynağı da Soma Holding’dir. Soma Holding ile AKP arasında çok özel bir ilişki vardır. Bu nedenle, faciadan sonra Soma’ya giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, derhal Soma Holding patronunu korumaya almış ve onu kınayan tek kelime etmemiştir.
Kardeşler, zalimler daima zalimlerin tarafındadırlar. İşçilerin katili patrona tek laf etmeyen Erdoğan, “bu işin fıtratında var” diyerek katliamı meşrulaştırmak, normalleştirmek istemiştir. Aynı Erdoğan, acılı madencilere sille tokat saldırmaktan ve Somalı emekçilere hakaret etmekten de geri durmamıştır.
AKP hükümeti patronların hükümetidir. Patronların kârları düşmesin diye hiçbir ciddi denetim yapmıyor, patronlara baskı yapmak yerine göz yumuyor. Bunun bedelini ise işçiler ödüyorlar.
Soma’dan hemen sonra Mecidiyeköy ve Ermenek’te onlarca işçi sermayenin kâr hırsının kurbanı oldu. 2014 yılı, işçi sınıfı için acılarla dolu karanlık bir yıldır. Tam 1886 işçi kardeşimiz ölüme gönderilirken, çok daha fazlası da sakatlanmıştır.
Her işçi katliamından sonra AKP’nin bakanları çıkıp pişkince açıklamalar yapıyorlar. Utanıp sıkılmadan kendilerinin suçlu olmadığını ileri sürüyorlar. O halde sorularımıza cevap versinler: Neden iş kazaları ve iş cinayetleri devam ediyor? Neden her ay 150’ye yakın işçi kardeşimiz yaşamdan kopartılıyor? Neden 2015’in ilk dört ayında 400’e yakın işçi kardeşimiz ölüme gönderildi? Neden iş cinayetlerini durdurmak için patronlara ağır yaptırımlar uygulamıyorlar? Kimdir, nedir ellerini tutan?
Kardeşler!
Aradan bir yıl geçmesine rağmen Somalı madenci kardeşlerimizin katillerinden hesap sorulmuş değil. Mahkemeye çıkartılan Soma Kömür İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, “asıl mağdur biziz” diyerek acılı işçi aileleriyle alay etmiştir.
İşçilerin yaşamını hiçe sayan bu pervasızlar, cesareti AKP hükümetinden alıyorlar. AKP hükümeti, Soma Holding’e termik santral kurma izni vererek işçilerin canına kasteden patronu ödüllendirmekten geri durmamıştır. Bunun anlamı açıktır: Bu sermaye hükümeti, “işçiler ölür, sermaye büyür” demek istemektedir.
Kardeşler!
İş kazalarının ve iş cinayetlerinin sorumlusu patronlar ve onların sömürü düzeni kapitalizmdir. Bu vahşeti durduracak olan işçilerin bir araya gelmesi, örgütlenmesi ve mücadele etmesidir. İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, uzun bir süredir iş kazalarına ve iş cinayetlerine karşı bir kampanya yürütüyor ve işçileri birlik olmaya çağırıyor. Gelin hep beraber mücadeleyi büyütelim. Soma’da, Ermenek’te, Mecidiyeköy’de gerçekleşen katliamları unutmayalım, unutturmayalım!
Artık yeter diyoruz bu kan ve gözyaşı düzenine!
Artık yıkılsın diyoruz zulmün düzeni!
Bitsin kan ve gözyaşı, bitsin acı, bitsin feryatlar!
Anaların, babaların, eşlerin, evlatların yürekleri dağlanmasın!
Kahrolsun İşçilerin Katili Sermaye Düzeni!
Soma’nın Kömürü Katilleri Yakacak!
Jokey Plastik’te Grev
- Sömürü ve Zorbalığa Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- 7 Ekim’in Birinci Yılı: Emperyalist Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- 6 Şubat Depremlerinin Birinci Yılı: Asrın Kötülüğünü Unutma, Unutturma!
- Gazze’de Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Filistin ve Ortadoğu’da Yangın Büyüyor
- Oylar Emek ve Özgürlük İttifakı Partilerine!
- Ülkeyi Enkaz Yığınına Çeviren Yağmacı Düzene Artık Yeter!
- İşçi Sınıfı 1 Mayıs’ta Asrın Kötülüğüne ve Yağmacı Enkaz Düzenine “Artık Yeter” Diyecek!
- Felaket Göz Göre Göre Geldi: Depremzedeler İçin Tüm Olanaklar Seferber Edilsin!
- Asgari Ücret Görüşmeleri Algı Oyunlarıyla Başladı
- UİD-DER Kadın Komitesi: Kadına Yönelik Şiddetin Kaynağı Kapitalizmdir!
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Şimdi Birlik ve Mücadele Zamanı!
- UİD-DER Kadın Komitesi: 1 Mayıs’ta Birlik, Dayanışma ve Coşkumuzla UİD-DER Kortejinde Buluşalım!
- Birlik ve Dayanışma İçinde 1 Mayıs’a!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
- Soma’yı Hatırlamak
- Soma'yı Unutma, Örgütlen, Hesap Sor
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- İş Cinayetinde Ölen İşçiler Kusurlu Sayıldı
- Oba Makarna, ZSR, Amasra, Kartalkaya… İş Cinayetleri, Denetimsizlik, Teşvikler
- “Emekliler Yılında” 512 Emekli İş Cinayetlerinde Katledildi
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Amasra Katliamının 10. Duruşması Görüldü
- İş Cinayetleri Artıyor, Hayatımız İçin Mücadele Etmeliyiz
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- Kocaeli’de Oba Makarna’daki İş Cinayeti Eylemle Protesto Edildi
- Oba Makarna’da İş Cinayeti
- Soma Katliamı Davası: “Parasına Göre mi İşliyor Bu Adalet?”
- Torunlar Center Katliamının 10. Yılında Kâr Hırsı Can Almaya Devam Ediyor
- İşçi Sınıfı Örgütlü Olursa İş Cinayetleri Son Bulur…
- Desan Tersanesinde İş Cinayeti Protesto Edildi
- İş Cinayetinde Ölen Zafer Açıkgözoğlu Anıldı
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Hendek Katliamının Dördüncü Yılında Ailelerin Adalet Arayışı da Yası da Sürüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/