Buradasınız
Stajyer Sömürüsüne Hayır!
Meslek liseli bir öğrenci
Ben özel bir sağlık meslek lisesinde okuyan öğrenciyim. Ayrıca hastanelerde, ambulanslarda staj yapıyorum, bundan dolayı işçi de sayılırım. Çünkü mesleğimi öğreniyor olsam da orada bir sağlık işçisi gibi emek veriyorum. Buna karşılık hiç ücret almadığım gibi üzerine bir sürü de para veriyorum.
Türkiye’de de diğer ülkelerde olduğu gibi stajyer sömürüsü sürekli artmaktadır. Patronlar, nereden kâr yapacaklarını şaşırmışlar artık. Ücretsiz, kaliteli bir eğitim insanî haktır. Ama ben hiç de özelliği olmayan bu “özel” okula her sene on bin liranın üzerinde para veriyorum. Staj yapmak için ise her sene 3 bin lira para vermem gerekiyor. Emeğimizin karşılığı olarak en doğal hakkımız olan yemekten bile mahrum kalıyoruz. Çoğu hastane stajyer öğrencilere ya yemek vermiyor ya da yemek ücreti alıyor. Günde 8 saat çalışıyoruz ama staj karşılığı olan en ufak bir ücret bile alamıyoruz. Ambulanslarda çalışarak bütün riskli olaylarda yer alıyoruz ama bir öğle yemeğini bile bize çok görüyorlar. Doğru dürüst staj yaptığımız söylenemez çünkü bir 112 ambulans istasyonuna çoğu zaman ondan fazla stajyer veriliyor. Her bir vakaya en fazla 2 stajyer alınabiliyor. Bu yüzden günde en fazla 1-2 vaka görebiliyoruz. Mesleğimizi, yani insan yaşamıyla doğrudan bağlantılı olan işimizi doğru dürüst öğrenemeden mezun olacağız. Kendimize unvan olarak gördüğümüz ve gururla giydiğimiz sarı yeleği bile çok gördüler bize, sarı yeleği bile yasakladılar.
Peki, soruyorum sizlere. Sizce bütün bunlar hak mıdır? Okumak için okula para ver, bununla kalmayıp bir de staj için para ver! Para babaları ve onların hükümeti bizim gibi işçi çocuklarından nasıl para alabileceklerini sabah akşam düşünüyorlar. Biraz olsun dinleneceğim Cumartesi gününe bile staj koyuyorlar. Peki, ben aileme, okumaya, üniversite sınavına nasıl vakit ayırıp da çalışayım?
Bu sorunun cevabı çok basit aslında. Bana göre mücadelenin içine girmemiz lazım. Bizim gibi gencecik yaştaki stajyerleri sömürmelerine izin vermemeliyiz. Bir araya gelip sorunlarımıza sahip çıkarak örgütlenmeliyiz. İşte ancak o zaman bütün bu haksızlıkları ortadan kaldırabiliriz.
İşçiler Köle Gibi Görülüyor
- Okuyan Bir İşçi Soruyor
- Uyanmak İstiyoruz Güzel Bir Sabaha
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Fırtınalar Yaratan Kelebekler!
- Sömürü Çarklarında Kaybolan Genç Yaşamlar
- MESEM: “Genç Eller” Üretiyor, Patronlar Sömürüyor!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- “Aman Çocuğum Sağa Sola Bulaşma” mı?
- “Enflasyon Canavarı”nı Üzerimize Salan Kim?
- Bir İlmek de MESEM Çıraklarından
- KYK Yurtlarında Ölmek İstemiyoruz!
- Bu Düzeni Yıkmak Boynumuzun Borcu
- Arel Üniversitesi Öğrencileri Servis Ücretine Neden İtiraz Ediyor?
- Aileler İstemese de Gençler Sorunları Görüyor
- Bizim Onlara İhtiyacımız Yok!
- “Bütün Suç Masadakilerin!”
- “Bizim Hayatımızda Şakaya Yer Var mı?”
- UİD-DER’de Bilinçlenelim, Haksızlığa Karşı Birleşelim
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...