Buradasınız
Sular İçinde Can Pazarı
Esenler’den bir işçi
Ölenler, mağdur olanlar, sular içinde can pazarı yaşayanlar, ne kendilerini sele bıraktılar, ne de otobanlarda ve dere yataklarında oluşan deryalara. 33 kişi öldü resmi rakamlara göre, yedi kayıp ve en acısı 7 kadın işçi kardeşimizin serviste boğularak can vermesi. Evet işçi kardeşler, yine ölenler her zaman olduğu gibi bizim gibi işçiler, yoksulluk içinde yaşam savaşı verenler. Patronlar devletinin başbakanı ve “yüce” zatları çıkmışlar ortalığa, kendilerini aklamak için “bu bizim suçumuz değil”in kemkümünü yapmaktalar. Suçu ise bizim üzerimize yıkmaktalar. İyi de suçlu biz miyiz? Aslında böyle bir felâket öncesinde uyarılmışız, “bakın yağmur yoğun yağacak, uygun yerlere gidin” diye. Oysaki birçoğumuzun bulunduğumuz yerden gidecek neremiz var? Ama onlara göre var, yirmi yıl süreli ödemeleri olan konutlar! Soframızda yemeğe ekmeğimiz yok ama bize getirdikleri önerilerden biri bu! Ya serviste can veren kardeşlerimizin suçları işe gitmek için kapalı kasa servis arabasına binmek miydi?
Hayır kardeşler hayır! Asıl sorun kapitalist sistemdir. Birilerinin cepleri dolsun diye doldurulan dere yatakları, buralar için verilen iskân izinleri ve tapular, yine birilerinin cebi dolsun diye her dönem verilen otoban asfalt ihaleleri...
Verdiğimiz vergilerin hizmet olarak geri döndüğünü söylemekteler. Oysa bizim verdiklerimiz bize hizmet olarak dönmüyor, patronlara peşkeş çekiliyor. Bu hizmetten bize düşen ise mağduriyet ve ölümden başka bir şey olmuyor. İyi de biz bunları mı hak ediyoruz? Evet bir suçumuz var. Suçumuz bizi böyle koşullara mahkûm edenlere karşı durmayışımızdır. Böyle durumları “kaderimiz buymuş” deyip sorgulamayışımızdır. Bu gibi durumları ve benzerlerini her gün yaşamaktayız kendi ülkemizde ve dünyanın her yerinde. Kardeşler, bize bunları yaşatanlara karşı bir sorgulama ve örgütlenip karşı durma zamanı gelmedi mi?
Maraş’ta İşçilere Jandarma Saldırdı
Dünya İşçi Hareketinden
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.
- Özellikle işçi sınıfının genel örgütlülük ve bilinç düzeyinin gerilediği, siyasi iktidarın her türlü kanunsuzluğu yapan patronların arkasında durduğu günümüzde, Eti Krom patronunun tutumu patronların ortak tutumu haline gelmiştir. İktidarın gücünü...
- UİD-DER Web TV, filmleriyle işçi sınıfını anlatan Ken Loach’u Türkiyeli işçilere anlatmak üzere “İşçi Sınıfının Yönetmeni Ken Loach: HANGİ TARAFTASINIZ?” adlı mini bir belgesel hazırladı. İşçi sınıfının bu büyük yönetmenini anlatan belgeselimizi...
- Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Purmo Group'ta grev, 66. gününde kazanımla sonuçlandı. Elazığ’ın Alacakaya ilçesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de, düşük ücretlere ve hak gasplarına karşı 1 Temmuzda iş bırakma eylemi başlatan maden...
- Sabahtan akşama kadar televizyon izlesek, kanal kanal gezip tartışma programlarına, dizi ve filmlere baksak hiçbirinde işçilere ve sorunlarına dair gerçekleri göremeyiz. Yüksek tirajlı gazetelerde, çok tıklanan haber sitelerinde işçilerin...
- Trafikte, toplu taşımada, market alışverişinde, hastane kuyruğunda, hatta yolda yürürken bile birbiriyle tartışan veya kavga eden insanlara şahit oluyoruz. Hatta bizler de kimi zaman bu tartışmaların bir parçası oluyoruz. Peki bu gerginlik nedensiz...
- Yaz aylarında havaların bir anda ısınmasıyla birlikte işyerleri adeta fırın gibi oldu. Gün içerisinde işçilerin sırtındaki ter birkaç kez kuruyor. İşte bu koşullarda her şeye rağmen Ramazan ve Kurban Bayramı tatilleri biz işçiler için bir can simidi...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden 1,5 yıl geçti. On bir kenti etkileyen depremlerde enkaz altında kalan on binlerce insanın ve yakınlarının feryatları günlerce dinmedi. Enkazdan sağ kurtarılabilecek binlerce insan, arama kurtarma çalışmalarının...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan ve Özçelik-İş Sendikasının örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 20 Haziranda greve çıkmışlardı. UİD-DER’li işçiler olarak bizler de...
- Srebrenitsa’da, 1995 Temmuzunda, 8 bini aşkın Boşnak, Sırp egemenleri tarafından katledildi. Geçmişten günümüze emperyalistlerin kışkırttığı tüm savaşlara baktığımızda ölenlerin, acı çekenlerin, yasa boğulanların emekçiler olduğunu, savaştan siyasi...
Düşün
Okyanusları, denizleri, dereleri, nehirleri
Düşle
Parmaklıkların ötesindeki sonsuz dünyayı
Düşün
...- 43 gündür direnen Sumitomo işçilerinin grevi kazanımla sonuçlandı. Adana’da PTT bünyesinde çalışan taşeron işçiler iş baskısı ve kötü çalışma koşullarına karşı 9 Temmuzda iş bıraktı. İşçilerin eylemi ikinci gününde kazanımla sona erdi. Manisa’da...
- TÜİK Haziran 2022 itibariyle enflasyon sepetine hangi ürünleri koyduğunu ve bu ürünlerin fiyatını ne olarak kabul ettiğini açıklamayı bıraktı. İki yıldır TÜİK’in açıkladığı enflasyonu neye göre hesapladığını bilmiyoruz. Yani sepet iki yıldır kayıp!...